-Senden Bana Hatıra Şimdi-

1.9K 204 608
                                    

Yeni bölüm gününden
herkese merhaba!
Bölüm şarkımız;
Sezen Aksu - Sen Ağlama
Keyifli okumalar dilerim :)

☘️

Ekim 2010
Leyla

Yağmur tüm şiddetiyle yağmaya devam ederken çantamı kendime siper ettim. Evin sokağına döneceğim sırada apartmanın köşesinde titreyerek korkulu gözlerle etrafına bakınan küçük yavruyu gördüm.

Çok zayıftı. Uzun zamandır aç olduğu her hâlinden belliydi. Korkuyla titriyor, etrafındaki herhangi bir hareketlilikte ağlıyordu.

Onu orada öylece bırakamazdım. Ürkütmemeye çalışarak yavaş adımlarla yanına ulaştım. Saçağın altından korkmuş gözlerle beni izliyordu. İlk önce kaçacağını sansam da öyle olmadı. Sanırım ona yardım etmek istediğimi anlamıştı. Öyle sevimli görünüyordu ki onu kucağıma almak için sabırsızlanıyordum.

Yanına ulaştığımda kulaklarını indirip yardım isteyen gözlerle bana baktı. Bir yerlerden annesinin çıkmasını beklesem de gelen olmadı.

Elimi yavaşça uzatıp başını okşadığımda küçük kuyruğu havaya dikildi ve hızlı hızlı hareket etmeye başladı. Ürkek bakışlarının yerini mutlu bakışlar almıştı.

İleri doğru uzanıp kucağıma aldım. Başını hemen kolumun altına sakladı. İçimdeki merhamet onu sarıp sarmalamamı telkin etti.

Orada daha fazla oyalanmadan hızlı adımlarla eve ulaştım. Çantamdaki anahtarı bulup kapıyı açtıktan sonra yavru köpekle birlikte kendimi duşa attım. Köpeği yere bırakıp üzerimdekileri çıkarttım.

Islak ve kirli patileriyle banyonun bir köşesine doğru koşturup oraya saklandı. Ona bakıp gülümsedim. Dışarıdaki kadar korkmuş görünmüyordu. Sıcak suyu açıp bir süre ısınmasını bekledikten sonra onu bir kez daha kucağıma aldım.

"Gel bakalım buraya. Her yeri kirleteceksin."

Suyun altına yaklaştırınca kaçmaya çalışsa da sıcak suyu hissedince daha fazla çırpınmadı.

"Hadi ama itiraf et. Sıcak su iyi geldi değil mi?"

Elbette bana cevap vermesini beklemedim. Ancak o, sanki beni anlamış gibi bakıp dilini dışarı çıkardı.

İkimiz birlikte yıkanıp çıktığımızda onu da bir havluya sardım. Salondaki koltuğa oturmuş onu kuruluyordum. O kadar zayıftı ki sıcak suyun da etkisiyle baygın gözlerle bakıyordu.

Kurulama işlemini bitirdikten sonra mutfağa gidip onun için bir şeyler hazırladım. Günler öncesinden kalmış sucuklu yumurta ve biraz da peynir...

Kulağa pek hoş gelmediğini biliyorum ama o hiç öyle düşünmüyordu. Tabağı önüne koyduktan birkaç saniye sonra tamamen boşaltmıştı.

Daha fazlasını isteyen gözlerle bakıyordu. "Tamam, sakin ol. Doyuracağım seni."

Tabağı alıp tekrar mutfağa gittim. Dolaba bakarken alt raftaki sosisler dikkatimi çekti. "İşte buldum!"

Sosis paketini alıp çıkardım. Biraz soğuktu ama donuk değildi. Yiyebileceğini düşünüp tabağa boşalttım. Ayaklarıma dolanan tüy yumağı heyecanla zıplıyordu.

"Vereceğim. Bekler misin?"

Beni anlamış gibi olduğu yere oturdu. Buzdolabının kapağını kapatıp tabağı tekrar önüne bıraktım.

Belki Bir Gün || Berna AslıhanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin