Görkemli Giriş Böyle Olur

2.2K 125 10
                                    

Merhabalar,

İyi bayramlar ve keyifli okumalar dileriz.

Vitrindeki çiçekler insanın gözüne ziyafet çekmesini sağlayan etkileyici bir manzara sunuyordu. En öndeki saksılarda mor ve mavinin dünyadaki en güzel tonunu sunan menekşeler varken, hemen arkalarındaki uzun vazolarda ise envaı çeşit renkte güller yer alıyordu. Beyazı, sarısı, pembesi ve kırmızısı... Kesinlikle en göz alıcıları kırmızı olanlarıydı. Küçük ama sevimli çiçek dükkânının sahibi de onunla aynı görüşü taşıyor olmalıydı; zira üç koca vazoyu onlarla doldurmuştu. Genç adamın ikinci kez düşünmeye ihtiyacı yoktu; kararını vermişti. Üzerinde papatya şeklindeki harflerle "HOŞ GELDİNİZ" "yazan kapıyı ittirdi ve içeri girdi. Çiçekçi otuzlu yaşlarının başında gibi görünen güzel bir kadındı. Gerçi söz konusu kadınlar oldu mu tahminlerinde hep hata olurdu. Bazı kadınlar zamanı kandıracak kadar kurnaz olabiliyordu. Bu durum karşısındaki bu kadın için de geçerli olabilirdi pekâlâ. Kendisini süzen kahverengi gözlerin etrafındaki minik kırışıklıkları fark edince tahminde bulunmak için biraz erken davrandığını anladı.

Ne olursa olsun, karşısındaki kadın bakımlı ve güzel görünüyordu. Kulaklarının arkasına aldığı, çenesine ancak uzanan kısa kahverengi saçlarıyla, cildini kusursuz gösteren hafif makyajıyla ve ince fiziğiyle oldukça dikkat çekiciydi. Kerem'in kadını analiz etmeyi bırakıp orada bulunma amacını hatırlayabilmesi için birkaç dakika geçmesi gerekmişti. Bu huyundan nefret ediyordu. Karşısına çıkan her insanı kendince belirlediği ölçütlere göre değerlendirmeden duramıyordu. Çoğu geçer not alıyordu; yani standartların arşa erdiği söylenemezdi. Fakat yine de bir tepe noktası vardı. 32 senelik ömründe yalnızca bir kişi o noktaya ulaşabilmişti. Eşsiz bir yaratıkla karşılaştığını anlayan kalbinin aşkı oyuna dâhil etmesi ise çok uzun sürmemişti. Öyle ki bu kişinin onun öğrencisi olması bile bunun önüne geçememişti.

"Hoş geldiniz."

Çiçekçi kadının kendisine seslenmesi ile düşündüğü şeye ara vermek zorunda kalmıştı Kerem. Hemen ardından da güzel bir gülümseme ile kibarca selamladı onu.

"Size nasıl yardımcı olabilirim?"

"Şu muhteşem güllerinizden istiyorum."

Kadın küçük ama hızlı adımlarla dev vazolara doğru ilerledi. Çok sayıda renkli bilekliğe ev sahipliği yapan sağ elini havaya kaldırıp güllerin üzerinde gezdirdi.

"Hangi renk olacak peki? Ya da durun ben tahmin edeyim."

Bunu söyledikten sonra eliyle kırmızı gül vazolarından birini işaret etti. Kerem'in başını sallayarak onaylaması üzerine de daha rahat çalışabilmek için sağdaki vazoyu orta yere çekti.

"Ben de en çok bunları seviyorum. Gülleri nişanlım yetiştiriyor. Sevdiğimi bildiği için de kırmızılardan hep daha fazla getiriyor." Kısa bir duraksama oldu. Anlaşılan devam edip etmeme konusunda kararsız kalmıştı. Ancak anlatmayı düşündüğü hatıra aklına gelmişti bir kere. Bu yüzden o da yüzüne yerleşen samimi gülümsemeye uyum sağlayarak;

"Hatta bir keresinde jest olayını abartıp tüm gülleri kırmızı getirmişti. O hafta sonu için 4 gelin buketi hazırlamam gerekiyordu. Mecburen kırmızı güllerden kullanmıştım. Ama ne oldu bilin bakalım? O düğünlerden sonra gelin çiçeğinde kırmızı gül kullanmak çok moda oldu. Kısacası teşekkürler Ekrem!"

Kerem bu kısa anekdottan çok hoşlanmıştı. Üstelik kendini eğlenceli mi eğlenceli bu hikâyeye kaptırdığından acelesi olduğunu bile unutmuştu. Öyle ya neredeyse akşam olmak üzereydi. Hava karardıktan sonra genç bir kızın evini ziyaret etmesi hoş karşılanmayabilirdi. Ciddi ciddi bunu önemsediğine inanamıyordu. Başkalarının ne düşündüğünü umursamayı uzun zaman önce bırakmamış mıydı o? Onunla tanıştığında da böyleydi aslında. Genç kızın ona olan bariz ilgisini bu yüzden uzun bir süre görmezden gelmemiş miydi zaten? Hâlbuki o da kıza karşı bir şeyler hissediyordu. Fakat yapamazdı. Sorumlulukları, koruması gereken saygın bir imajı vardı. Ne yazık ki kalbinin tercihini çoktan yapmış olduğunu; bunların hiç önemli olmadığını anlaması çok uzun sürmüştü. Çok geç kavuşmuştu sevdiği kadına ve çok erken kaybetmişti onu. Şimdiyse onu geri alma zamanıydı. Ne pahasına olursa olsun onun kalbinin yeniden kendisi için atmasını sağlayacaktı.

DAVETSİZ KONUK #Wattys2021(TEKİRDAĞ SERİSİ) DÜZENLENİYORWhere stories live. Discover now