29.Bölüm:"Karanlık Ritim"

17.3K 489 63
                                    

Arkadaşlar, cinsel bölümler var. İsteyen geçsin , iyi okumalar.

-

Bazı kararlar, hayatınızın dönüm noktası olabilecek niteliğe sahip olurdular. Benim kararım da bu özelliğe sahipti. Hayatımın en köklü devrimi ve değişimini yaşatacaktı. Kararlarımın sonuna kadar arkasında duran bir insandım fakat bu sefer ki fazla acımasızca geliyordu. Onunla birlikte olmak adına verdiğim kararın sonuna kadar arkasındaydım çünkü bu, son günümüz olacaktı. Ona dair keşkelerimin kalmasını istemiyordum. Bedenimin her bir santimini, kendi dokunuşlarıyla mühürlesin istiyordum. Öyle bir karışalım ki birbirimize, tüm şehri arkamda bırakıp gittiğimde bile teninin kokusunu, tenimde hissedeyim istiyordum. Belki çok şey istiyordum, belki de az fakat bu, kalbini sevdiği adamla birlikte bırakacak, ölü bir kızın son dilekleri olacaktı.

Binlerce duyguyu içinde barındıran okyanusu anımsatan gözlerinin, en derinine son bir kez daha baktım , dibi görülmeyen deniz misali derinleşmişti bakışları. Bedenimi, yatağın üzerine bıraktıktan sonra oturur pozisyona geçtim. Ellerimi, kalbinin attığı noktanın üzerine koydum. Ritminin, avuçlarımda yankılanmasına izin verdikten sonra uzun tırnaklarımı, hafif bir şekilde tenine sürterek aşağıya doğru indirmeye başladım. Rüzgar'ın göğsü, sert ve hızlı bir şekilde inip kalkarken kollarında ki kaslar fazlasıyla belirginleşmişti. Titreyen yumuşak tenini hissetmek, hoşuma gitmişti. Parmaklarım, pantolonunun kemerinde durdu. Kemeri, yavaş bir şekilde çekip çıkarttıktan sonra yere attım. Demir kemerin sesi, zeminle buluştuğunda sessizliği, pençeleriyle yırttı.

Pantolonunu aşağıya indirdikten sonra Rüzgar, büyük ihtimalle devam etmemi istemediği için dudaklarını, dudaklarımla buluşturdu. Sırt üstü bir şekilde yatağa uzanırken, Rüzgar'ı da beraberimde yatağa doğru çektim. Araladığım bacaklarımın arasına yerleştikten sonra bacaklarımı, beline sarmamı sağladı. Dili,ağzımın içini araladığında dudaklarımın arasından boğuk bir inleme sesi yükseldi. Rüzgar, dudaklarını tenime sürterek boynumdan aşağıya doğru indirdi. Dili, tenimde izini bırakırken dudakları, izlerin üzerine minik öpücükler konduruyordu.

Dudakları tenime değdiği andan itibaren, bedenim titremeye başlamıştı. İhtirasın tüm tonları kanıma karışmış, damarlarımda dolaşmaya başlamıştı. Dudaklarını, göğüs ucumun üzerinde durduğunda arsız bir şekilde sırıttı. Onay veren bir anlamda kafamı salladığımda, göğüs ucumu , dudaklarının arasına aldı. Dişleriyle sert bir şekilde çekip bıraktığında acı dolu bir haykırış yükseldi, dudaklarımdan.

Dudakları saniyelere meydan okuyacak yavaşlıkta kalbimin üzerinde durdu. Tam attığı noktaya sıcak bir öpücük bıraktıktan sonra parmakları, iç çamaşırımı araladı. Dilini, göğsümün etrafında gezdirmeye başladığında duygularımı dizginlemek adına tırnaklarımı, avuç içlerime sert bir şekilde batırdım. Kasıklarımdan yükselerek yukarıya doğru ilerleyen deprem şiddetinde ki duygular, Rüzgar'ın altında kıvranmama sebep oluyordu.

''Omzumu kullanabilirsin.''dedi titreyen sesiyle birlikte.

''Acımayacağından emin misin?''diye sorduğumda kafasını olumlu anlamda salladı. Tırnaklarımı, omuzlarına geçirdiğimde dudakları hafif bir şekilde aralandı. Parmakları, tam o bölgemin etrafında sert bir şekilde gezinmeye başladı.
Bedenim her saniye dokunuşlarının etkisiyle kasılırken, Rüzgar'ın gerilmiş vücut hatlarını izlemeye başladım. Uzun ve güçlü parmakları, tam o bölgemde arsızca dolaşıyordu. Dili, her geçen saniye daha şiddetli darbeler uygularken neredeyse nefes alamayacak hâle gelmiştim.

Parmaklarım yardımıyla, onu daha çok kendime bastırdım. Dokunuşları, bedenimin ilkel bir istekle dolup taşmasına sebep oluyordu. Bir dirseğini, yan tarafıma koyduktan sonra gözlerini, gözlerime kelepçeledi. Rüzgar'ın gözlerinde ki siyah ışık parçacıkları, küçük bir lambadan yayılan loş ışığı gölgeliyordu. Onu hissetmek istiyordum, tüm engelleri son kez yıkmak istiyordum.

SAPLANTIWhere stories live. Discover now