-Ayrılıklar Sevgiyle Beraber-

Start from the beginning
                                    

Birbirimize sarılmış öylece dururken birden parkenin üzerinde koşuşturan pati seslerini duyduk. Rex, koşturarak yanımıza gelmiş, kucağımıza çıkmak için ayaklarımıza dolanıyordu.

Oğuz, yere eğilip Rex'i kucağına aldı. İkimizin arasında çok mutlu görünüyordu. "Oğlum, rüyanda bizi mi gördün, hayırdır?"

Rex, dilini dışarı çıkarıp hızlı hızlı nefes almaya başladı. Mutlu olduğu her hâlinden belli oluyordu.

"Onu sahiplenmekle çok doğru bir karar aldın. Ev arkadaşın bu işe ne diyecek?"

Omuzlarımı silktim. "Valla onu sevmek zorunda. Yoksa kapının yeri belli."

"Çok acımasızsın."

"Şaka yapıyorum. O da köpekleri çok seviyor. Eminim bayılacaktır."

Eğer ev arkadaşım Rex'i istemezse Oğuz seve seve onu alabileceğini söylediğinde asıl niyetini anladım. Kollarındaki köpeği alıp göğsüme bastırdım. "Rex'i sana vermeyeceğim. Konuştuk bunu."

Teslim olurcasına ellerini havaya kaldırdı. "Tamam. Nasılsa zamanı gelince ikiniz de benim olacaksınız."

Bunu her söylediğinde içimde tarifi mümkün olmayan bir his peyda oluyordu.

Aynı zamanda da bir korku sarıyordu içimi. Yine aynı şeyi hissedince kendime engel olamadım. "Oğuz?"

Topuzumdan düşen saçlarımı kulağımın arkasına ittirdi. "Söyle güzelim."

"Hiç ayrılmayacağız değil mi?"

Alnını alnıma yaslayıp derin bir nefes aldı. "Senden asla vazgeçmem."

Bu cevap beni tatmin etmedi. "Benden vazgeçmeyeceğini biliyorum ama sormak istediğim o değil."

Geri çekilip gözlerime baktı. "Ne duymak istiyorsun?"

Bilmem, dercesine omuzlarımı kaldırdım. "Sadece senden bir daha ayrı kalmak istemiyorum."

Onsuz geçirdiğim yılların acısı geçmiyordu. Dört senedir birlikteydik ancak onu aradığım seneler boyunca çok acı çekmiştim. Zaten uzaktan yürütmek zorunda olduğumuz bir ilişkimiz vardı. Birbirimizi ayda bir defa ancak görebiliyorduk. Hele ki vize, final zamanları gelince aylarca görüşemediğimiz bile oluyordu.

Oğuz, çenemi tutup beni olabildiğince kendine çekti. Dudaklarımın üzerine değen tüy gibi dokunuş saatler önce yaşanan cinsel hazdan çok uzaktı. Sanki canımı yakmaktan korkar gibi öpmüştü beni.

Geri çekilip gözlerime baktığından orada kendinden emin bir adam gördüm. "Seni seviyorum. Her ne olur olsun, ömrümün sonuna kadar seni sevmeye devam edeceğim."

Saçlarımı okşayıp beni göğsüne bastırdığında Rex, bu durumdan memnun olmadığını belli eden bir ses çıkardı. Geri çekilip ona bakarken gülümsüyordu.

"Bundan seneler sonra Rex, sen ve ben bir daha hiç ayrılmamak üzere kavuşacağız."

İçimdeki korku biraz olsun dinmişti. "Söz mü?"

"Söz güzel gözlüm, söz."

Yine birbirimize yıllar önce olduğu gibi söz vermiştik. Yine, belki bir gün demiştik. İkimiz de farkında olmadan...

Keşke sözünü tutabilseydi. Belki o zaman her şey çok farklı olurdu. Nereden bilebilirdim ki bundan sadece beş ay sonra bütün dünyamın başıma yıkılacağını?

Günümüz
Leyla

Sabah erkenden kalkıp Rex'le birlikte yürüyüş yaptıktan sonra eve dönüp hızlıca duş aldım.

Belki Bir Gün || Berna AslıhanWhere stories live. Discover now