67. TACIN SAHİBİ, Kılıç ve Zehir

Start from the beginning
                                    

Krallık turnuva için hâlihazırda günlerdir binlerce insanı yedirip içirip eğlendiriyordu ve üç gün üç gece daha sokaklardaki ziyafetler sürecekti. Babam, bu turnuva ve düğünün en az savaş kadar altına mal olduğunu söylemişti.

Kaleye döndüğümüzde Kralın taht odasında akrabalarımızın tebriklerini ve hediyelerini kabul etmek için Kral Ramsey ve Kraliçe Silver'ın tahtının yanındaki yüksek koltuklara oturduk. Tebrik töreni sırasında müzisyenler düğünümüz için Kralın sipariş ettiği on iki şahane eseri çaldılar.

Akşamki ziyafet ve balo salonundaki eğlenceden önce odamda dinlenecektim. Leo beni hazırlık yapmak için kullandığım misafir odasının kapısına dek götürdü. Sanki o gün hiç yaramazlık yapmamışız gibi belime sarılıp kulağıma eğildi, 'Sabırsızlanıyorum' diye fısıldayıp boynuma sıcak bir öpücük bıraktı.

Arkamdan gülüşerek gelen leydiler ile odaya doluştuk. Kız kardeşlerim, Prenses Lessey ve asil kız arkadaşlarından oluşan kalabalık bir gruptuk.

"Arryn! Rüya gibiydi!"

"Hayır, masal gibiydi!"

"Yeni bir prensesimiz var!"

"O Kraliçe namzedi!"

"Şifacı bir Kraliçe ilk olacak!"

"Prenses biraz şarap ister misiniz?"

Herkese öyle boş bakıyordum ki Amryn araya girdi,
"Aslında tek istediği biraz sessizlik hanımlar!"

Leydiler buz kesti ve Amryn'e yiyecek gibi baktılar ama cevap veremediler, Lessey de ablamı destekledi.
"Leydi Amryn haklı, biraz dinlenmesi için sessiz olun."

Ben bir koltuğa yığılmayı düşünürken Lessey,
"Seni soyalım mı tatlım? Bu gelinlik çok ağır, rahatlarsın."

"Ah çok iyi olur."

Leo'ya ait Lionell pelerinini ve tören gelinliğimi üzerimden hayran bakışlar ve iç çekişlerle nazikçe çıkardılar, mücevherlerimi de Lessey çıkarıp kilitli sandığına koydu. İpek bir sabahlık giyinip kollarımı ve bacaklarımı gerdim, kaskatı kesilmiştim. Asıl şimdi uzun bir banyo ve masaj ne iyi gelirdi ama bunu gecenin sonunda tekrar yapacaklardı, şimdi bekar kızlarla sohbet saatiydi.

Evlilik bu diyarda altın bir kafese benzer, içine giren çıkmak için dışındakiler ise girmek için uğraşır. Sanırım bu yüzden iki tören arasında gelini, evlenme meraklısı bekar leydiler arasında tutuyorlardı ki yaptığımız şeyin kafese kapatılmak değil aksine kanatlanmak olduğuna iyice kendimizi inandıralım.
Düğün gününün getirdiği tüm şaşaayı başka hemcinslerimizin gözünden izleyip nispet yapalım...

Nikâh törenimizin ne kadar görkemli olduğu, halkın çok uzun yıllardır böyle coşkulu olmadığı, yapılan masraflar sayesinde Lionell hanesine bağlılıklarının perçinlendiği, gelinliğimin şatafatı hakkında yorumlar kesilince kızlardan biri ablama Lord Damy Tolon ile nasıl gittiğini sordu.

Amryn kıkırdadı, "Gitmiyor doğrusu. Baş başa görüşme imkânımız hiç olmadı."

"Onu beğeniyor musunuz?"

"Evet beğeniyorum, turnuvada onun için dua ettim."

"Ya Kuzey Karanın çok soğuk ve dört mevsim karlarla kaplı oluşu sizi endişelendiriyor mu?"

"Soğuğu ve beyaz örtüyü severim, sanırım alışmak kolay olacak."

"Büyük bir hanenin Leydisi olacaksınız, çok şanslısınız."

"Kızıllar şanslıdır derler."

Gülüştük. Amryn ekledi,
"Doğrusu babamla Kuzey Lordu Damon Tolon arasındaki resmi yazışmalar devam ediyor. Babamın eski geleneklere göre turnuva bakiresi ilan edilmemi ve oğlunun kazanmasını elbette büyük bir şeref meselesi olarak memnuniyetle karşılamış. Ancak çeyiz vesaireler hakkında anlaşmaları gereken detaylar varmış. Bu arada umarım müstakbel nişanlımla sohbet edecek vaktim olur."

KILIÇ MAKAMI - TamamlandıWhere stories live. Discover now