Kaderimin Oyunu

10. Bölüm - Ufak Tefek İhanetler

"Onlar yaptılar. Kahire'dekilere bilgileri onlar gönderdiler." dedi Dilan. Hepsi kapattığı bilgisayara bakıyordu.

Sonra kapı çaldı. "İçeriye gel." Dedi Selma kapıda bekleyen Kartal'a. Kartal ayakkabılarını çıkarıp içeriye girdi. Heyecanla ayakta "Ne oldu ne konuşmuşlar? İşe yarar birşey çıktı mı?" Diye sordu. Karşısındaki kanepede oturmuş kızların yüzüne baktı. "Ee hadi!" Dedi sabırsızlıkla. Sonra berjere oturdu. "Onlar yapmış." Dedi Dilan bir çırpıda. Dirseklerini dizlerine dayamış, sağ eliyle çenesini kavramıştı. Kartal diken üstünde oturduğu berjerin daha da ucuna yanaştı. "Ne? Onlar yapmış ne demek?" Dedi heyecanla. Dilan'ın yüz ifadesini anlamaya çalışıyordu.
"Esra ve Lale hanım." dedi. Sonunda isteksizce gülmüştü. "Hâlâ hanım diyorum ya! Bir yerimin hanımı. Ses kaydında Esra'ya paraları aktarmasını söylüyordu."

Kartal rahatsızca oturduğu berjerden kalktı. "Sen ne diyorsun kızım ya? Bu çok iyi bir şey. Çok iyi." Dedi bağırarak. "Bundan sonra tek yapmamız gereken bu ses kaydını Ateş beye göstermek. Sonrası oldu bitti. Lale hanım yani Lale kovulur ve sen şirkete ger-"
"O şirkete asla geri dönmem." Deyiverdi Dilan. Ayakta dolanmakta olan Kartal'a baktı. Kartal da şaşkınlıkla Dilan'a bakmıştı. Dilan bakışını sürdürdü. "O bakışı biliyorum. Şirkete geri döneceğimi düşünmedin herhalde dimi? Hem.." Dedi. Sonra o da ayağa kalktı. "Hem ne?" Dedi Kartal. Bu sefer yanıt Deniz'den geldi.
"Hem bu o kadar da kolay değil."
Kartal kanepede oturan diğer kıza baktı. "Kolay olmayan ne?" Dedi merakla.

Deniz ellerini birleştirerek ona baktı. "Dilan'ın aklanması." Kartal bir Deniz'e bir de Dilan'a baktı. Sonra hala bilgisayara takılı olan usbye baktı. Onu işaret edip "Ses kaydı varken kimin umurunda? Hadi gidip şunu verelim." Dedi. Dilan kollarını göğsünde birleştirmiş uzağa bakıyordu. Kartal'ın mevzuyu anlamasını istiyordu. Deniz yine lafa girdi.
"Olmaz çünkü Dilan bu ses kaydını çok basit şekilde kendisi de yapabilirdi. Artık davalarda kullanılan ses kayıtları bile geçerliliğini yitirmek üzere. Böyle bir durumda Dilan da yazılımcı iken buna kimse inanmayabilir." Dedi. Kartal hayal kırıklığına uğramış şekilde Deniz'e baktı.

"O zaman ne yapacağız?" Dedi üzüntüyle. Ellerini beline atıp kızlara baktı. Deniz biraz düşündükten sonra geriye yaslandı. "Belgelerin Dilan'ın bilgisayarından gittiği kesin mi?" Dilan dosyayı alıp Deniz'in yanına oturdu. "Bak." Dedi dosyadaki bir yeri işaret ederek. Saat ve tarih yazıyordu. "Bu saatte bu tarihte yapıldığı yazıyor."
Deniz daha da meraklanarak sordu. "O gün o saatte neredeydin? Eğer orada olmadığını kanıtlayabilirsek her şeyi çözmüş oluruz." Dedi heyecanla. Dilan biraz düşündü. Sonra derin bir iç geçirdi. "O gece mesaiye kaldım." Dedi. Başını ellerinin arasına aldı. "Sen bütün gece masa başındayken nasıl senin bilgisayarından gönderilmiş olabilir ki?" Dedi Deniz şüpheyle. Kartal'la Selma suskundu.

Dilan biraz düşündükten sonra bir anda başını kaldırıp Deniz'e baktı. "Bütün gece masa başında değildim ki." Dedi heyecanla. Bir hışım ayağa kalktı. "O gece on ikiye doğru yanıma Erhan bey geldi. Hani şu güvenlik şefi." Dedi Kartal'a bakarak. O da adamı tanıyordu. Kartal başını onaylar şekilde salladı. "sonra-" diyerek duraksadı. Hatırlamaya çalışır gibi gözlerini yere dikti. "Sonra noldu?" diye Sordu Selma merakla. O da diğer berjerin ucuna oturmuş heyecanla bekliyordu. "-sonra bana kendi bilgisayarlarından birinin çalışmadığını söyledi. Bakmamız için rica etti. O gün Gamze'yle beraber çalışıyorduk. O da benimle beraber gelerek bilgisayarlara baktı. Ama bilgisayarında hiçbirsey yoktu. Biz de şaşırmıştık." Dedi garipseyerek. Dilan'a da henüz yeni yeni yükleniyordu yaşananlar. Deniz hazine bulmuş gibi mutluydu.

"Dilan o saatler belgelerin gönderildiği saatler. Yani siz boşuna oradan çıkarılmadınız. İnanamıyorum." Dedi gülerek. Sonunda ipin ucundan yakalamayı başarmışlardı. "Evet." Dedi Dilan bir an farkına vararak. "İyi ama kime yaptırdılar?" Derkenki sesi tereddütlüydü. "O gün kimse yoktu ki şirkette?"
Kartal heyecanla kızlara baktı. "O günün güvenlik kayıtlarını alabilirsek kimin yaptığını da öğreniriz. Dilan. Bu aradığımız kanıt." Sonra kafasını Deniz'e çevirdi. "Bununla aklanabilir mi?" Deniz mutlulukla baktı herkese. "Evet." Dedi gülümseyerek. "Bununla aklanır." Selma heyecanlandığında yaptığı ellerini birbirine çarpma hareketini yaptı.
"O zaman ne yapıyoruz?" Dedi merakla. Entrika kokusu almak onun kanını kaynatıyordu.