3.Bölüm:"Sarsıntı''

51.4K 1.4K 250
                                    

Kurumuş dudaklarımı, dilim yardımıyla ıslatmaya çalışırken nerede olduğumu ve nasıl bu hâle geldiğimi merak ediyordum. Neden bu kadar hâlsiz ve bitkin hissediyordum? Bitkin olan sadece vücudum değil aynı zamanda zihnimdi , en son neler olduğunu hatırlamak adına zihnimi zorladım. Gözlerimde beliren kan görüntülerinin ardından düşünmeyi bıraktım , düşündükçe canım acıyordu. Bağırış sesleri beni bilinç altımın karanlığından çekip çıkarttı , başım hâlâ zonkluyordu .

''Neden hâlâ uyanmıyor?!''diye gürledi erkeksi sesiyle birlikte, hâlâ başımda mı bekliyordu? Şaşkınlığım saniyeler geçtikçe artarken, Rüzgar Ersoy'un beni önemsediğini düşünmek bile mideme krampların girmesine sebebiyet veriyordu.

''Sen benimle dalga mı geçiyorsun?!Hastanelik bir durumu yok dedin ama aradan siktiğimin on iki saati geçti ve tek bir gelişme bile göstermedi!''

''Efendim,lütfen sinirlerinize hâkim olun.''

Başım yumuşak bir yastığa yaslıydı , odamda olmayı umarak gözlerimi açmak için girişimde bulundum fakat göz kapaklarım bana izin vermedi.

''Efendini siktirtme şimdi bana ,ona bir şey olursa , seni de sana diploma vereni de bulur -''

Rüzgar beni niye bu kadar önemsiyordu , hiçbir fikrim yoktu ama tek bildiğim eğer bir yaşam belirtisinde bulunmazsam adamı döveceğiydi. Zorlanarak kurumuş dudaklarımı dilim yardımıyla ıslattım ve aklıma gelen ilk şeyi söyledim.

''Su,"

''Çabuk , su getirin!''diye bağırdı Rüzgar , sesi eskisi kadar sinirli gelmiyordu.

''Buyurun ,efendim.''

Rüzgar olduğunu tahmin ettiğim kişi yatağa oturdu ve beni yattığım yerden kaldırdı , kafamı doğrultup bardağı dudaklarıma götürdü. Su istemiyordum , hiçbir şey istemiyordum ama aklıma gelen tek mantıklı şeyi söylediğim için bir kısmını içmek zorundaydım.

''Yeter,lütfen."dedim çatallaşmış sesimle.

''İyi misin?''diye sordu Rüzgar

Zorlukla göz kapaklarımı aralayıp ona doğru baktım , benim soluk mavilerim, onun okyanuslarıyla buluştu. Bu kadar bitkinken bile , yanımda olduğu gerçeği sayesinde kalbim artış hızını arttırmıştı.

''Kaç saattir uyuyorum?''

''Çok değil, 12 saat oldu.Uyumak istemesi normal mi?''diye soru yöneltti yan tarafta ki doktor önlüğüyle duran adama.

''Evet, beyninde hiç bir hasar yok efendim. Kontrol ettik.''

''Hepiniz, dışarı çıkın.''dedi kapıyı göstererek.

İki kişilik yatağın boşlukta kalan yanına yattı , açmakta zorlandığım gözlerimle ona doğru döndüm.

''Ne yapıyorsun?''

''Seni koruyorum.''diye cevap verdi.

''Yatağımda mı?''

''Seni nerede istersem , orada korurum.''dediğinde kaşlarım sinirimin etkisiyle çoktan çatılmaya başlamıştı.

Yattığım yataktan zorlukla doğrularak Rüzgar'a doğru, ateş saçan gözlerimle baktım fakat onun umurunda bile değildi. Hatta şu an ki hâlime gülebilecek potansiyeli bile vardı.

''Yatağımdan çık , Ersoy.''dediğimde bana güldü ve ellerini kafasının arkasında birleştirip rahat bir şekilde uzanmaya devam etti. İşaret parmağımla onu dürttüğüm de bana doğru döndü.

SAPLANTIWhere stories live. Discover now