Bizden olmaz

4.4K 292 181
                                    

Beğeni ve yorum bekliyorum arkadaşlar 🥰

200 yorum 500 oy sınırı

Bölüm şarkısı: Deniz Toprak: Hırpaladın Sol Yanımı

Gecenin en karanlık zamanıydı,babam Kardelen ile büyük odada uyuyordu.
Babam Yaman abi ile Yakup 'u ise eve almamış ahırın içindeki boş alanı göstermişti.
Bense hala onun kapısının önünde oturmaya devam ediyordum.
Kalkmaya da gitmeye de gücüm yoktu.
Zamanın bize değmediği bir an olsun isterdim... onun da bana benim baktığım gibi bakmasını.Ya da eskisi gibi baksa bana böyle gerçekten seviyormuş gibi.
Kulağım  kapısında ah dese canımın yanacağını biliyordum ama yine de ölmesindense can acısını tercih ederdim.
Kendi ellerimle vurduğum adamın yaşamasını deli gibi istiyorum .
Sevda dedikleri gerçekten de Mâlik gibiymiş ona zamanında o kadar çok kızıyorudum ki şimdi aynı duruma ben düşmüştüm.
Canımı da sevdamı da hiç eden adamı bekliyordum.
Mâlik gibi....
Bedenime değen bir el ile oturduğum yerden sıçradığımda beni tutan el hızla konuşmaya başlamıştı.

"Gazal benim abim Yaman,sen niye burada bekliyorsun abim bak donmuşsun  . Titriyorsun!"

Başımı kaldırıp ona baktığımda ayın aydınlattığı yüzünde bana karşı bir acıma görmüştüm.
O bile benim halime acıyordu ama o içerideki vicdansız bana acımak yerine daha da öldürüyordu.

"Ben...ona birşey olmasın diye.Ölmesin diye."

"Ulan şimdi içeriye girip ben öldüreceğim o iti .
Hadi kalk ,git içeriye uyu değmez onun için hadi abim."

Beni kollarımdan tutarak ayağa kaldırdığında içimden gelerek ona sıkıca sarılarak ağladığımda o da bana sarılmaya başlamıştı.

"Neden yaptı...niye oynadı benimle.
Ben ona ne yaptım ki abi?".

"Sana söz abim o it uyandığında hesabını birlikte soralım."

Yaman abi benden ayrıldığında ben arkamdaki kapıya bakmıştım.
Yaman abi ne yapacağımı anladığında önce şaşırmıştı ama buna karşı gelmeden kapıyı benim için açıp tekrardan merdivenlerden aşağıya inmeye başladığında bende Mihrali'nin kaldığı odanın içine girmiştim.
Oda zifiri karanlıktı , herzaman ki yerinde olan gaz lambasının yanına giderek yaktığımda odanın içi aydınlanmıştı.
Adımlarım Mihrali önüne geldiğinde onun sol tarafının sarılı olan yerinde kalmıştı gözlerim.
Üstü kanlanmıştı... yüzündeki terler onun canının ne kadar yandığını gösteriyordu.
Peki benim canım niye bu kadar yanıyordu...ben bu Sevda dedikleri şeyi hiç mi hiç sevmemiştim.

Dizlerimin üzerine oturduğumda elim onun terden ıslanan anlını bulmuştu,ateşi vardı bedeni cayır cayır yanıyordu.
Oturduğum yerden kalkarak mutfağa geçmiş elimde bir tas su ve bez ile odaya tekrar gelmiştim.Bezi suda ıslayarak anlına koyduğumda irkilmişti,bunu defalarca tekraraladığımda artık şafak sökmek üzereydi.
Nihayet ateşi düştüğünde bedenimi kaskatı edecek o sözleri Mihrali'nin dudaklarından duymuştum.

"A-alacammm.... özledim...çok özl-

Alacamm."

Gözleri kapalıydı, dudakları sadece Alaca diyordu.
Kalbimin kırılan kemikleri mi vardı yoksa bu kadar ağrıması normal değildi.
O bu halde bile başka bir kadının adını alıyordu dualarına.
Oturduğum yerden güç bela kalkarak dışarıya çıktığımda hıçkırıklarımı susturmak için elimi ağzıma siper etmiştim.
Demek ki onun için önemli bir kadın varmış oysa bana bir hiçmişim gibi davranmıştı.
Çöktüğüm yerden kalkıp babamın uyuduğu odaya girdiğimde babamın derin bir uykuda olduğunu görmüştüm.
Onu uyandırmak ve canımı yakan gerçeği ona sormak istiyordum.

Alageyik Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin