1.8

60.6K 2.5K 242
                                    

Multimedia Alina.

Sia - Fire Meet Gasoline

-18-

Dünkü olaydan sonra içim istemeden dahi olsa bir sıkkın, çevreye küskündü. Erez ile olan tatsızlık, onunla çözümlemeden günlere sarkacak gibi duruyordu. Öyle gözükse de, bu sefer ilk adım benden değildi. Yani en azından şimdilik bunu amaçlıyordum.

''Duydum ki, bugün anne kız alışverişe gidecekmişsiniz.'' Cemal Bey'in kurduğu bu cümle ile, düşünceler beynimde işlerken sadece çatal ile oynadığımı fark ettim. Düşüncelere kırmızı ışığı yakarak, Celal Bey'in samimi cümlesine gülümsedim. Zaman işledikçe buzlar kırılıyordu istesem de, istemesem de.

''Evet, anne kız.'' dedi annem ve parıl parıl gözleri ile bana baktı. Ona karşı halen sizli bizli olsam da, içimde annem diyebiliyordum rahatça. Ve bu fazlaca iyi hissettiriyordu.

''Ben de isterim.'' dedi ve portakal suyundan bir yudum aldı Arda. Dünkü olaydan sonra Arda'ya da kırgınlığım vardı lakin, bu Erez'in özeli idi. Sır desem, değildi de. Sır olsa, çevreden herhangi birinin nasıl haberi olacaktı ki? Her ne olursa olsun, bu durumda Erez dışında kimseye bir şey diyemezdim.

''Seninle de çıkarız oğlum.'' dedi annem ona gülümseyerek. Öyle güzel söylemişti ki, öz annesi hissiyatına vardırmıştı. Cümlenin sıcaklığını algılayan Arda da, gülümsedi buna karşılık.

Zaman geçtikçe, muhabbet her kapıyı açtı. Ortamda içten bir hava olsa da, istemeden bir uzak duruyordum. Yine de üçü, hep bir konuda beni dahil ediyordu.

Kahvaltı biter bitmez, hazırlanmak için odama geçtim. Bir iki dakika geçmemişti ki, kapı çaldı.

''Girebilir miyim?'' Kapının arkasından girmek için izin isteyen Arda'ydı. Kapıyı açarak, davet sundum.

''Çok uzatmadan soracağım. Dün gece Erez ile ne oldu?'' Ellerini pantolonunun cebine yerleştirmiş, başını biraz yana yatırarak rahat bir tavır göstermişti.

''Fazla bir şey olmadı aslında.'' Sadece, şarkı söyledik. Erez biraz birini dövdü. Ardından doğru bildiğim bir şeyin, yanlış olduğunu öğrendim. Sonra kavga ettik. Kavgayı, geçenlerde görmüş olduğum görüntüyü sertçe ona söyleyerek tartışmayı daha da alevlendirdim. Olanlar bunlardan ibaretti.

''Erez gece eve gitmemiş.'' dedi Arda. Meraklanınca, kalbim bir anda çarptı.

''Ne demek gitmemiş?''

''Aradığımda, Azra'da olduğunu söyledi.'' dedi. Ağzım şaşkınlıkla aralandığında, burnumun ucu ince bir sızıyla sızladı.

'Geçen sabah kimin koynunda uyandıysan ona git rica ediyorum.'

Kadın bunu istediğinden emin değildi. Şimdi, daha da kırılmıştı bir tarafı.

''Peki,'' dedim ve arkamı dönerek dolaba yürüdüm. Sesim çok hafiften titrediğinden, sessizce yutkundum. ''Belki de artık araları iyidir.'' Ses tonuma yansıması adına gülümsemiştim, ama gözlerim dolmuştu. Söylediğim cümleden sonra Erez'in ona gitmesi, beni doğrular nitelikteydi.

''Zannetmiyorum. Dün gece tartıştınız değil mi?'' diye sordu. Dolabın kapaklarını açarken, kafamı salladım.

''O yüzden Azra'ya gitmiş. Çıkıyorum ben. İyi eğlenceler size.'' dedi. Cevap vermeme kalmadan bir kaç adım sesi ve arkasından kapının kapanış sesi duyuldu.

Biz tartıştık diye, başka birinde mi aramıştı sahi teselliyi?

Camı açarak, temiz havayı içime çektim. Beynime oksijen giderse, sinirimi akıtır ve mantığımı düz olarak kullanabilirdim belki de.

EŞSİZ RİTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin