(18) Geri kazanılmış hafıza

18 1 0
                                    

Yine asansörlerin olduğu kata yöneldim ve asansöre binerek 3. kata çıktım. Kendi odamı kartla açtıktan sonra odaya girdim. Çok fazla yorulmuştum ve bir duş alsam iyi olacaktı. O yüzden dolaptan kendime iç çamaşırı ve yeni taytla tişört alarak banyoya yöneldim. Elimdekileri banyo tezgahının üzerine bırakarak suyun ısınısını ayarladım. Daha sonra üzerimi çıkardım ve banyodaki çöp poşetine attım. Odama kimsenin girmesine izin olmadığı için kirli çamaşırlarımı da yıkayacak kimse yoktu burada. Onun için her defa üzerimi değiştirdiğimde çıkardığım giysileri atmak zorunda kalıyordum.

Suyun altına girerek ılık suyun altında rahatlamaya çalıştım. Ama fazla oyalanmadım. 20 dakikalık bir banyodan sonra suyu kapattım ve havluyla kurulandıktan sonra üzerimi giyindim. Saçlarımın suyunu havluyla aldıktan sonra banyonun dolabını açarak saç kurutma makinasını çıkardım. Fişe takarak saçlarımı kurutmaya başladım ve yarım saate ancak kurudu saçlarım. Fazla uzun olduğu için hem yıkamak hem kurutmak uzun zamanımı alıyordu.

Nihayet işim bittiğinde, fişten kabloyu çıkardım ve her şeyi yerli yerine bıraktım. Odaya geri dönerek araba anahtarını, kimliğimi ve kartımı aldım. Cebime koyduktan sonra odadan çıkmak için önce kapı arkasındaki kodu yine değiştirdim. Kapıyı açtım, çıktım ve kapattım. Asansöre doğru yürüyerek koridora göz attım. Ajanlardan her kes kendi işindeydi. Bir kaçı köşede sohbet ederken, birileri elindeki dosyayı bir yerlere yetiştirmek ister gibi hızlı hareket ediyordu. Başka birileri ise bir iş konusunda tartışıyorlardı ve bunu kullandıkları sözlerden anlıyordum.

Nihayet asansörün yanına geldim ve çağırmak için düğmeye bastım. Gelen asansöre benimle birlikte Ajan B ve ajan G de bindi. Anlaşılan alt kata iniyorlardı. Başlarıyla selam vermelerine başımla karşılık verdim. Benim burada konuştuğum kişi pek yoktu o yüzden kimseyle ne samimi olmuyordum ne de bir konu hakkında konuşmuyordum. O yüzden onlar da bana davranışlarına dikkat ederek yaklaşıyorlardı.

Asansör 1. katta durduğunda her iki ajan indi ve ben otoparka inmek için eksi 2. katın tuşuna basmıştım. Asansör yeniden hareket etti ve nihayet en alt katta durdu. Açılan kapıdan dışarı çıktım ve kendi aracıma doğru yürümek için bir adım atmıştım ki, aniden arkadan saldırıya maruz kaldım. Biri kolunu boğazıma doladı ve beni kendi göğsüne hapsetti.

Yine başım belada anlaşılan, ya da birilerinin başı benim sayemde belaya mı girecek? Ajanlarla dolu bir tesisatta ajanlardan başka kimse olamayacağına göre buradan biriydi. Beni haklamak istiyorsa bana düşman kesilen bir ajan ve ne yazık ki listede çok az adamın ismi var.

Elimi hızla kaldırarak boynumu kırmak için dolanmış kolu tuttum ve bingo! Bir kadın kolu, pürüzsüz ve yumuşak ten.

Ceylin mi? Gerçekten mi? Beni alt ede bileceğini mi düşünüyor mu ajan bozuğu kadın?

Elimin biri ile kolunu sertçe sıktım ve diğeri ile kolunu tutarak aniden eğildim ve arkamdaki kişiyi ters çevirerek sırtını yere vurdum. Sarı saçları yüzüne dağılan kadın benden bunu beklemiyor olacak ki, şaşırdı ve sırtı yere değdiği için boğazından hafif inilti kaçtı.

"Bunu sana ödeteyeceğim." diyerek aniden ayağını kaldırdı ve sertçe karnıma vurdu. Aldığım darbeyle geri doğru sendeledim ve açık bıraktığım saçlarım bana yardım etmek yerine o pis cadının ellerine dolandı ve sertçe yukarıya kaldırması ile ne ara ayağa kalktığını anlamadım.

"Benim görevimi, benim mevkiyimi çalmak neymiş sana göstereceğim." dedi ve yüzüme yumruk atmak isterken kendimi topladım ve elini havada tutarak bileğinden kolunu burdum ve bu çok fazla acıtmış olmalı ki saçlarımı bırakarak elimden kolunu çekmeye çalıştı.

YER ALTI AYDINLIĞI Where stories live. Discover now