-Avuçlarımda Hayal Kırıklığı Var-

2.3K 207 182
                                    

Bölüm şarkımız;
Cem Adrian - Ben Seni Çok Sevdim
Keyifli okumalar dilerim.

☘️

Haziran 2009

Pencereden içeri süzülen soğuk hava uykumu açmaya yetmişti. Bazı geceler uyumak istemiyordum. Bu da o gecelerden biriydi. Elimdeki kitabın sayfasını çevirip okumaya devam ettim.

Şiir okumak bu aralar beni mutlu ediyordu. Önümdeki satırları gözlerimle takip ederken istemsizce tekrar ettim.

"Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir."

Onu o kadar çok özlemiştim ki hiçbir şey beni teselli etmeye yetmiyordu. İki senedir birlikteydik ve uzaktan da olsa bu ilişkiyi yürütmeyi başarmıştık. Yaz tatillerinde hep bir bahane bulup Ankara'da buluşmayı başarıyorduk. Ancak normal zamanda birbirimizi görmemiz mümkün olmuyordu.

Elbette bu konudan dolayı huysuzluk etmiyordum. Ben nasıl onun yanına gidemiyorsam o da benim yanıma gelemiyordu. Lise bitmek üzereydi ve üniversite sınavına az bir zaman kalmıştı.

Eğer aynı şehirde üniversite kazanabilirsek bu özlemin sona ereceğinin ikimiz de farkındaydık. Bu ihtimal beni daha hırsla ders çalışmaya itiyordu.

Bir keresinde ne okumak istediğimiz üzerine konuşurken farkında olmadan ikimizin hayalinin de ortak olduğunu öğrenmiştik.

O da tıpkı benim gibi yazılım mühendisi olmak istiyordu. Bu gerçekleşemeyecek bir hayal değildi. İkimizin puanları da denemelerde fena gelmiyordu. Ancak aynı şehirleri kazanabilmemiz için benim biraz daha fazla çalışmam gerekiyordu.

O, bunun zekâyla bir ilgisi olmadığını her defasında vurgulasa da derslerinin benden daha iyi olduğu gün gibi ortadaydı. Yine de ortak hayalimize olan inancımı kaybetmemiştim.

Elimdeki şiir kitabını bırakıp komodinin üzerine koydum. Derse ara verdiğim zamanlarda kitap okumak gerçekten aklımı dağıtıyordu.

Tekrar çalışma masasına oturduğumda bilgisayardan gelen görüntülü arama çağırısıyla gülümsedim. Aslında çevrimiçi olduğu zaman kenarda bildirim çıkıyordu ancak kitap okumakla meşgul olduğum için bunu fark edememiştim.

Hemen saçımı düzeltip çağrıyı yanıtladım. Kameranın kalitesi çok iyi olmasa da onu görmeme yetiyordu. Her akşam görüntülü konuşup birlikte ders çalışıyorduk. Bazen ona sorularımı soruyordum bazen de sessizce ayrı ayrı çalışıyorduk. Ancak kamera hiç kapanmıyordu.

Hatta bazı akşamlar kamera karşısında uyuyakaldığı bile oluyordu. Hemen seslenip onu uyandırıyordum. Günlerimiz bu şekilde akıp giderken bir şekilde biz de ilişkimizi devam ettiriyorduk.

Hafta sonu olduğunda yine bütün günümü Oğuz'la görüntülü konuşarak geçirmeye hazırlandığım sırada en yakın arkadaşım Zeynep beni arayıp iyi olmadığını söyledi.

Ailesiyle problemleri vardı. Birkaç günde bir sorun yaşıyordu ve bunu paylaşacak benden başka kimsesi yoktu. Evin birkaç alt sokağındaki kafede onunla buluşmamı söyleyip telefonu kapattığında henüz uyanmamış olan Oğuz'a mesaj atmakla yetinmek zorunda kaldım.

Zeynep iyi değil. Yanına gidiyorum. Uyanınca ararsın beni.

Mesajı yazdıktan sonra hazırlanıp evden çıktım. Kısa süren bir yolculuğun ardından kafeye ulaşmıştım. Zeynep masalardan birinde tek başına oturuyordu. Hızlı adımlarla yanına ulaşıp ne olduğunu sordum.

Belki Bir Gün || Berna AslıhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin