Duyguları Yok Sayılan/ 61

1.7K 281 268
                                    

🌷🌷🌷🌷🌷

Çocuk deyip duyguları yok sayılan masumlar aslında etrafında olan herşeyin bilincinde olan ve ruhunda hisseden birer bireydi ama büyükler farkında değildi ya da farkında olsalar dahi " küçük anlamaz, unutur..." diye bahanelere sığınıp kendi bildiğini okuyamaya devam ediliyordu. Hare ve Ramiz'de farkında olmadan kendi öfkeleri yüzünden küçücük çocuklarının yüreklerinde büyük yıkıma yol açmışlardı.

Kasım zeki bir çocuktu ve artık birinci sınıfı bitirmiş, ikinci sınıfa giden bir cevherdi. Anne ve babasının boşanacağını duyunca delirmişti. O sinirle odasından çıkıp
" Siz bizi sevmiyor sunuz...! Sevseydiniz böyle olmazdı..." diye yakmıştı ortalığı. Hare ve Ramiz, Sami bey ve Samiye hanım ne yapacaklarını bilemez haldelerdi. Kasım, birde annesinin bu boşanma davasını açtığını duyduğu için daha da kötü olmuştu " benim annem bambaşka derdim...! Ben annesine aşık bir oğlan çocuğuydum...! Sen yanımda olunca dünyalar benimdi...! Ama sen bizi nereye gitsek yarım koymak istiyorsun...! Senin yanında babamızı, babamızın yanında seni özleyeceğiz...! Birde başkalarıyla evlenirseniz başka çocuklarınız olunca bizi unutursunuz...!" Deyip eline ne geçtiyse duvara fırlatmıştı ve annesi babası dahi sakinleştirememişti.
Hare feryat figan " oğlum yavrum yapma yalvarırım biz sizi çok seviyoruz..." diyordu. Ramiz geçmişte ki hatalarının bedelini en ağır şekilde ödüyordu ve ailesine bu halde görmeye daha fazla dayanamayarak köşeye çökmüş ağlayan kızına bakıyordu.
" Ben ne yaptım vaktiyle Allah'ım! Sen affet ve yardım et bize...!" Dedi ağrıyan ve uyuşan beynini tutarak" yine geldi bu dayanılmaz ağrılar...!" Dedi içinden.

******

Kasım kafaya koymuştu " tamam artık hepiniz gidin ben odamda yalnız kalmak istiyorum..." deyip odasına çekildikten ve ailesini sakinleştiğine ikna ettikten sonra da bir fırsatını bulup evi terk etmişti gizlice. Tüm planlarını yapmıştı
" siz görün bakalım anne ve baba..." diyerek evin ilerisindeki kaldırımdan hızlıca yürüyüp yakınlarda ki polis karakolulun önünde gidip koşarak kapıda ki polisin yanına varıp " ben kayboldum..." dedi. Polisler hemen içeriye aldılar çocuğun üstü başı çok temizdi, bakımlı ve yakışıklı bir oğlandı.
" Senin annen ve baban kim? Numaralarını biliyor musun? Kimliğin var mı?" Diye bir sürü soru sormuşlardı ama hiç birisine cevap vermemişti. Sadece " siz beni Hüma Seyhanlı yengeme götürün... Çünkü onlar bakacak bana artık... Hem ben onların damadı olacağım büyüyünce... Hacer var kızları çok güzel daha yeni bir yaşına girdi dün ve aramızda altı yaşa yakın fark var ama büyüyünce evleneceğiz... Geçen yıl söz vermişti Tuğrul amcam ve babam... Şu anda Yalova'ya tatile geldiler... Tuğrul amcam kaymakam... Ama numarasını bilmiyorum..." diyerek gizlemişti. Çünkü buradan arasalar hemen ailesinin bulacağını biliyordu.
Ama Tuğrul kaymakam olunca hemen adresi ve numarası bulunmuştu da ne hikmetse ne kendisine ne de karısına ulaşılamıyordu. El mecbur polisin birisi alıp teslim etmek için yola koyulmuştu.

Hare ve Ramiz oğullarının evden kaçtığını öğrenince çıldırmışlardı.
" Oğlum Kasım'ım!" Diye evi yıktı Hare ağlayarak. Sami bey ve Samiye hanım yaşlı halleriyle daha fazla dayanamayıp oldukları yerde ağlayarak " Allah'ım torunumuzu koru...!" Diye feryat figan içindeydiler. Ramiz yüreği yana yana
" bulacağım oğlumu sakin olun..." der demez Hare çıldırmış gibi hissederek
" bulacaksın öyle mi koca Ramiz?! Tüm bunların sebebi sensin...! Senin takıntın yüzünden benimde çocuklarımın da hayatı mahvoldu...! Al şimdi bak eserinle gurur duy...! " deyip elini kalbinin üzerine koyarak " oğluma birşey olursa yemin ediyorum ki Zeynep'in yüzünü dahi göstermem sana...! Unut bir kızın olduğunu...!" Dedi.

Ramiz ağlayarak koca bedenini yere atıp
" için rahat edecekse herşeyi söyle bana Hare'm ama Allah korusun oğluma birşey olsa zaten ben yer bitiririm kendimi... Ama haklısın tüm bunların sebebi benim..." dedi.
Hare kapıda ağlayan kızına bakarak
" benim çocuklarım niye normal bir aile hayatı yaşayamadı?! Çok birşey mi istemiştik senden?! Ama sen bizi mahvettin...!" Dedi kendini kaybederek.

Sabr-ı Sükut 7. Seri ( Kaymakam Beyin Küçük Yari )Onde as histórias ganham vida. Descobre agora