1.6

456 55 131
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın bebekler:)

______________

Geçen saatlerin ardından sonunda yarım saatlik araya girdiğimizde herkes sınıftan çıktı. Tüm ders notlarımı Ipad üzerinden alıyordum. Çok daha pratik ve eğlenceli oluyordu. Tahtada kalan yazamadığım notları da yazdıktan sonra bende çıktım sınıftan.

Kampüsün bahçesinde ki otomatlardan bir tane su alıp bir bankta oturacaktım.

Bozuk parayı otomattan içeri yolladıktan sonra eğilip paneldeki suyu aldım. Son bir dersim  kalmıştı. Girmek istemiyordum. Saçma sapan bir dersti.

Eve gitmeye karar verip arabama yöneldim. Sabah Dan'le konuşup bir dahaki randevuyu bir hafta sonrasına ertelemesini söyledim. Yediklerim etki edecekse bunu 24 saatte değilde günler sonra belli ederdi. Bu yüzden ondan böyle bir şey istemiştim. Kabul etmişti zaten.

Bol trafikli bir yolculuğun ardından nihayet eve gelmiştim.

Kapıyı açıp içeri girdiğimde kulağıma dolan kahkahalarla merakla salona baktım. PlayStation oynuyorlardı.

"Benide ekleyin." diye seslenerek hızla aralarına oturdum. Jisoo, Rose bir takım. Hanbin ve Bobby'de bir takımdı.

"Yeni takım kuralım o zaman." Hanbin'in dediğiyle kafamı salladım.

"Ben geliyorum. Lisa sen benim yerime geç." Rose işi olduğu için gittiğinde yerini Lisa aldı.

"Mino! Hadi gel sende oyna." Nerede olduğunu bilmediğim Mino salona girdiğinde bana baktı.

"Bana verin en kötü oyuncuları sonra da, Mino gel oyna!"  Dediğinde ayağa kalktım.

"Kimse bana kötü diyemez tamam mı? Gel buraya da ezelim şunları." 

Mino'yu ikna ettikten sonra yanına oturdum. Takımlarda değişmişti eşit olmamız için. Hanbin ve Jisoo eş olmuştu. Bobby'le de Lisa. En yakıştırdığım ship'im...

Oyun başladığında konsoldan kontrol etmeye başladım. Bu bir FIFA oyunuydu. Futboldu yani. İlk maçta rakibimiz Lisa'lardı. 

Mino ile iyi takım olmuştuk. Kordinasyonumuz çok iyiydi. Ona demeden hareketimi anlıyordu. Biz gol attıkça Lisa ve Bobby'nin morali bozuluyordu. Daha da kötü oynamaya başlıyorlardı.

"Pas ver Jennie. Pas at şuradan..."

"Al." 

Mino'ya topu gönderdiğimde kaleye gol atmıştı. Maçı 8-3 biz kazanmıştık.

"Oley oley oley oleyyyy." Mino şarkı söylemeye başladığında kahkaha atıyordum. Hanbin ve Jisoo'da kendi aralarında bize karşı taktik geliştiriyorlardı. Saatlerce akşama kadar televizyonun başından ayrılmadan bu oyunu oynadık. Bir kez de Lisa'yla eşleşmiştim. Ama oyun boyu Mino ile eştik. Bundan sonra FIFA'da oynayacağım kişi belliydi net.

En son oynadığımız oyun da Mino ve benim zaferimle bittiğinde biz mutlulukla birbirimize çak yapmıştık.

O arada oynarken bir sürü cips ve atıştırmalıklardan yemiştim. Hepsi midemde kaybolup gitmişti. Oyun aklımı meşgul ettiğinden hiç düşünmemiştim.

Biz Jisoo'nun Hanbin'e sinirlenerek kızamasını kahkahalar atarak izlerken dış kapı açıldı. Biz bunu ilk başta anlayamadık ama salona girdiğini gördüğüm kişi ile kaşlarım çatılarak hızla ayağa kalktım. 

"Jennie Kim..." dedi adımı uzatarak. Tanrım. Şu kızı tekrar göstermeni sağlayacak kadar ne yaptım sana?!

"Kiko Mizuhara." dedim bende daha çok iğrenir gibi. Seunghyun kollarını önünde bağlayarak bize baktı.

"Siz tanışıyor musunuz?" dediğinde Kiko sırıtarak kafasını salladı. 

"Jennie için şatafatlı hayatını bırakıp Kore'ye gitti dediler de inanamadım. Gerçekten doğruymuş." Dediği şey ile sırıttım. Amerika'da ki hayatımdan bahsediyordu.

"Senin hakkında kulağıma gelenler daha fena Kiko. Ben hepsine inanıyorum ama çünkü seni tanıyorum." diyerek ona yalandan bir gülümseme sunduğumda Bobby ve Hanbin ikilisinden duyduğum sesle daha çok sırıttım.

"Jennie vurdu ve gol oldu."

Kiko Amerika'da her zaman yerimi almaya çalışan birydi. Sırf bu yüzden, popülerlik uğruna popüler erkeklere yanaştı.

"Jennie siz nereden tanışıyor sunuz?" Jiyong'un kaşlarını çatarak konuşmasıyla ona verilebilecek en güzel cevabı hazırladım kafamda.

"Amerika'dan... Yakın arkadaşlarımın hepsiyle sırf popüler olmak için yatan bu kızı tanıyorum tabii ki." 

Diğerlerinin yüzleri iğrenircesine Kiko'ya döndüğünde bende ona baktım.

"Ben yokken meydan sana mı kalır zannettin Kiko?" 

"Seni varya-" Kiko üzerime gelip bana bir tokat attığında saçını tuttuğum gibi çekmeye başladım. Onun çığlıkları evde yankılanırken ellerimden kurtulup bana saldırdı. Beni yere düşürdüğünde üzerimdeydi. Yüzüme yediğim bir kaç yumruktan sonra bir anda dönerek onun üzerine oturdum ve onun yüzünü yumruklamaya başladım.

Diğerleri bizi ayırmaya çalışıyordu. Tırnaklarımı onun boğazına geçirdiğimde hızla iki kolumdan da tutularak geriye çekildim. Bir taraftan Jiyong diğer taraftanda Seungri tutuyordu beni. Seunghyun ve Daesung'da Kikoyu tuttuğunda biraz durdum yerimde. 

Yeterince dayak yemişti benden.

"Seni varya mahvedeceğim kızım. Bittin sen." Kiko'nun dedikleriyle sinirle konuştum.

"Seni küçük orospu." diyerek beni tutan kollardan kurtulup Kiko'nun karnına tekmeyi bastım. Daha fazlasını yapamadan bu sefer daha sıkı tutularak mutfağa götürüldüm.

"Jiyong bıraksana." diyerek onun kollarını kendimden uzaklaştırdım.

"Kızım manyakmısın sen? Bir sakin olsana." dediğinde ona garip bir bakışa attım.

"O sürtük sırf bana yaklaşabilmek için kuzenimi bile ayarttı!" Dediğimde midesi bulanır gibi oldu.

"Kim ya o kız? Ne işi var burada?" dedim merakla.

"Önemli biri değil yalnızca iki gün burada kalacak." dedi sıkıntıyla. Benim gözlerim şaşkınlıkla büyürken mutfağın içinde ileri geri yürümeye başladım.

"Uzak tutun onu benden." Oturmaya karar verdiğimde Jiyong kafasını sallayarak çıktı mutfaktan. 

Onun çıkmasının ardından içeri kızlar girdi.

"Keşke benim yerime de bir tane vursaydın." dedi Jisoo sinirle. Onlarda tanıyordu Kiko'yu.

"Jiyong neden getirdi onu?" diye sordum.

"Bilmiyorum." Rose'nin konuşmasıyla kafamı sallayarak diğer soruya geçtim.

"O kız nesi oluyor? Nereden tanışıyorlar?"

"Şey bunu söylediğimizi kimseye söyleme bu konunun konuşulması yasak." Lisa'nın konuşmasını devam ettirmesi için bekledim.

"Kiko Jiyong oppanın eski sevgilisi."

______________

Çoğunuz dediniz yeni bir karakter girmesin diye ama zevki çıkmıyor kiii:)Biraz eğlence katmak istedim olaya. 

Bu arada bu hikayede ağlak ezik bir Jen yok. Hiç bir zamanda olmayacak. Bu yüzden rahat olun gençlik.

Kiko ve Jennie fena didişecek baştan söyleyeyim. Bu arada gerçek hayatta da 2014 yılında Kiko Jiyong'u aldatıyor ve bu yüzden ayrılıyorlar. Aldatan Nana'mıydı? Kiko diye hatırlıyorum.

Yani bol bol sövebilirsiniz Kiko'ya

THE LEADER ⡇Jendragon ✅Where stories live. Discover now