1. Bölüm

7.6K 135 21
                                    

[Kitabı hemen hemen her bakış açısından yazacağım. Buna benzer bir kitabım var ama bu biraz daha dramatik diyebiliriz . Ama bence daha fazla kaos olacak. Elimden geldiğince hızlı bölüm yayınlamaya çalışacağım ama biraz benim için zor.  Şimdiden iyi okumalar 🤍]

İlahi bakış açısı

16  yaşındaki kız her zamanki gibi saat 6'da kalkmış ve hazırlanmaya başlamıştı. Yaz tatili olduğu için her gün babasının restaurantına gidiyordu . Annesi onları terk ettiğinden beri babası sadece küçük Taha'ya iyi davranıyordu. Genç kız bu duruma üzülse de kardeşi için çok mutlu oluyordu.

(Kızımızın adı Derya ) , (bütün karakterleri teker teker tanıtacağım arkadaşlar merak etmeyin )

Derya sonunda hazırlanıp ise yetişmek için otobüse yürüdü . Babası da küçük Taha'ya kahvaltı hazırlamaya başladı. Derya sonunda dükkanı açtı ve etrafı süpürdü. Bu sırada biyolojik abisi Karan ve biyolojik babası Merih genç kızı izliyordu . Bunu yaklaşık bir aydır yapıyorlardı. Arada sırada Merih  ise gitse de Karan genellikle hep kızı izliyordu . Kızın en küçük biyolojik kardeşi olan Serdar ise olanları öğrenmiş ve ablasını görmek için izin istemişti. Evde bir ablası vardı ama pek iyi anlaştıkları söylenemezdi. Herkese laf atıp çemkiren Serra ablasını hiç sevmiyordu. O da onları sevmiyordu zaten .

Genç kız babası gelmeden bütün işleri halletti ve dükkanı müşteriler için açtı . Babası küçük Taha ile birlikte on dakika sonra geldi ve ondan sonra da orada çalışan kişiler gelmeye başladı . Babası tembihlediği için restaurantta kimseyle konuşmuyor ve onlarla ilgilenmiyordu ve bu karşı taraf için de geçerliydi. Karun abisi buna biraz şaşırsa da o Bahattin denen babasının iyi olmadığını anlamıştı.

İşler başlamış ve saat öğlene yaklaşmıştı. Genç kız bir masanın isteklerini alırken küçük kardeşi yanına geldi ve misafirlerden birinin üstüne su döktü. Gelen kişi hemen bağırmaya başladı . Genç kız kardeşini korudu ve müşteriye sakin olmasını ve ona kuru kıyafet getireceğini söyledi. Onu aşağılayan müşteri sonunda kıza tokat attı . Kadın özür dilemesini isterken kız hiç bir şey yapmadı. Kadın bu sefer müdürü çağırmak istedi ve kız gidip babasını çağırdı. Olay sonunda müşteri ikna edilmiş ve özür olarak bedava yemek verilmişti. Bu sırada babası kıza çok kötü bakmaktaydı .

Karun abisi ve Duran babası kendilerini çok zor tutsa da sonunda sakinleşebilmişlerdi . Genç kız küçük Taha ile konuştu ama bu sefer Küçük Taha ağlamaya başladı. Ablası onu susturmaya çalışırken babası geldi ve kızı odasına götürdü.

Karun abisi hemen onları izleyebileceği bir yere gitti ve izlemeye devam etti . Babası genç kıza bağırıyordu ama kız hiç bir şey söylemiyordu. Başı eğik yere bakarken sadece dinliyordu . En sonunda babası kızmayı bitirince özür diledi ama sonuç olarak tokat yedi . Kız hiç bir tepki vermeden öylece bekledi . Adam kızın saçından tuttu ve tekrar tokat attı . En sonunda hıncını alınca onu yere attı ve bugün eve de işe de gelmemesini söyledi. Kız hemen eşyalarını aldı ve dışarı çıktı. Karun abisi kızı arabadan izlemeye devam etti . Kız hemen kendini bir kütüphanenin önüne attı ve telefonda arkadaşını aradı . Arkadaşı kütüphaneden çıktı ve ikisi iyice sarıldı . Kız arkadaşıyla bir yerde otururken her şeyi anlatmaya başladı . Ama kız artık üzülüp ağlayamıyordu bile . Hatta en sonunda bunun için gülmüştü. Ama gülmesinin nedeni kendisine acımasıydı .

Karun abisi dışarı çıkan çocukla sarılmasını izledi. Acaba sevgilisi miydi diye düşündü. Ama daha çok arkadaş gibi duruyorlardı ya da abisi kendisini böyle ikna etmeye çalışıyordu. Genç kız arkadaşından ayrıldıktan sonra başka birisini aradı . Bu sefer bir yere gitmeye başladı. Bir evin önünde durduğunda aşağı bir kız indi ve Derya'yı binaya girdirtti .

Karun abisi Derya'nın bu evde kalacağını anlamıştı. Ve bir ayda anladığı kadarıyla bugün evden çıkmayacaktı.  Hemen eve döndü ve işinin başına geçti . Karun abisi yazılımcıydı ve kendi şirketi vardı . Ondan sonraki kardeşi Deha da onunla çalışıyordu. Deha'nın bir küçüğü ve Derya'nın en küçük abisi olan Egemen üniversite son sınıf tıp öğrencisiydi.

Derya 10. sınıftı ve ileride mimar olmak istiyordu . Derya'nın en küçük kardeşi olan Serdar'da mimar olmak istiyordu.  Derya'nın ikiz kardeşleri ise beraber moda tasarımı okumaya karar vermişti.Merih bey'in ise kendine ait kıyafet markası vardı . Melike hanım ise kozmetik markası kurmuştu.  Serra'nın ise hiç bir hayali yoktu . Sadece güzelliğini kullanarak insanları etkilemeye çalışıyordu.

Ertesi gün babası akşam eve gelmesini söylediğinde Derya koşulsuz kabul etmişti. Zaten tek yapabildiği buydu . Derya'yı çocukluk arkadaşı Berke eve bırakacaktı çünkü kızın pek hâli yoktu . Berke Derya'yı aldı ve beraber eve gittiler. Babasının Berke'den haberi yoktu bu yüzden görünce deliye döndü . Kızını alıp Berke'nin gittiğinden emin olunca kızı saçından tutup eve götürdü. Bu sırada onu izleyen Serdar ve Karun sinirden deliye dönmüştü. Bahattin kızı evin arka bahçesine götürdü ve onu dövmeye başladı . Kız biraz ağlayarak ne olduğunu sordu ? Bunu sorarken bile babasından çok korkuyordu.  Karun ve Serdar  Bahattin'in ağzından çıkan orospu kelimesini anlamıştı. Serdar arabadan inmeye karar verdiğinde Karun onu durdurdu ve onu yarın o vicdansızın yanından alacağız dedi . Serdar biraz olsun rahatlamıştı ama ablasını öyle görmek zoruna gitmişti. Belki o ablasının yaralarını sarabilirdi

Mafyanın Kardeşi Olmak Where stories live. Discover now