Bölüm 10- "Herkesin içinde iyilik vardır."

577 62 8
                                    

Merhaba. Tekrar herkese her şey için teşekkürler. Yeterince olaya giriş yaptığımı düşünüyorum. Biraz bölümler olayla ilgili olmayacak^^ İyi okumalar dilerim. Umarım beğenirsiniz. :)

Şarkıyla okumanızı öneririm ^^

Not: Hikaye düzenlenmiştir okurlarım ♥

~

Korkar adımlarla geriledim. Tüm vücudum titremeye başlamıştı.

"B...bu..." Yutkundum. Arkadan ses gelmesiyle yerimde sıçradım.

"Gerçekten.. burnunu sokmadan devam edemedin değil mi? Ah...şimdi asla gidemeyeceksin işte."

~

Titrer adımlarla arkama doğru döndüm. 

"Ben-ben sadece geziyordum..." 

Gezmek mi? Az önce bayağı saçmaladım. Kilitli bir odaya elimde anahtarlar ile giriyorum ve gezinmiş oluyorum, değil mi?

Bana yaklaşıp anahtarın olduğu bileğimi kavradı. Ardından elimde ki anahtarları kaptı. 

"İçeride ki görüntü hoşuna gitti mi Akgün? Hani çok merak ettiğin şeyler vardı!"

Gittikçe bileğimi daha çok sıkıyordu. Yüzümü büzüştürdüm ve bileğimi sertçe çekip elinden kurtarınca elimle ovuşturdum. Kıpkırmızı olmuştu. 

Elini çeneme getirip yüzüne bakmamı sağladı. 

"Hoşuna gitti mi? CEVAP VER!" Eliyle sarsmasıyla korkmaya başlamıştım. İlk defa ondan korkuyorum, ilk defa...

Sertçe çenemi bırakıp ellerini saçına geçirdi.

"Sadece hiçbir şeye  burnunu sokmadan dediğimi yapsaydın seni hiçbir şeye karıştırmayacaktım. Ama sen ne halt varsa burnunu soktun Birsen!"

"B-bana bağırma." boğuk bir sesim çıkmıştı. Elimi göğsüme getirip titrememi engellemeyi çalıştım.

Eliyle duvara yumruk atmasıyla irkildim. "Allah kahretsin! " Ardından bana yaklaşmaya başladı. "Ben sana güzel davranıyorum. Kimseye yapmadığım iyilikleri yapıyorum. Sen ise sınırını aşacak işlere karışıyorsun. Kaçmayı çalışıyorsun, beni alt etmek için planlar kuruyorsun, arkamdan işler çevirip öğrenmemen gereken işleri öğrenmeyi çalışıyorsun ve başkalarıyla flört ediyorsun-"

Birden atıldım. "Kim, ben mi flört ediyorum? Pardon ama kimle flört etmişim?" Yalancı bir gülümseme attı.

"Tebrik ederim Birsen. Onca dediğimin arasından sadece onu mu anladın? Bravo!"

Hakikaten yine saçmaladığımı ben de fark ettim. Bana doğru yaklaşıp ellerini kollarımı getirip tekrar sarsmaya başladı. 

"Biliyor musun? Tam bir zavallısın, çelimsizsin. Şimdi ne yapacaksın? Nasıl bu yükün üstünden kalkacaksın!"

Ellerini tutup sertçe çektim. "Kendine gel! Kızgınlığın geçince konuşuruz." 

"Birsen!"

Onu dinlemeden merdivenlerden çıktım. Gözlerim baştan beri sulanmıştı ve kendimi ağlamamak için zor tutuyordum. Şirin'in yanından geçerken "Ne oldu?" demesine rağmen durmayıp odaya girdim. İçeride kimse yoktu. Pencereye doğru ilerledim. Göz yaşlarımı akmaları için serbest bıraktım.

Karan haklı. Ben çelimsizim ve altından kalkamayacağım bir işe karıştım. Orada gördüklerimi hatırlamak bile istemiyorum. Her taraf kanlarla kaplıydı. Çok fazla kanlı çuval vardı ve...Allah'ım.

İMKAN:  Karanlık Aşk #Wattys2016Onde histórias criam vida. Descubra agora