THE LEADER ⡇Jendragon ✅

2.1

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın bebekler.

____________________

Yüzümü yıkadıktan sonra tekrar odama döndüm. Yan odadan bağırış sesleri geliyordu. Lisa'nın odasıydı yan oda.

"...Ne kadar sorumsuz davrandığınızın farkında mısın Lisa! İstediğiniz zaman gidip kafayı dağıtamazsınız..."

"...Ya sen Jisoo? Bende seni aklı başında biri zannederdim..."

Jiyong dün gecenin ardından azarlama servisine başlamıştı anlaşılan. Belki de ona hiç gözükmeden evden çıkabilirdim. Hem bugün okulum vardı. 

Hızlıca üzerimi değiştirip saçımı ve makyajımı yaptım. Jiyong kızları Lisa'nın odasında toplamıştı. Neyse ki uyuyordum.

Kapıyı sessizce açıp arkamdan kapattım. Merdivenlerden yavaş yavaş inmeye başladım. Fark ederse elinden kurtulamazdım. Bir posta azar dinlemeye hiç niyetim yoktu.

Dış kapının kolunu açtığım anda sesini duydum.

"Nereye Jennie?"

Yavaşça arkamı döndüğümde en normal surat ifademe büründüm.

"Okula gidiyorum. Biliyorsun ki bir öğrencinin derslerine geç kalmaması gerekir. Benimde geç kalmamam için hemen çıkmam gerekiyor.."

"Orada dur Jennie. Daha sana dün gecenin hesabını soracağım." Hiç konuşmamı beklemeden devam etti.

"Dün gece ben gelmesem belki sabahına bir bağımlı olarak uyanacaktın. Bunu algılayabiliyor olduğundan şüpheliyim." 

Kaşlarımı çatarak ona baktım. Ne bağımlısı ya?

"Ne bağımlısı Jiyong anlamıyorum." 

"Uyuşturucu bağımlısı Jennie. Bir madde bağımlısı." Aptal aptal suratına bakmaya devam ettiğimde sabır çekerek konuştu.

"Dün uyuşturucu içiyordun. Bir elinde o diğer elinde bir şişe içki. Baya uçmuştun dün."

"Sen ne saçmalıyorsun Ji? Uyuşturucu mu? Sigara bile kullanmam ben." diyerek kendimi savunacağım sırada güldü.

"Kafan uçmuştu diyorum. Nereden bileceksin ne yaptığını? Kimin verdiğini de hatırlamıyorsundur tabii.." Dediğinde kafamı iki yana salladım. Zaten başım çatlıyordu. Bu kafa hareketleri de üzerine tuzu biberi oluyordu.

"O siktiğimin piçiyle dans etmişsiniz birde. O da sana ikramda bulunmuş. Sen tabii sigara zannedip içmişsin."

"Buralar senin büyüdüğün ya da bir ay öncesine kadar yaşadığın yerlere benzemez Jennie. Anlıyor musun? Buralar da pis işler dönüyor. Tarafsız bölge gibi değil. Her şey toz pembe değil. Hadi diyelim sen buralara acemisin eyvallah, diğer üçü ne bokuma yarıyor? Onlar senden daha beter haldeydi."

Sesimi çıkartmadım çünkü haklıydı.

"Bundan sonra dördünüzün herhangi bir bara gitmesini yasaklıyorum. Gidemezsiniz." Dediğinde gözlerimi büyüterek ona baktım. Bu kadarı fazlaydı ama.

"Buna sen mi karar veriyormuşsun.. Kusura bakma ama ben istediğim yere giderim. İstediğim yerde eğlenirim kimse karışamaz bana." Özgür ruhlu bir insandım ve bu tarz kısıtlamalara gelemezdim. 

Kızlarda aşağı inmişlerdi bağırış seslerimiz yüzünden. Lisa bana 'yapma' dercesine bakarken Jisoo'da ise 'sen bittin' bakışı vardı. Oh ne güzel.

Jiyong alayla sırıtarak yüzüme baktı.

"Öyle mi Jennie?"

"Evet öyle." dedim ona meydan okurcasına.