Mafyanın Kardeşi Olmak

18. Bölüm

Derya: Öyle değil miyiz zaten , size kardeşim veya abi demem neyi değiştirir ki ? Hepimiz birbirimize yabancıyız . Sen bile benimle ilgilenirken buna mecbur gibi davranıyorsun . Utku'ya lafım yok o benim kardeşim şüphem yok .Serdar ise sanki o da seni örnek aldığı için öyle gibi sen ne dersen onu yapıyor. Yine de Karun abi senin davranışlarına ayak uyduracağım . Belki de ilgi istediğim içindir bilemiyorum ama umurumda değil artık . Çünkü ben bir şeyleri umursamak için çok yorgunum . Size ailecek iyi günler ben dışarı çıkıyorum.

Kimse bir şey demeden yavaşça evden çıktım ve adımlarım gene beni parka getirdi . Annemle geldiğimiz parka

Burası genellikle sevilmezdi çünkü on dakikalık yere daha büyük ve güzel bir park yapılmıştı. Ama ben küçüklüğümden beri her vaktim olduğunda buraya gelmiştim. Gene yalnızdım. Burayı ve anlamını benden başkası bilmezdi . Gerçekten neden kimseye söylememiştim bilmiyordum ama bir şey kendime ait kalsın istemiştim. Telefonum yanımdaydı ve sırf beni aramasınlar diye almıştım yanıma . Kulaklığımı çıkardım ve müziğimi açıp banka oturdum . Sakince otururken artık gözlerim bana ihanet etti ve göz yaşlarım yavaş yavaş boynuma doğru indi .Sesli bile ağlayamıyordum çünkü eskiden yasaktı bana . Biraz ağlamam durduğunda dinlenmek için kafamı dizlerime koydum . Rahatlayarak müzik dinlerken telefonum çaldı . Arayan Karun'du  , meşgule attım . Sadece müzik dinlemeye devam ettim .

Dört saattir buradaydım ve hava kararmaya başlamıştı. Saate baktığımda yediyi geçtiğini gördüm . Saat sekizde yemek yiyecektik . Yavaşça kalktım ve zar zor yürümeye başladım. Artık yürümek bile o kadar zordu ki yere düşeceğim sanıyordum. Yarım saat sonunda eve geldiğimde yavaşça kapıyı açtım ve odama çıktım . Herkes salonda olmalıydı ki sadece konuşma sesleri geliyordu . Odama gidip yüzümü yıkadım, üstümü giyindim ve tekrar rolüme büründüm.

Taha için o kadar alışmıştım ki rol yapmaya artık çok yorulmuştum. Ben rol yapmak istemiyordum , üzgün olsam bile mutlu gözükmek istemiyordum . Sadece istekten ibaret olduğunu bildiğim için masaya indim . Tabi ki çoğu kişi sofradaydı . Herkese baktıktan sonra yerime oturdum. Utku ve Serdar'da gelince sonunda yemeye başladılar. Ben ise sadece bakıyordum.

Utku: Abla aç değil misin

Derya: Gözüm dalmış

Yavaşça Çorbamı içerken bunda bile aşırı zorlanmıştım . Artık kalbim dayanamıyordu bunu anlıyordum. Çorbam bittiğinde diğerlerinin diğer yemeğe çoktan geçtiğini gördüm

Derya: Size afiyet olsun

Meriç bey : Kızım daha bir şey yemedin

Derya: Okulda bir şeyler yemiştim zaten sağolun

Karun : Abicim  bir kaç bir şey daha yeseydin

Gülümsedim ama bu sadece alaylı bir gülümsemeydi

Derya: Sağol abi ben biraz uyuyayım yarın okul var

Oysa ki uyuyamadığımı hepsi biliyordu.

Odama gidip günlük rutinimi yaptım ve yatağa yattım .  Tek yaptığım tavana bakıp yatmaktı. Böylece dururken sonunda telefona bakmaya karar verdim . İki saat boyunca sadece tavana bakmıştım. Telefondan ilk önce gruba girdim ve mesajları okumadan okundu işaretledim. Daha sonra ınstagrama girdim ve bir seyler izlemeye başladım. Video açıktı ama benim aklım farklı yerdeydi . Sonunda biraz uykum geldiğinde uyudum . Saat üç gibi kalktığımda bugün sadece bir buçuk saat uyuduğumu gördüm . Artık karanlıkta yatabiliyordum , babam sağolsun. Aşağı inip süt içmeye karar verdim . O biraz olsun uykumu getirirdi belki . Aşağı inerken etrafın aşırı karanlık olduğunu farkettim. Normalde bu kadar kararmazdı ama yavaş yavaş kışa geçiş yapıyorduk. Havalar esse de nem olduğu için hala kısa kollu giyiyordum ama yakında onu bile yapamayacaktım büyük ihtimalle. Mutfağa girdiğimde büyük bir bardak çıkardım ama ben doldurmadan süt doldu . O kadar karanlıktı ki ne olduğunu bile anlayamıyordum . Daha sonra bugün Karun'a süt konusundan bahsettiğimi hatırladım

Derya: Sağol Karun abi . Senin burada ne işin var ?

Ses gelmemişti

Derya: Sen de yeni uyandın galiba

Yine ses yoktu

Derya: Karun değilsin sanırım . Neyse kimsen süt için sağol ama artık içmemeye karar verdim .

Ben ayağa kalkarken süt bardağı önüme doğru ittirildi

Derya: Senin olsun , ben yatmaya gidiyorum

Karşısı iyice kuzeyde kaldığı için ışık hiç yoktu ve kim olduğunu anlayamıyordum . Önüme doğru bir not geldi

Uyuyamadığını biliyorum kardeşim

Derya: Karun şakaya lüzum yok uğraşamam gerçekten . Sütte senin olsun gerçekten gidiyorum.

Bu sefer kolumdan tutuldum. Hemen elini tuttum ve geriye ittirdim

Derya: Elin Karun'un elinden daha büyük. Meriç Bey ya sizsiniz ya da diğerlerinden biri . Her kimsen bu oyuna devam edemem ben gidiyorum

Süt bardağı tekrar önüme ittirildi .

Derya: Neden süt içmeme bu kadar meraklısın içinde bal falan mı var ?

Sütü elime alıp kokladım, bal kokusu yoktu

Derya: O zaman zehir var , bak hiç güvenemiyorum bu yüzden süt senin olsun ben geri dönüyorum.

Bu sefer koşar adımlarla mutfaktan çıktım ve merdivene doğru gittim . Gerçi karanlıktan fazla beceremedim ama biraz olsun gelen ışık bana yardımcı oldu . Son dakika merdivende yalpaladım ve düştüm ama şuan bunu önemseyecek durumda değildim. Hemen odama gittim ve kapıyı kilitledim . Yani kim olduğu belli olmazdı sonuçta . Bir süt zevkim vardı o da haram olmuştu. Yatağa geri dönüp tetikte beklemeye başladım ama bu sırada uykum geldi . Ve uykumun gelmesine sevinip uyudum . Tekrar kalktığımda bir saat daha geçmişti ve bu güzeldi . Sadece telefona bakmaya devam ettim ve saat yedi buçuk olduğunda hazırlanmaya başladım