82. Bölüm

222 16 3
                                    

Eve geçtiğimizde herkes beni ve Androy abimi karşısına almış ve konuşmaya başlamıştı. Dedemler de görüntülü aramadan katılmış ve hepimiz Ayrıntılı bir şekilde konuşmuştuk. Bu hepimizin hep yaptığı bir şey olduğu için hepimiz normal karşılıyorduk.

Saat akşama yaklaştığında ben siyah, vücudumu biraz saran bir elbise giymiş ve birkaç takı takmıştım. Üstüme de ceket alıp abimi beklemeye başlamıştım.  Androy Abim de lacivert pantolon üstüne de beyaz, üstünü saran bir kazak giymişti.

Pjotr abim: Abicim gene çok güzel olmuşsun

Nastia: Teşekkür ederim abi

Pjotr abim: Seni hiç onlara bırakasım gelmiyor be kızım ,Bence gitmeyin siz

Babam: Birinci olarak o benim kızım ikinci olarak da gitmeleri lazım. Yani o Merih itinin ikide bir kızım kızım demesi benim de hoşuma gitmiyor ama dayanmamız lazım .

Babam kızım kızım derken Merih beyin taklidini yapmıştı ve Nikolay ile ben gülmeye başlamıştık.

Androy abim: Neyse kardeşim biz en iyisi abi kardeş gidelim

Kardeşim derken babama, abi kardeş derken de Pjotr abime bakmıştı. Onların savaşına ortak olmak istesem de şuan gitmemiz gerekiyordu . Babamın , Pjotr abimin ve Nikolay'ın yanağından öptüm ve Androy abimin homurdanmalarıyla aşağı indik.

Abim hemen sürücü koltuğuna geçerken ben de yanına geçtim ve abim müzik açarak arabayı çalıştırdı.

Abimin en sevdiği şeylerden biri de kısık sesli müzik ve rüzgar eşliğinde araba sürmekti. Genelde ben yanında olduğumda kışları pencereyi açmıyordu ama ben olmadığımda yaptığını biliyordum .

Sonunda onların evinin oralara geldiğimizde abim arabayı park etti ve arabadan indik . Hemen abimin koluna girdim ve eve doğru gitmeye başladık.

Yangın olaylarından sonra evi değiştirmişlerdi ve şuanki ev daha iyiydi . Fakat koruma sayısını üç katına çıkarmışlardı . Bizim isimlerimizi öğrendikten sonra içeriye haber verdiler ve kapıyı açtılar.

Bunu biz bile yapmıyorduk , sanırım oldukça kıymetli canları vardı.

İçeriye doğru geçtiğimizde herkesin bizi orada beklediğini gördüm. Melike hanım elini ağzıyla kapatırken Utku bana doğru gelmeye başlamıştı.

Onu durdurdum ve hepsinin hüzünlü gözlerine boş gözlerimle baktım.

Onlar benim için boşluktan ibaretti çünkü.

Melike hanımımız birkaç gözyaşı döktükten sonra ben öfledim . Sanırım burada böyle duracaktık . Melike hanımımızda ağlamaya devam edecekti . Eskiden olsa belki ağlamasına üzülebilirdim.

Nastia: Burada böyle bakışacak mıyız ?

Serdar: gerçekten yaşıyor

Nastia: Yok ruhum sizi ziyaret etmeye geldi

Abim bana işaret verdikten sonra onların söylemesiyle salona geçtik. Ve bu sefer de burada bakışmaya başladık. Utku ve Deha aralıksız bana bakarken diğerleri bir bana bir abime bakıyordu.

Nastia: Evet buyurun sizi dinliyoruz

Merih bey: Ateş abini bekliyoruz kızım

Androy abim: Gene kaçmıştır o

Ağzım o şeklini istemsiz bir şekilde aldıktan sonra hemen kendimi toparladım. Abim diye demiyorum çok güzel üstü açık imalarda bulunur .

Ateş: kaçmadım Yaman buradayım

Androy abim: İsmim Androy

Ateş: Benim için Yaman

Androy abim: Laf anlamaz bir herif olduğun için uğraşmıyorum bile

Ben artık sırıtmama engel olamamıştım çünkü engel olmak istemiyordum . Gene kendimi toparlayıp abime biraz daha yanaştım.

Merih bey: Bu abiniz Ateş ve abiniz Yaman .

Nastia: Bence bunu herkes anlamıştır. Neden sakladığınız kısmına gelebilir miyiz acaba ?

Ateş : çünkü ben annemizin karnındaki kız kardeşlerimin düşmesine sebep oldum ve kaçtım.

Androy abim: Küçükler hariç beni çoğunuz tanıyorsunuz zaten Serra yüzünden bende gittim .

Nastia: vay be iki tane daha kız çocuk vardı yani

Melike hanım: Sizin suçunuz yoktu oğlum doktor zaten fazla sağlıklı olmadıklarını söylemişti.

Ateş: Daha sonra sizi izlemeye başladım. Kız çocuk haberini aldığımda doğar doğmaz gelecek ve onu görecektim . Ama bebekler karıştı ve ben Serra'nın tavırlarını görünce gelmedim.

Şu Serra da aşırı bıktırmıştı gene .

Nastia: Sonuç olarak saklamanız gereken bir konu göremedim hala, şahsen ben sadece kendimi ve abimi haklı buluyorum. Siz ne düşünürseniz düşünün

Ateş: Haklısın ama en masumumuz sensin

Nastia: Masum değil haklıyım yalnız arasında fark var . Ben de sizin üzülmenizi istediğim için kendimi öldürmüş gibi yaptım. Burada tek üzüntüm çocukların o anı görmesiydi . Ama hak etmiştiniz bu yüzden özür falan dilemiyorum . Haklıyım ama bazı konularda masum değilim. Gerçi sizler ikisi de değilsiniz

Ateş: Burada yaşamanızı istiyoruz

Nastia: Burada yaşamayan birisi mi söylüyor bunu ?

Ateş: Buraya taşındım ben

Nastia: İyi bizi ilgilendiren bir durum değil

Ateş: Niye bana karşı ön yargılısın

Nastia: Ön yargılı değilim Demirhan ailesinden olan kişileri sevmiyorum

Ateş: Yaman ve sen de kanımızı taşıyorsun

Nastia: Ben taşımıyorum demedim zaten aileden değilim dedim. Ee tabi kanımı değiştirme imkanım olmadığı için kanımız aynı . Değiştirebilsem onu da değiştirirdim de neyse .

Deha : Bizden bu kadar nefret ediyor olamazsın

Nastia: Nefret etmiyorum ki zaten . Sizden nefret bile etmiyorum . Siz benim nefretime bile layık değilsiniz.

Herkes tekrar susarken ben mutlu bir şekilde abimin koluna girdim . Temas bağımlısı olmuştum ve tescillenmişti artık.

Ateş: Bunu değiştirmek için bizimle yaşayın

Bu adam ciddi miydi acaba ?

Nastia: Biz değiştirmek istiyor muyuz sence? Bence bundan sonra görüşmeyelim

Yerimde kıpırdanıp abimin koluna kalkalım manasında vurdum. Daha fazla katlanmak istemiyordum çünkü.

Ben ayağa kalktığımda ise tekrar oturmak zorunda kalmıştım.

[Evet arkadaşlar bugünün ikinci bölümü de geldi . Gerçekten 80. bölüme gelmişiz . Bölümler kısa fakat gene de baya bölüm gözüküyor. Neyse arkadaşlarım ben gidip biraz tıkınacağım acıktım. Sonra büyük ihtimalle tekrar bölüm yazarım. İyi okumalar seviliyorsunuz 🤍🐢]

Mafyanın Kardeşi Olmak Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon