20. Bölüm ~ Seçim ~

204 34 38
                                    

"Senin ne işi var burada?"

Mike ın Levi yı yakalamak üzere kurduğu ekiple birlikte ormanda hiçliğe doğru ilerliyorlardı. Haberi alır almaz Armin nin de olaya dahil olması Bertholdt un sinirlerini zıplatmıştı. Hala Annie nin yüzüne nasıl bakabildigine şaşırıyordu. Levi Ackerman yakalamasın diye düzenledikleri bu sahte bakına yardım etmek için gönderilmişti belli ki.

"Dedektif Mike ne olur ne olmaz ekibin başında bir doktor olmasını istedi." diye açıkladı Armin. "Eğer Levi Ackerman sahiden yaşıyorsa kaçmaya çalışırken etrafa zarar vermeden gitmeyecektir. Boşuna zaman kaybediyoruz, ihbarın asılsız olduğu çok açık. Yıllar önce polislerin gözü önünde öldü."

"Diyelim ki yaşıyor." dedi Reiner. "O zaman ne yapardın? Kaçmasına yardım eder miydin?"

Armin iç cekti. "Yalan söyleyemem, Kaptan Levi dan nefret etmiyorum. Bu kadar yıl insanlardan uzakta saklandığına göre emekli olmuştur. Kimseye zararı dokunmayan birini öldürmeye çalışmakla zaman harcamak yerine daha tehlikeli katillerin peşine düşmeyi tercih ederim. Az önce söylediğim gibi... Ben Kaptan nın hayatta olduğuna inanmıyorum."

Bertholdt "Ne de güzel sallıyorsun."

"Anlamadım-"

"Annie yi ölmekten beter eden biri hakkında ne güzel salına salına konuşuyorsun diyorum." dedi Bertholdt alayla. "Annie, Ackerman a olan bu hayranlığını duysa çok üzülürdü. Hatta belki duyunca üzüleceği başka şeyler de vardır-"

"Bertholdt sus artık." Reiner omzunu sıktı. Kendini ele veriyorsun, der gibi baktı.

"Neyden bahsettiğini anlamıyorum Bertholdt." Armin biraz daha ciddileşti. Yürümeyi bırakmıştı. "Geçmişin gölgesinde yaşamayı bırakmalısın. Annie ve benim için o günler geride kaldı. Eğer şuan Annie ve Kaptan Levi arasında bir seçim yapmak zorunda kalsaydım bir dakika bile düşünmeden Annie yi seçerdim. Ve yerinde olsam ağzımdan çıkan laflara bugünden sonra dikkat ederdim."

"Bu ne demek oluyor?" Bertholdt kaşlarını çattı. "Beni tehdit mi ediyorsun?"

Armin onları dinleyen birinin olmadığından emin olduktan sonra sessizce ekledi. "O gün Jean i herkesin önüne atarak dikkatleri kendinden uzaklaştırmaya çalıştığını fark etmedim mi sanıyorsun? Düğünümü mahvetmek isteyen senden başkası olamazdı. Bu da demek oluyor ki hain sendin."

Bertholdt şok oldu ama bunu belli etmeyecek kadar gururluydu.

"Korkma. Ne dedektif Mike a ne Eren e ne bir başkasına hiçbir şey anlatmayacagım." dedi Armin sakince. "Her ne kadar Lucjan a yaşattıkların yüzünden buna hakkım olsa da. Neden biliyor musun? Çünkü Annie yi seviyorum ve değer verdiği bir insanın arkasından iş çevirdiğini öğrenirse yıkılır."

"Senin de Levi Ackerman nın yaşadığını bilenler arasında olduğunu, hatta şuan bile etrafı kolaçan etmek için geldiğini Annie ye söylemeyeyim diye mi beni tehdit ediyorsun?" dedi Bertholdt sertçe. "Istediğini anlat, umurumda değil. Yeter ki Annie gerçek yüzünü öğrensin, bana kızgın olsa da olur. Onu yıllardır tanıyorum. Neyi neden yaptıgımı anlayacaktır."

Armin gülümsedi. Ancak o kadar da sevecen bakmıyordu artık. Elini omuzuna koydu. "Sen de Annie ile tıpkı benim, Eren ve Mikasa ile olduğum gibi uzun zamandır arkadaşsın. Bu yüzden seni hep alttan aldım, Annie ye karşı hissettiğin duygulara saygı duydum. Fakat..." omzunu sıktı. "Eğer bir daha Annie ile aramı bozmaya kalkarsan bu saygıyı zedelersin. Yerinde olsam beni karşıma almazdım."

Gerçekten onun tehdidinin umurunda olduğunu mu sanıyordu? Armin saf, karıncayı bile incitmekten aciz, silik herifin tekiydi. Annie nin onda ne bulduğunu bile anlamıyordu. Daha önce doğru düzgün sinirlendiğini bile görmemişti. Ancak onu ilk kez böyle bir tonda konuşurken duyuyordu. Armin omuzunu patpatlarken tekrar gülümseyip elini geri çekti.

ACKERMANS 2Where stories live. Discover now