-Aşktır Ölümden Güzel Olan-

2K 206 383
                                    

Yine size kıyamadım 🥰
Bölüm şarkımız:
Fikret Kızılok - Bu Kalp Seni Unutur Mu?
Keyifli okumalar dilerim :)

☘️

Bütün mühendislere Oğuz'un odasında toplanmaları söylenmişti. Kapıdan içeri girip kendime boş bir sandalye aradım. Serkan Bey'in yanına doğru ilerlemek üzereyken bakışlarım Oğuz'la kesişti. Uyarı dolu bakışları duraksamama neden oldu.

Onunla inatlaşacağım derken adamı gerçekten işinden edecektim. Bir haftadır ondan kaçıyordum. Niyetim aramızdaki soğuk savaştan etkilenmesi önlemekti. Yönümü değiştirip rastgele bir yere oturdum.  Diğerleri de yerine yerleştiğinde Oğuz ayağa kalkıp büyük ekranın önüne geçti.

Gözlerini teker teker üzerimizde gezdirdiğinde önemli bir şey olduğunu sezdim. Söze başlarken yüzünde mağrur bir ifade vardı.

"Uzun zamandır devam eden görüşmeler sonucunda Harmest'ten işi almayı başardık."

Firmayla ilgili bilgim olmadığı için ifadesizce otururken diğer mühendisler mutlulukla birbirlerine bakıyorlardı. Tepkilerinden anladığı kadarıyla bağladıkları iş bayağı önemliydi.

Oğuz konuşmasına devam etti. "Web siteleri de dâhil her şeyle bizim ilgilenmemizi istiyorlar. Öncelikle yarına kadar hepinizden birer tasarım bekliyorum. Önünüzdeki dosyalarda firmanın nasıl bir tasarım istediğinin bilgileri var."

Önümdeki dosyaya göz ucuyla bakıp Oğuz'u dinlemeye devam ettim. "Yapılan tasarımların hepsini onlara göndereceğiz. Ardın da seçtikleri tasarımın sunumunu yapacağız. Sonrasındaysa işimiz tasarım yapmak kadar kolay olmayacak. Ciddi anlamda kapsamlı bir proje istiyorlar. Bunun için hepinizin birlikte çalışmasını istiyorum."

Gözlerini tekrar herkesin üzerinde gezdirdikten sonra en son bana baktı ve gözlerini çekmedi. "Bu projede ben de sizinle birlikte çalışacağım."

Bunun gerçekten gerekli olup olmadığını düşündüm. Amaç, işi mükemmele yakın halletmek miydi yoksa bana yakın olmak mıydı?

Üzerinde fazla düşünmedim. Sonuçta on iki kişi olacaktık. Oğuz'la yalnız olmadıktan sonra benim için sorun yoktu.

"En kısa sürede iş planlamanızı sizlere mail atacağım."

Hazırlanacak olan projeyle ilgili birkaç bilgi daha verdikten sonra çıkabileceğimizi söyleyip bizi serbest bıraktı.

Oyalanmamaya özen gösterip diğerleriyle birlikte dışarı çıktım. Oğuz'un benimle iletişime geçmesini engellemek için elimden ne geliyorsa yapacaktım.

Beni burada tutma amacı işten ziyade ona olan duygularıma yenilip pes etmemi sağlamaktı. Bunun farkında olduğum için de hiçbir fırsatı değerlendirmesine izin veremezdim.

Geçen hafta olanların tekrarlanmasına bu kez müsaade etmeyecektim. O günden beri ondan olabildiğince kaçmıştım. Son yaşananların üzerine bir daha şekerimi ölçme bahanesiyle gelmemişti. Her defasında yanıma Hale'yi göndermişti.

Artık elim daha iyi durumda olduğundan kimseye ihtiyaç duymadan kendi işimi kendim halledebiliyordum.

Tahmin ettiğim gibi enfeksiyon kapmıştı. Pes edip doktora gidince verdiği ilaçlar sayesinde kısa sürede yara kapanmıştı.

Odama ulaştığımda hızla bilgisayar başına geçtim. Dosyadaki notları inceleyerek aklımda oluşan tasarım üzerinde çalışmaya başladım.

Akşamüstüne doğru yorulmuş olmanın verdiği pes edişle geri çekildim. Hem biraz dinlenmeli hem de lavaboya gitmeliydim. Ayağa kalkıp eteğimi düzelttikten sonra odadan çıktım. Koridorda karşılaştığım birkaç tanıdık yüze başımla selam verip lavaboya ulaştım. İçeri girdiğimde kimse yoktu. Aynada kısa bir süre kendimi kontrol edip kabinlerden birine girdim.

Belki Bir Gün || Berna AslıhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin