51.Bölüm

1.8K 174 31
                                    

♡♡♡

Yelena aniden fark etti.

Bir yanılsama mıydı?

'Bana inandığını ve böyle bir hikaye anlattığını düşünmek gerçekten bir yanılsama mıydı?'

Belki de tam tersiydi.

Belki de ayrılacakları için en azından sebebini bilmesi gerektiğini kastetmişti.

Bu hayal kırıklığı hissi, yemeğini yere düşürmeye benziyordu.

"Benim açımdan… Benden bıktığını ve yorulduğunu söylemen için çok az bir zaman geçti biliyorsun değil mi?"

"Öyle değil."

Belki de utandığı için, Dük Mayhard ayağa fırladı.

Göz seviyesinin biraz altındaydı ama şimdi Yelena'nın başının üzerine yükseldi.

Yelena boynunun ağrıdığı noktaya kadar başını geriye yasladı.

Dük Mayhard tekrar koltuğuna yerleşirken gözlerini indirdi ve ağzını açtı.

"…Neden böyle düşündün bilmiyorum ama durum böyle değil."

"Değil mi?"

"Eşimin bu evliliği sürdürmek isteyeceğini düşünmemiştim."

"Ne? Neden böyle düşündün?"

"Çünkü sana istediğini veremem."

"Eğer istediğim şeyle ilgiliyse..."

"Çocuğu kastediyorum."

Yelena tereddüt etti.

Dük Mayhard onun yüzüne bakarak devam etti.

"Eşimin evlilikteki amacının çocuğumu doğurmak olduğunu sanıyordum. Sebebini bilmesem de… Her neyse, sana varis istemediğimi söylemiştim."

"…"

"Bu yüzden karımın bu evliliği iptal etmek isteyebileceğine karar verdim, ama... yargım yanlış mıydı?" 

Dük Mayhard biraz tereddütlü bir sesle sordu.

Yelena bir şey söyleyemedi.

Dük'ün fikri kafasına dank etti.

Ancak Yelena, varis istemediği sözlerine rağmen onunla yatmaktan vazgeçmemişti.

"Bu..."

Yelena dudaklarını büzdü.

Kısmen haklıydı ama doğrusu, henüz ondan çocuk yapmaktan vazgeçmediğini söyleyemezdi.

Yelena dudaklarını gevşeterek yanıtladı. (Dudaklarını büzmüştü ya onu açtı işte skdjwşdkwş)

"Evet. Yanlış değerlendirmişsin. Yanılıyorsun."

"…Öyle mi?"

"Senden boşanmıyorum. İstemiyorum. Aynı şey evlilik iptali için de geçerli."

Yelena kuru tükürüğünü yuttu ve kararlı bir şekilde konuştu.

"Bundan sonra hiçbir nedenden ötürü senden ilk ayrılmak istemiyorum. Fikrim değişmeyecek, o yüzden bunu aklında tut."

Boşanmayı asla hayal etmemesini, gitmesine asla izin vermeyeceğini söylemek istedi.

Ama çok yapışkan görünmek istemediği için kendini tuttu.

Özellikle de sadece ismen evli oldukları bir durumda, ve gerçekte, hiçbir şey yoktu.

Bu sözleri söyledikten sonra Yelena arkasına dönmeye çalıştı ama durdu.

Çok geçmeden tereddüt etti ve çok kısık bir sesle sordu.

"Bu arada… Gerçekten tek sebep bu muydu?”

"Ne?"

"Benden boşanmak istemenin sebebi... bunu istediğimi düşündüğün için mi dava açtın?"

Yelena biraz nefes aldıktan sonra, "Belki de bu evlilikten bir memnuniyetsizliğiniz vardır..." diye ekledi.

"Hayır."

Cevap hızlıydı.

Yelena rahat bir nefes aldı.

"Olmadığına emin misin? Yani, sadece küçük bir şikayet falan olsa bile mi?"

"Yelena, sen..."

Dük Mayhard bir an tereddüt etmiş gibi göründü ve sonra ağzını açtı.

"Gerçekten çok iyi gidiyorsun. Karım olarak."

"…"

"Olağanüstü."

Ardından gelen sözler daha derin bir anlam ifade ediyordu ama Yelena sadece konuşmanın içeriğine odaklandığı için içinde saklı olan duyguları kaçırdı.

'Gerçekten iyi miyim? Ben mi?'

Yelena, Dük'ün şatosuna geldikten sonra elde ettiği başarıları hatırladı. Eh, Incan'ı yakaladı.

'Ve?'

Ve başka ne vardı?

…Aklına hiçbir şey gelmedi.

Ama ne olduğunu bilmese bile, yine de iyi gidiyor gibiydi.

"Hmm tamam. Eğer öyle düşünüyorsan, sorun yok."

Yelena daha parlak bir ifadeyle döndü.

Ofisten çıkmak üzereyken aniden kocasının sesini duydu.

"Sana biraz ellerin için iyi olan bir merhem ve krem ​​göndereceğim."

Yelena bilinçsizce eline baktı.

Bir düşününce, bir süre önce kendini kaybetti ve kocasının masasına biraz şiddetli bir şekilde vurdu.

'Zamanla şişer mi?'

Yelena garip hissettiği için arkasına bakmadan cevap verdi.

"Sorun değil. Merhem göndermene gerek yok.”

"…"

"Kesinlikle sorun değil dedim. Göndermeyin!”

* * *

"…Gönderme. Cidden."

Yelena önündeki merheme ve kreme baktı, kafası karışmış hissediyordu.

Belki de ofisten ayrılmadan önce kocasının cevabını duymalıydı.

Kocasının bunu ona göndermesine gerek yoktu.

♡♡♡

Of bölüm gelmedi ama bu sefer bir bahanem yok dershanem başlamıştı sonra okullar açıldı derken 2 aydır dinlenemiyorum gibi hissediyorum haftanın 7 günü derse gidiyorum ödevler falan derken buraya çok ilgimi veremediğimi fark ettim o kadar ki hazırladığım bölümleri bile atmayı unutmuşum ben bunu çevireli 1 ay oluyor. Ama şimdi düzene sokmayı başarabildim haftada bir bölüm atacağım bugüne kadar atamadığım bölümler için özür dilerim çeviriyi bırakma planlarım yok sadece tyt ve ayt aramıza giriyor dkdoepekpsla Bu arada aranızda 11 ya da 12.sınıf olan var mı kendinize nasıl vakit ayırabiliryorunuz hocaların hepsi sadece kendi dersi varmış gibi ödev vermeye başladı da? Hani lisenin üçüncü sınıfında hayatımı yaşayacaktım hani aşık olup alemlere akacaktım wattpaddeki 17 yaşında olup her gün dışarıda fink atıp badboyla flörtleşen ana karakterlere hesap soruyorum. Ve matematikten nefret ediyorum.

I'll Be The Warrior's Mother [Novel Çeviri] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin