59. SAVAŞ MAKAMI, Sabır Günleri

357 86 68
                                    



Turnuvanın ilk günündeki dövüşler akşam olmadan tamamlanmıştı. Arryn akşamüzeri odasına döndüğünde artık olan biten her şeyden bitkindi, cildinin altındaki tüm damarları ve kalbi Leo için gümbür gümbür atarken aklı yoğunluktan karmakarışıktı. Biraz yalnız kalıp kafa dinlemek istiyordu. Kadın olmanın anlamını ve tenine kabul ettiği erkeğini düşünmek istiyordu. Her şey o kadar baş döndürücü bir hızla gelişmişti ki zihni bulanıyordu. Belki biraz ağlamak iyi gelirdi ama etrafında her an birileri vardı ve kalabalıktan boğulmak üzereydi.

Aynı çiçek açtığı günkü gibi gizli saklı, kadınlığa ilk adımını atmıştı. Kutlamalar yoktu, destek sözleri ve sırtını sıvazlayan kimse yoktu, kadınlığa geçişinin ikinci büyük adımını da tek başına göğüslemesi gerekiyordu. Kimse bilmemeliydi kimseyle konuşamazdı, hislerini belli etmemek için kendisiyle savaşmaktan yorulmuştu. Pişman değildi ama biraz kırık hissediyordu, Leo yanında olabilseydi avunurdu ama maalesef kalabalıklar içinde yan yana oturup etrafa bir biblo gibi görüntü vermekten öteye geçemiyorlardı.

Amryn'in peşinden geldiğini kapı sertçe çarpıldığında fark etti. Ablasıyla hislerini konuşabilmeyi ne çok isterdi ama olanları ona bile anlatamazdı.

Amryn, nişanlısından gelen korkunç mektuptan sabah haberdar olmuştu ve perişandı. Öfkesini Arryn'e çevirdi.

"Tyrio nişanı bozdu!"

"Ne?" Arryn bunu duymamıştı, annesiyle babasının sabahtan beri kulaktan kulağa fısıldaştığını, etraflarında muhafızların kalabalıklaştığını, babasının danışmanları ile sürekli bir yoğunluk halinde olduğunu görmüştü ama kendi durumunu düşünmekten kimseye neler olduğunu soramamıştı.

"Duydun kız kardeşim! Senin yüzünden benim hayatım mahvoldu! Babama yazdığı mektupta ağza alınmayacak hakaretler etmiş tehditler savurmuş namusuma dil uzatmış. Beni korkunç bir şekilde terk etti. Rezil oldum, şerefim iki paralık oldu!"

Arryn yutkundu, "Kimse niye bana söylemedi? Üzgünüm Amryn."

"Üzgün müsün gerçekten? Hah bana hiç öyle gelmiyor! Burnunun ucunu bile göremeyecek kadar kör olmuşsun! Kendinden başka kimseyi görmüyorsun sen! Varsa yoksa senin saadetin, senin aşkın, senin hayallerin! Sen o lanet Zorba ile nişanlandığın için benim nişanım bozuldu!"

"Bana bağırmayı kes, benle ne alakası var? Buraya geldiğinde ondan artık soğuduğunu söyledin şimdi bana üzülmüş numarası yapma! Hemen birini bulursun nasılsa..."

"Eretralar Leo'dan nefret ettiği için Tyrio beni terk etti! Onurlu bir ayrılık bile değil, benim namusumu kirlettiğini ve beni kimsenin gelin almayacağını söylüyor, babam beni ebelerin önüne atıp bekâret muayenesi yaptıracağını söyledi! Şu düştüğüm hale bak, yerin dibine geçtim! Sen veliaht prensle nişanlanmakla meşgulken benim hayatım kaydı!"

"Kes şunu ben bunun sorumlusu değilim! Benim neler yaşadığım hakkında en ufacık bir fikrin yok! Ben buraya savaş esiri olarak zorla getirildim! Hiç tanımadığım hatta zalimliği ile ünlü bir diyara gelen yapayalnız 17 yaşında bir kız çocuğu ne kadar korkmuştur fikrin var mı? Armina'nın ne kadar korktuğunu tahmin edebiliyor musun? Gecelerce uykusunda ağlayıp inledi, kendi korkumu unutup kardeşimi avutmak için güçlü olmak zorundaydım. Bize mektup bile yazmadın! Babam beni sevmediğim biriyle evlenmeye zorladı, siz halimi hatırımı bile sormadan aylar geçti. Yalnızdım Amryn!

Sevdiğim adamın kardeşiyle evlenmek üzereydim! Kalbim yalancı çobanına sadıktı ve güney ile doğu arasındaki siyasetin ağırlığı altında her gün ezilen bendim! Kolay olduğunu mu sanıyorsun? İnan bana kan kustum, kızılcık şerbeti içtim dedim... Dizlerim titrerken kendimi başımı dik tutmaya ve gülümsemeye zorladım. Leo'ya aşık olduğum için kimseden özür dilemeyeceğim! En karanlık gecemde bile onun aşkı benim tek ışığımdı! Aşkıma karşılık vermesi bir mucize değil, bedelini ödediğim bir şeydi! Bu aslanlar diyarında kendimi kabul ettirmek için ben de siyaset oyunu oynadım, kendimi adadım! Kim olduğumu unutmam gerekti ve kendimi yeni baştan doğurdum! Onu hak ettim anladın mı?"

KILIÇ MAKAMI - TamamlandıWhere stories live. Discover now