7. BÖLÜM

642 118 90
                                    



Ramsey

Evin kâhyasına sorup öğrendiğime göre halam ve Leslie çok şiddetli bir kavga ettikten sonra Leslie evden dışarı çıkmış, halam ise kendini odasına kapatmıştı. Akşam yemeği saatinde hala ortalarda görünmüyorlardı, yemek salonunda General Albart ile baş başaydık.

Altmışlı yaşlarının başında, vaktinden önce fazlaca kırışmasına ve kelleşmesine rağmen vücut dinçliğinden bir şey kaybetmeyen General Albart etrafa şöyle bir bakındı.

"Leydiler nerede bilmiyorum. İsterseniz onlar gelmeden biz konuşalım Sir Ramsey?"

"Tabi. Buyurun."

Birbirimize karşılıklı centilmenlik ederek oturması için yer gösterirken yaşanan tereddüt krizinin ardından neyse ki aynı anda oturmayı başardık. Bu adama saygı duymamak elde değil, gerçekten yiğit ve saygın biri.

"Merak ettim Lordumuzdan bir haber mi var?" diye söze girdi.

"Lafı dolandırmak huyum değildir General Albart. Gök Tanrı'nın emriyle kızınız Leslie'yi sizden karım olması için istiyorum." Dedim.

Adam bunu öylesine beklemiyordu ki bir an donakaldı. Tokat yemiş gibi sarsıldı, kızardı, gözlerini hiddetle açarak,

"Ne dediniz?" dedi inanamaz halde.

"Kızınızı istedim. Onu seviyorum. Eşim olarak onu Lionell'e götürebilmeyi..."

Lafımı kesti ve ayağa fırladı, "Sen! Sen, haysiyetsiz! Bu düpedüz ihanet! Bu, bu rezalet! Sana evimi emanet ettim!" Bana kılıç çekerek üstüme yürüdü.

Ben de ayağa kalktım ve ellerimi kaldırarak karşısında soğukkanlı bir şekilde durdum.

"Silahsızım general."

"Kimin soyu olduğuna bakmam, seni keserim züppe! Sen aklını mı kaçırdın? Kimse benden hadsizce gelip kızımı isteyemez! Sen bile! Bu ne saygısızlık! Lionell'e yalnız döneceksin Ramsey! Bu cüretin için seni cezalandırmadan önce hemen defol buradan!"

"Niçin böyle tepki veriyorsunuz sanki kızınızın metresim olmasını istermişim gibi? Ben bekar bir adamım ve Leslie'yi seviyorum, onu eşim olarak istiyorum. O kaderim! Bundan eminim ve bunun için özür dilemeyeceğim."

"Tüh ahlaksız, Gök Tanrı seni kahretsin! Sana canımı emanet ettim, seni evimde ağırladım! Bu çirkinliğini Lorda şahsen ileteceğim! Dua et de seninle aynı fikirde olsun, ancak o zaman... Belki..."

Dişlerimi sıktım. Bu gürültüyü doğrusu bekliyordum ama yine de başım fena halde ağrımaya, sabrım taşmaya başlamıştı. Doğrusu soylu bir adamdan bu şekilde kız istenmez, biz Hantes soylularının en önemli sosyal olayı olan evlilik müessesesi, baştan sona çok katı kurallara bağlıdır. Hele benim konumumda bir veliahdın yapacağı saltanat evliliği hakkındaki ilk talebin, kızın babasına benden değil direkt babamdan gitmesi gerekir. Mümkünse yazılı olarak... Genelde, gelin almak isteyen taraf karşı tarafa evliliğin iki aile için sağlayacağı çıkarları uzun uzun açıklayan, karşı tarafı öven şeyler yazar, yazışmalar bir süre devam eder. İki aile de evliliğe olumlu yaklaşıyorsa, bazen gelin ve damat birbirlerini görmesi için bir araya getirilir bazen de birbirlerini ilk kez nişan töreninde görmüş olur.

Benim babam, benim adıma Leslie için istekte bulunmayacağı için böyle bir yönteme mecbur kalmıştım. Bu durumda General Albart onurunu iki kere rencide edilmiş hissediyordu. Yine de bir ihtimal anlar diye düşünmüştüm, nafile... Bu insanlar algılarını herkese karşı kapatmış bağnazlardı ve beni anlayacak gibi görünmüyorlardı. Kendi mutsuz çaresizlikleriyle bedbaht zavallılardı.

KILIÇ MAKAMI - TamamlandıWhere stories live. Discover now