ASLANCIK

2.3K 115 41
                                    

Annemin katili hayatımı alt üst eden adam tam karşımda duruyordu. Silahımı çıkartıp onu öldürebilirdim ama bu içimdeki nefreti söndürmeyi yeter miydi bilmiyordum. Ona tarif edilemez acılar yaşatmak istiyordum. Bir süre sonra yanında ki koltuktan inen babamla olduğum yerde kalmıştım. Birbirlerine bakıp kahkahalar atıyorlardı. Noluyor lan burada. Arabadan inip hızla önlerini kestim tabi ki belimde ki silahı yerine sıkıştırmayı unutmadım.

-"Siz iki adi herif neyin peşindesiniz!"

-"Kızım senin ne işin var burada."

-"Aaa babacım ne tesadüf aynı soruyu bende sana soracaktım! Annemin katiliyle burada ne işin var senin!"

-"Buse bu mevzular eskide kaldı artık tamam mı? Beni sorgulama ve eve git."

-"Bize yurt dışına çıktığını söylerken bu adamla birlikteydin değil mi ? Napıyorsunuz büyük bir işmi planlıyorsunuz. Belkide annemin öldüğü uçuruma bir şeyler inşa edersiniz ama üzgünüm benim orası için planlarım var ikinizin mezarını oraya kazabiliriz mesela." Belimdeki silahı çekip babama uzattım. Yanlarındaki adamlar silahlarını çıkarınca kahkahayı bastım.

-"Beyler bu mesafeden yaptığım atışların hepsi kafaya isabet ediyor yani siz beni vurana kadar ikisini de öldürürüm! Hemen indirin silahlarınızı. Ya da indirmeyin benim için onlar öldükten sonra sorun yok."

-"Bak kızım"

-"Bana sakın kızım deme!"

-"Buse indir kızım şu silahı sana anlatıcam her şeyi."

-"Neyi anlatıcaksın ya annemin katiliyle ne güzel işler çevirdiğini mi? Bizi nasıl kandırdığını mı. Ya ben tam sana inanıyordum ya. Benim babam üzülüyor o annemi gerçekten seviyormuş diyordum seni affetmeye çalışıyordum ben! Lanet olsun ki senin ne kadar adi bir adam olduğunu unutmuşum.

-"BUSE!" Arkamda duyduğum sesle o tarafa döndüm o da biliyordu babamla babasının beraber çalıştığını.

-"Sende onlardan farksızsın sende kandırdın beni. Hepinizin Allah cezasını versin."

-"Buse yemin ediyorum benim hiçbir şeyden haberim yok."

-"Ne demek haberim yok ya sizin evinizde kadar geliyor ya adam nasıl haberin yok."

-"Ben bu evde kalmıyorum Buse ne olur bırak şu silahı bak kendine zarar vericeksin."

-"Belkide en doğrusu budur kendimi öldürürsem hepinizden kurtulurum işte bir daha görmek zorunda kalmam bu rezil insanları. Çiğdem'e de açıklama yapmak zorunda kalmam. Nasıl anlatırım yaşarsam ben bu olanları ona. Nasıl diyeyim ben ona babamız annemizin katiliyle beraber çalışıp bize o adamla kazandığı paraları harcatıyor diye. Yıkılmaz mı Çiğdem bu sefer nasıl toparlar söylesenize kim verecek bunun hesabına." Konuşmanın başından beri tutamıyordum gözyaşlarımı tutmama da gerek yoktu artık.

-"Buse ben senin yanındayım hallederiz her şeyi hallederiz sadece bırak şu silahı Çiğdem sana bir şey olursa ne hale gelir düşünsene o sensiz sen onsuz yapamazsınız bunu biliyorsun. Hadi birtanem bırak şu silahı." Dizlerimin üzerine yere çöküm silahı elimden bıraktım gözyaşların durmadığı gibi daha çok artıyordu. Yalçın yanıma gelmişti silahı en uzak mesafeye atmıştı. Sıkıca sarıldı bana hiç bırakmayacakmış gibi. Kollarımda kalan son güçlü bende sardım onu.

-"Sakın beni bırakma ."

-"Seni asla bırakmıycam hırçın kız." Yanıma gelen diğer bir kişi babam olacak o adi herif olmuştu. Elini üzerimde hissettiğimde kendimi geriye çektim. Benim artık konuşacak halim kalmamıştı Neyseki Yalçın gerekn cevabı vermişti.

BELALI İKİZLERWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu