-Aşk Eski Bir Şarkı-

2K 206 424
                                    

Herkese merhaba!
Bölüm şarkımız;
Buray - Kış Bahçeleri
Keyifli okumalar :)

☘️

Bacaklarım titriyordu. Ona karşılık vermemek için yine beyhude bir çabaya tutulmuştum. Ancak boşaydı, biliyordum. Eli, saçlarımın arasına karışmış vücudunu bana bastırıyordu.

Daha önce beni böyle öptüğüne hiç şahit olmamıştım. Hem özlem doluydu hem de acı...

Her ne kadar ona direnmeye çalışsam da başarılı olamadım. Kalçamı tek eliyle kavrayıp beni havaya kaldırdığında bacaklarım beline dolanmıştı. Yüzünü avuçlarımın arasına almış, benden kaçmasından korkarcasına öpüyordum.

Düşünme yetimi kaybedeli çok olmuştu. Geçen defa en azından kendimi geçmişi hatırlamaya zorlayacak kadar mantık kırıntısı vardı. Şimdi o da uçup gitmişti.

Sırtım yatakla buluştuğunda hâlâ bacaklarım beline sarılıydı. Oğuz, tabiri caizse nefes bile almak için geri çekilmiyordu. Kasıklarıma değen sertliği beni kendimden geçirmeye yetiyordu. Artık ne olacağını düşünmeyi bir kenara bırakmıştım.

Tıpkı geçmişte olduğu gibi bana özgürce dokunmasına izin veriyor ben de aynı şekilde ona dokunuyordum. Üzerindeki tişörtü çıkartmak için geri çekildiğinde ben de nefes almaya fırsat bulmuştum.

Gözlerini bir an olsun üzerimden ayırmıyordu. Zaten kısa olan elbisem çoktan göğsümün üzerine sıyrılmıştı. Tişörtü yatağa attıktan sonra tekrar üzerime eğildi. Bu kez dudaklarını karnımda gezdiriyordu.

Arada bir dilinin ıslaklığını hissederken başımı geriye attım. Bütün vücudum zevkle gerilmişti. Dudaklarını karnımdan aşağı indirdiğinde kendimi biraz daha ona bastırdım. Ancak duracağı yeri biliyordu. Elbette beni istekle çıldırtacağı yeri de...

Kollarını iki yanıma yaslayıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Öpmedi. Sadece nefesini hissetmemi sağladı. Yeni yeni çıkmaya başlayan sakalları sutyenimin açıkta bıraktığı göğüslerime değince beline doladığım bacaklarımı biraz daha sıktım.

Elini, dantelli sutyenimin üzerinde gezdirirken boynumu geriye attım. Vücudum yay gibi gerilmiş istekle kıvranıyordu.

Sutyeni aşağı doğru sıyırdığında artık çıplak göğsüm avucunun içindeydi. Yüzünü göğüs oluğuma doğru yaklaştırıp kokumu içine çekti.

Hiçbir şey söylemiyordu. Zaten ikimiz de konuşacak durumda değildik. Elimi saçlarının arasına karıştırıp çekiştirdim. Ancak isteğim kesinlikle oradan uzaklaşması değildi.

Dili göğüs ucuma değince çekiştirdiğim saçlarını bırakıp yatak çarşafını sıktım. İnlememek için kendimi zor tutarken bana sürtünmesine izin veriyordum.

Bir kez daha göğsümden karnıma doğru indi. Hem nefesinin hem de dilinin tenimde gezinmesine izin veriyordu. O an gözlerimi açtım. Aslında amacım onu izlemekti. Ancak tavandaki boş beyazlıkla karşılaşınca nedensiz bir şekilde zihnimde şu cümleler yankılandı:

Az önce yaşananlara sakın bir anlam yükleme. Daha önce de söyledim cezanı çekeceksin ve ben seni o kadar kolay affetmeyeceğim.

O günü, ona nasıl öfkelendiğimi ve ertesin gün olanları düşündüm. Bulunduğum andan tamamen sıyrılmıştım. Oğuz'un bana dokunuyor olması şu an umurumda değildi.

Ben, bu kadar kolay elde edebileceği bir kadın değilim!

Derhâl kendime gelip ona haddini bildirmeliydim. Günlerdir bana ettiği eziyetin cezasını çekmeliydi. Bundan sonra bana dokunmasına izin vermemeliydim.

Belki Bir Gün || Berna AslıhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin