21. Bölüm

617 31 7
                                    

Biraz dinlendikten sonra sabah olmaya yaklaştığı için ilk önce Deha ile Kerim'i kontrol ettim ve sonra odama geçip Karun'a bahsettiğim ilacı aldım . Tekrar aşağı indiğimde biraz daha dinlenme kararı aldım . Saat yedi buçuk olduğunda yavaş yavaş kahvaltı hazırlanırken ben de yardıma gittim .

Müzeyyen abla : Kızım ne oldu bir şeye mı ihtiyacın var

Derya: Yok Müzeyyen abla sağol ben kahvaltı için çorba yapmaya geldim .Malum herkes hasta oluyor

Müzeyyen abla: Kemik suyu çorbası yapmayı biliyor musun ?

Derya: Evet abla küçüklüğümden beri kardeşime yapardım

Müzeyyen abla: Çok iyi bir kardeş ve ablasın gerçekten çok iyisin kızım

Derya: Sağol abla

Kemik suyunu mercimek çorbasıyla birleştirip herkesin kasesine koydum . Deha ve Kerim iyi olduğu için onları da masaya getirecektim

Çorbalar bitince herkes içsin diye nane limon kaynattım ama Deha ve Kerim'in bardağına zencefil de koydum . Herkes yavaş yavaş gelirken ben de Kerim'in odasına girdim .

Derya: Kerim hadi kalk yemek yiyeceğiz

Kerim: Ben yemek istemiyorum

Derya: Sağlığın için lazım ama hadi gel

Kerim: Soğuk

Derya: Tamam üstüne bir şeyler alacağız şimdi

Kerim'in üstüne Polarlı bir kaban alıp aşağı indirmeye çalıştım ama fazlasıyla yorgun gibiydi. Kolunun altına girip belinden de tutarak zar zor aşağı indirdim . Masaya gidip onu oturttum ve kimsenin bir şey demesine izin vermeden koşarak Deha'nın odasına girdim . Ona da polarlı şeyler verdikten sonra aşırı zor ve yavaş bir şekilde aşağı indirip onu da oturttum ve aralarına ben oturdum

Meriç bey: bu ne çorbası

Derya: Mercimek ile kemik suyu çorbası hastalıklara aşırı iyi gelir ve bağışıklığı güçlendirir.

Serdar: Ben yemek istemiyorum

Derya: Eve gelince hasta olursan görürüm seni

Serdar: Ne güzel işte bakarsın sen bana

Derya: Bilerek hasta olursan elimi bile sürmem sana

Bunu dedikten sonra Serdar'da  çorbayı içmeye başladı

Melike hanım: Bu baya güzelmiş , hiç Müzeyyen'in böyle şeyler yaptığını görmedim.

Karun: O yapmadı zaten Derya yaptı

Meriç bey: Ne ! Nasıl yani

Melike hanım: Kızım sen yemek yapmayı biliyor musun ?

Derya: Bamya hariç hemen hemen her yemeği yapabiliyorum

Meriç bey : Vay be evimizde aşçı varmış haberimiz yok

Egemen: Akşama bir tavuk sote yapar mısın? Aşırı canım çekiyor bu aralar

Karun: Müzeyyen ablaya söyle o zaman Egemen

Derya: Müzeyyen ablanın bir sürü işi var zaten vakit bulursam yaparım. Kerim çorbanı bitir

Kerim: Tamam içiyorum

Derya: Ekmek de ye yoksa kusarsın

Deha: Benim canım çorba istemiyor

Derya: İstemen gerekmiyor zaten içmen gerekiyor

Deha: Utku oradan suyu ver

Derya: Olmaz ! O su soğuk , sen gene hasta olmak istiyorsun herhalde .

Mafyanın Kardeşi Olmak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin