3G

"Kaza."

"Buğra. Normal de olsa o fotoğrafın hesabını sana çok güzel bir şekilde sorardım. Ama biliyorsun ki bir daha o aptal, geri zekalı orospu yüzünden seninle kavga etmek istemiyorum. Şimdi sadece orada ne işin olduğunu söyle."

"Ya o bizim liseden arkadaşlar. Çağırdılar ısrar ettiler işte. O yüzden gittik."

"İyi. Bir daha olursa bende gelirim olur biter canım."

"Gelirsin sarışınım gelirsin."

Ben niye bu kadar hafif atlattım lan bunu?

"Göksu?"

"Efendim?"

"Ben niye bu kadar hafif atlattım bunu?"

"Çünkü Buğra artık o kız yüzünden kavga etmek istemiyorum seninle. Tamam unutmuşsundur haber vermeyi belki. Ama gerçekten istemiyorum. Aramızın kötü olmasını istemiyorum."

"Göksu?"

"Efendim?"

"Seni çok seviyorum."

"Yaaa salak! Ben de seni çok seviyorum."

Gülümsedim. Oh be! Bunu da atlattık çok şükür.

"Buğra? Sen liseden arkadaşlar falan demedin mi? Ada ne alaka?"

"Ada şey... Didem'in kardeşi."

"Sen ciddi misin? Gerçi o da kaşar. Aynı ablası mübarek."

"Öyle işte sarışınım."

"Tamam."

Murat hoparlöre al deyince aldım.

"Göksu?"

"Efendim?"

"Gökçe nerede?"

"Sana ne? Söyleyeyim de daha çok laf et, üz ablamı değil mi?"

"Göksu ya! Laf etmeyeceğim tamam. Ama ne yapayım canımı sıkıyor sürekli bahsetmesi. Ben bir tek benden bahsetmesini istiyorum Gökçe'nin."

"Valla hiç kusura bakma haksızsın. Canım ablam haklı benim."

"Biliyorum haklı olduğunu. Ben çok şey yaptım."

"Yeni mi geldi aklına? Valla Murat, hiç kusura bakma ama sen cidden çok geri zekalısın. Bulmuşsun mis gibi kızı, hala trip yapıyorsun."

"Yapmıyorum."

"Yopmoyorom. Ya neyse biz dağ evine gidecektik bu akşam."

"O nereden çıktı? Gökçe geliyor mu?"

"Geliyor Murat geliyor! Gökçe, Gece ve ben gideceğiz zaten."

"Biz de gelelim."

"Yok canım yok! Kız kıza kafa dinleyip dedikodu yapacağız biz. Gelecekseniz yarın falan gelin."

"İyi bakalım öyle olsun. Dikkat edin ama."

"Ederiz ederiz kapatın hadi uyuyacağım ben daha!"

Suratımıza kapattı. Arkama yaslandım. Rahatladım ulan.

"İyi atlattım gene."

"Bana da öyle geliyor. Bakalım ben nasıl alacağım Gökçe'nin gönlünü?"

"Patlatırsın bir sürpriz."

"Hadi bakalım."

Sonunda konuşmayı bırakıp işimizin başına döndüğümüzde Tunç şaşırmış bir şekilde içeriye girdi. Koltuğa oturdu. Murat,