0.7

68.2K 2.9K 283
                                    

Kodaline - All I Want

-7-

Şaşkınlık.

İçinde bulunduğum duruma giden temsili kelimem tamamen buydu. 

Erez'in yarışmaya katılacak olması ilk sırada, beni dansına katması da bir diğer sırada yer alıyordu. 

İlk bir kaç saniye hareketsiz kalsam da, bir uyarı dürtüsü ile hareketlendim. 

''Ne yani, katılacak mısın şimdi?'' diye sordum. Bu arada dans ediyor oluşumuzu da es geçemiyordum. Beni geriye itti ve hızlıca çekerek vücutlarımızı bir bütün haline getirdi. Az da olsa, aramızda olmayan boşluğa ekleme yaptım.

''Aynen.'' dedi. Kollarım boynunda, elleri belimde durmaktaydı. Bu kadar hızlı şarkıda bu yavaşlık neydi, anlam verememiştim doğrusu.

''Yine mi canın istedi?'' 

''Canım çekti.'' dedi sırıtış eşliğinde. İğrenme çabalı bir yüz ile ona baktım. Fazla olumsuz sonuç vermişti ki, Erez'in yüzündeki pis sırıtış daha da koyu bir biçime ulaştı. 

Canını yesinler demek istesem de, susmayı seçtim. Ne biçim candı bu? Ona sıkılıyor, bilmem neye çekiliyordu!

Şarkı bitmiş, kendimi Erez'den bütünü ile koparmıştım. Bir anda kararını değiştirmiş olması beni şaşkınlığa uğratmıştı.

''Biz de az bir şey biliyoruz değil mi?'' dedi Batu.

''Az mı? Bu az mıydı şimdi?'' dediğimde gülüştüler. 

''Değildi.'' 

''Dedi Arda. Oysa Batu da daha ne cevherler vardı.'' dediğinde gülen taraf Deniz ve ben olmuştuk.

''Abi, sen de katıl.'' derken isyankar bir ses tonuna hükmetmişti Deniz. 

''Tamam, katılacağım.'' dedi bana bakarken. Dudaklarında sahte bir gülümseme vardı. Deniz'in tepkisi ellerini çırpma yönünde olmuştu. Diğerleri de sevinmişlerdi ki bunu yüzlerine taşımışlardı.

''Öyleyse, Neslihan  Hocadan gerekli her şeyi öğrenmeye giderim yarın.'' dedim.

''Ben de eşlik ederim.'' dedi Deniz. 

''Anlaştık.''

*

Vücudumu, yatağa yavaş bir şekilde bıraktım. Hafta yorgunluğu resmen bedenime işlemişti. Yorucu olduğu kadar zor bir haftaydı da. Dersler ağırlığını ortaya koyuyordu yavaş yavaş ki bu da bu sene için emek göstermem gerektiğini gösteriyordu. 

Diğerlerinin fazla takıldığı bir konu olduğunu düşünmüyordum nedense. Deniz'in derslerinin geçen senelerde iyi olduğunu öğrenmiştim. Nedenini bilmediğim bir şekilde, diğerlerinin de derslerinin kötü olmadığı hissiyatına varmıştım. Benim derslerim liseye başladığımdan beri büyük bir çalışma ile yüksekti. Maddi imkanlarımızın olmayışı, beni bu duruma sokmuştu. Babamın hastalığı ile elden ayaktan kesilmesi, benim bir işe girmem ışıklarını yanıp söndürdü ki öyle de yaptım. Küçük bir kafede çalışmaya başladım babamdan habersiz. İstemiyordu yaşım gereği herhangi bir yerde çalışmamı. Okula gitmemi istiyordu sadece ama öyle olmadı. Kafedeki paranın da yetmeyişi ile daha büyük işlere atıldım ve biraz daha zorluydu yaşım gereği. Bir barda çalışmaya başladım,gözde olanlardan. Elime geçen para bizi idare ediyordu etmesine ama bir süre sonra babamın hastalığı almış başını giderken imkansızlıklara kucak açtım. O zamana kadar imkansız denilen her şeyin imkanlı olduğunu savunmuştum oysa ki. Büyük yalandı.

EŞSİZ RİTİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin