17 : İkinci Kez

6.4K 474 89
                                    

" Hilal?"

Ali ihsanın sesini duymam ile arkamı döndüm.

" Geliyorum." dedim ve Ebruya dönüp gülümsedim.

Yürürken beynimin içinde dönen düşünceleri durduramıyordum. Ebru özünde iyi bir kızdı ve ona konduramayacağım düşünceler geçiyordu aklımdan.

Ali ihsan'ın yanına geldiğimde parmaklarını parmaklarımın arasından geçirdi.

Zile basıp kapının açılmasını bekledik. Geleceğimizden haberleri vardı zaten.

Kapıyı Ali ihsan'ın teyzesi Tülin Abla açmıştı. Ali İhsan'a gülümseyerek " Hoş geldin paşam." dedi. Ben de gülümseyerek karşılama beklerken Tülin Abla Ali ihsan'ı kendine doğru çekip sıkıca sardı, Ali ihsan da teyzesine sarılmak için elimi bırakmıştı.

İçimdeki burukluğa rağmen gülümsedim.

Ali ihsan ile görüşmeleri bittikten sonra selamlaşmıştık biz de.
Mihra " Hiyal yengee!" diye bağırarak geldiğinde Ali ihsan " Benim pabuç damda kaldı ya." dedi.

Normalde olsa gülebilirdim fakat biraz canım sıkılmıştı.

Koşarak gelen Mihra'yı kucaklayıp öptüm. Kübra abla ve Ali ihsan'ın annesi de gelmişlerdi.

" Hoş geldiniz kızım. Nasılsın?" dedi.

" Iyiyim sağolun siz nasılsınız? " dedim. Ben Ali ihsan kadar hızlı olamıyordum, henüz 'anne' diyememiştim Hacer teyzeye.

" Biz de iyiyiz. Geçin içeriye hadi ayakta kalmayın." dedi Kübra abla. Içeriye girdiğimizde Ebru da gelmişti.

Ali İhsan'ın yanındaki yerimi aldığımda Mihra ikimizin arasına sığışmış dayısının aldığı abur cuburları yiyordu.

" Ay nasıl da güzel yakıştı çocuk sizin yanınıza. Değil mi Tülin.. Allah'ım size de hayırlı evlatlar nasip eylesin inşallah." dedi Hacer teyze. Tülin teyze ise asık suratından ödün vermeyerek kafa salladı.

Ebru ile Kübra abla beraber kahve hazırlıyorlardı.

" Amin anneciğim. " dedi Ali ihsan. Bende onaylar derecede başımı sallamıştım.

Biraz sohbetin ardından Ali ihsan kalkmak istediğini belli etmişti bana. Onayladığımda " Biz kalkalım Sevde annegile de uğrayacağız. Osman falan işe gitmeden." diyerek ayağa kalktı. Kucağımdaki Mihrayı öperek indirdim. Dayısı eğildiğinde onun da yanağına sulu bir öpücük kondurdu.

" Hiyal yengem bidaha gelsin bide prenses elbisesini giysin oyar mı annee?"

Hepimiz gülmüştük, Tülin Abla hariç...

" Tamam anneciğim bizim evimize gelirler bir dahakine inşallah tamam mı? "

Kendi evlerinde bizi ağırlamak fikri Mihra'nın oldukça hoşuna gitmişti ki gözleri kocaman olmuş kahkaya karışık birşeyler söyleyerek çıkmıştı salondan.

Bahçeden çıkarken kapıya yaşlanmış bir şekilde bize bakıyordu Kübra abla ve Hacer teyze. Dışarıdan bu tabloyu görmediysem de bir anne için en güzel tablo olduğu doğmuştu içime.

Bizim eve doğru yol aldığımızda heyecanlanmıştım. Eşim ile ailemin evine ilk defa gidiyordum.

Arabadan indiğimizde önceden haber vermiş olduğumuz için annem ve abim kapıda bizi bekliyorlardı.

" Hilal'im." diyerek sarıldı annem bahçeye girer girmez. Annemle sıkıca sarılırken abim ile Ali ihsan selamlaşmıştı.

" Sen de hoş geldin oğlum." dedi annem.

İmam Bey Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin