Bölüm 8

1K 36 5
                                    

Uzun bir bölümle geldim size. Ben bu bölümü yazarken çok heyecanlı bir şekilde yazdım. Umarım sizde beğenerek okursunuz.




Düğün için herkes erkenden kalkıp İpek in evinde toplanmıştı. İpek in heyecandan bişeyler yiyemeyecğini bilen kızlar ona çok güzel bir kahvaltı hazırlamışlardı.

"Bana bak o tabaktakiler bitmezse en iğrenç saçı sana yaparım" Ceren İpek i bişeyler yemesi için ufak çaplı tehdit etmişti.

"Ceren sen düğün yerine cenazeye gitmek istiyorsun galiba ama kendininkine" İpek önüne konulan tabaktakileri yemeğe başlamıştı. Arada Ceren le birbirlerine kısık ve sinirli gözlerle bakıyorlardı. Sonra da gülümseyerek kahvaltılarına devam ettiler.

"Bu sofra ne böyle? Kız İpek sen hergün evlensene" İbrahim sofrayı görünce gözleri parlamıştı. Hemen bir sandalye çekip oturdu.

"Bunu evlenmeme zorla ikna ettiğim abim mi söylüyor?"

"Böyle sofra kurulacğını bilseydim seni daha önce Mert e ben verirdim"

"O zaman ne yapalım biliyor musun abi?"

"Ne?"

"Seni de evlendirelim" İbrahim İpek in laflarından sonra ağzındaki lokma boğazında kalmıştı. Yanında oturan Yaren hemen sırtına vurup yardımcı oldu ama kızlar kıs kıs gülmeden de geçemediler.

"Saçmalama İpek"

"Niye. Evlen işte karın sana hergün böyle sofralar kursun sabah akşam"

"Kapat bu konuyu"

"Ercan abi hariç bu mahallenin erkeklerine ne oluyor böyle. Hiç biri evlenmek istemiyorlar. İlla zorla evereceksin"

"Ya sabır" İbrahim daha fazla muhattap olmamak için kahvaltısına döndü. Kızlar aralarında şakalaşmalara başlamışlardı.

Güzel geçen bir kahvaltıdan sonra kızlar sofrayı kaldırmaya yeltenince kapı çalmıştı. İçeri Fikret ve Mert girince İpek hemen ayağı kalktı.

"Hoş geldiniz" bu söylediği genel olarak Mert e hitap edilmişse de Fikret te cevaplamıştı.

"Kahvaltı yapmadıysanız buyrun oturun" İpek in çağırmasıyla ikiside oturmuşlardı.

"Valla nefis görünüyor" Fikret kalan menemeni önüne çekip yemeğe başladı.

"Versene lan bana da. Hıyara bak hepsini kendi yiyor" Mert tavayı tutup kendine çekmişti.

"Dur lan yaklaş buraya beraber yiyelim"

"Az var zaten. Benim bugün düğünüm olacak sen git başka bişey ye"

"Hadi len ordan. Ne alakası bar düğününle. Sanki bir daha yemek yemeyeceksin"

"Akşama kadar it gibi koşuşturacağız. Enerji depolamam lazım"

"Bende seninle geleceğim farkında mısın?"

"Olabilir. Ama ben takı töreni için iki saat ayakta bekleyeceğim" Fikret Mert e bakıp kafasını salladı.

"Haklısın kardeşim. Al bütüm kahvaltılıklar senin olsun. Ben kuru ekmeği bile yerim. Yeterki sen aç kalma"

"Ne kurusu lan acındırma kendini. Kızlar taze ekmek almışlar" İbrahim de muhabbete dahil olmuştu.

Kızlar sofradaki fazlalıkları toplarken arada İbrahim, Fikret ve Mert e gülüyorlardı. İpek odasına gidip gerekli eşyalarını kapının önüne getirip koydu.

Seviyorum İşteWhere stories live. Discover now