1.3

57.5K 2.7K 378
                                    

Multimedia Beyza Naldemirci'den. Onu kocaman öpüyorum!

Adele - Hello 

-13-

Koşar adımlarla bulunduğum yerden ayrıldım.

Kalbim üzerine belirli bir miktar aldığında, dahasını duymaya hazır olmadığıma karar verdim. Bunun üzerine biraz daha yük almak burada bayılmama sebep olacak gibiydi. 

Deniz'i odasında buldum.

Sol tarafına yatmıştı. Yavaşça arkasından uyuyup uyumadığını kontrol ettim. Uyumuyordu.

Arkasına oturarak, elimi sol kolunun üzerine koydum. 

''Alina, istemiyorum.'' dedi burnunu çekerek. Hafifçe bana doğru döndü. Gözleri dolu dolu olmuştu.

''İstemediğin ne?'' diye sordum usulca. O an tek bir can evinden gelecek soru onu yıkıp, ağlamasına sebebiyet verecek gibiydi. 

''O kız abimin canını yaktı. Bir daha yakmasın.'' dedi. Sesi titrediğinden, kollarımı bedenine sardım. Benden güç alırcasına sessizce ağlamaya başladı. Her iç çekişinde göğsü sarsılıyordu.

İçimden bir kaç parça koptu.

Bu kızın geçmişte iyi olmayışı gibi, gelecekte de pek iyi olacağını zannetmiyordum. 

''Sence abim onu tekrar kabul edecek mi?'' diye sordu. Hafifçe boynuma sokulmuştu. Başını yavaş yavaş okşamaya başladım. Küçücük bir kız sarılıyordu şu an bana. Anne sevgisini almamış, ama anne sevgisini abisinde yaşatan küçük kız. Ona zarar gelsin istemiyordu. O kırılıyordu, Deniz'in canı acıyordu. 

''Hiç bilmiyorum.'' dedim. Oysa, hissiyatlarım 'evet' diye bas bas bağırıyordu. Gece Erez ile sarmaş dolaş bir biçimde uyuduğumuz o hal geldi gözlerimin önüne. En derininden bir 'ah' çekmek istedim. Sanki bir şeyler alt üst olmuştu bu kızın gelişi ile. 

''Edecek Alina, onu çok sevdi çünkü.'' dedi. 

O an kayışlar elimden kaydı ve gitti.  Yüzlerce cam kırıkları kalbime saplandı, ve gözlerime akın akın ulaşan acının yaşları idi. 

Kocaman bir yumruyu geri yutkundum. 

Yanlıştı cümle. Sanki o, sevemezdi kimseyi. Kimse için kırılamaz, kimseye aralayamaz idi eşsiz kokusunu, gülüşünü, benliğini. 

''İnelim mi aşağıya?'' diye sordum. Kafası omzumda olduğundan dolu dolu olan gözlerimi fark etmemesi adına bir çaba sarf etmeme gerek kalmamıştı.

''İstemiyorum.'' dedi. Daha çok sarıldım. Sıkı sıkıya, orada olduğumu belli edercesine.

''Hadi yapma böyle. İnelim aşağıya. Daha net bir şey de yok hem.'' dedikten hemen sonra gözlerimi sıkıca yumdum.

Ruhuma tekme yemiş gibi hissediyordum. Öyle bir çöküklük. 

''Tamam o zaman, inelim.'' dedi ve burunu çekerek, geriye gitti.

Benden sıyrılması ile atik bir şekilde ayağa kalktım. 

Deniz önde ben arkada olmak üzere salona indik. Erez ve Azra dışında hepsi oradaydı.

Üçlü koltukta, Deniz ve Arda'nın yanında yer aldıktan sonra göz ucuyla dışarıyı kontrol ettim. Kalkmış geliyorlardı.

Kalbim hızlı bir şekilde atmaya başladığında hızına yetişemeyerek, şaşıp kaldım. Saniyeler geçti, ikili koltukta yan yana yer aldılar. Sessizlik oluştuğunda bir kaç saat önceki olayı hiç yaşamamış gibiydik. Görülmemiş ve hissedilmemişti sanki.

EŞSİZ RİTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin