Kendi İçlerine Düştükleri Çelişkiler

126 10 15
                                    

İslâm’da Peygamber’i (s.a.v) aradan çıkarmak isteyen ve bir kaynak ve yetkili mercii olarak görmeyen grupların halbuki kendilerine delil gösterdikleri kitaptan dâhi gafil hâldeler. Kur’an-ı Kerim’i Türkçe inmiş gibi bir amele düşüp sundukları tüm bu hata, bilimselliğe zıtlık, ayetlerin birbiri ile çelişkisi(!) iddialarını meal üzerinden sunmak düpedüz bir cahillik örneğidir. Fakat orijinal dili bilmediklerinden ve tefsirlerin de aslında aradaki bu uçuruma köprü olma vazifesi görürken bunu reddetmekle cahillikte cehl-i mürekkep seviyesine bir basamak daha yaklaşıyorlar.

Mealci grup kendi içinde büyük çelişkiler içindedirler; “Bize Kur’an-ı Kerim’i anlamada bir kimseye ihtiyaç yoktur,” derler lâkin Kur’an-ı Kerim’i asıl dilinden okuyamayıp, birilerinin çevirisi olan meallere başvururlar; hani kimseye ihtiyacınız yoktu? Hadi asıl dili Arapça’yı öğrenme girişimine kalktınız diyelim; yine bir hocaya, yine bir hocanın yazdığına ihtiyaç duyacaksınız? En zirve çelişki örneğine de gelecek olur isek; tefsir kabul etmezler iken, Kur’an-ı Kerim’i yorumlamaları ile kendilerinin tefsir etme gayesi içinde olmalarıdır. Akıllarına göre tefsir edip ne ayet ne de hadis dinlerler.
Hadis-i şerifte ise Resulullah(s.a.v) buyuruyor ki;
Kim bilgisi olmadığı halde Kur’an’la ilgili söz söylerse / Kur’an’ı tefsir ederse, ateşteki / Cehennem’deki yerine hazırlansın.”(Tirmizî, tefsir, 1).

Şimdi deminki hadis-i şerifi pek kâle almamış olabilirsiniz, “Bize Kur’an’dan konuş,”  diyenlere Kur’an-ı Kerim’de 48 yerde de Resulullah’a (s.a.v) itaat emredilmiştir. Acaba ne kadar körlük edip görmemezlikten geliyorlar? "Biz Kur’ancıyız," derler lâkin Kur’an dâhi dinlemez, işlerine gelen ayeti alırken bir başkasını görmezden gelirler. Kur’an-ı Kerim’de bu durum ikaz edilmiştir; "Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz?"(BAKARA/85)

Eskiden sadece “Yaratıcı’yı (C.C) inkâr edenlerin sunacak bir argümanları yoktur,” diye düşünürken artık bakıyorum da Peygamber’i (s.a.v) reddeden, Kur’an-ı Kerim’i reddeden, dini inkâr eden, İslamiyet’ten çıkan kimselerin dâhi kendilerine argüman bulamadıklarına bizzat şahit oluyorum. Kendilerine de delil bulamayanlar artık İslamiyet’i kendi argümanlarımızı çürüterek kendi savlarını kuvvetlendirme gayretine düşmüşler.  Fakat bunu da yapmayacaklar, sundukları her sebebe İslamiyet’in bir açıklaması mevcuttur.

Şimdi ise birisinin inanç hürriyetinden faydalanıp ateist olmasını lâkin ateist olma sebebi sorulduğunda ise eline ne geçerse sebep olarak göstermesini beraber tartışmak istiyorum. Bu kimse inancını değiştirerek kendi hayatında bir etki oluşturmuş iken gidip de sebepler sıralayıp internet mecrasında paylaşması ise toplum için bir nifaktır. Bunu okuyup kalplerde küfür tohumu oluşmasın diyerekten Oğuzhan ve Mehmet, Hâle ve Sena kardeşler ile birlikte en saçma sebebe kadar açıklayıp izah etmeye karar verdik. Belki hem o kimsenin hemde bunlar gibi inkara giden sebepleri olan kimselerin hidayetine vesile oluruz.

Elimizdeki 99 sebebi sıralar iken 9’ar gruplara ayırdık ve her birisinin arasına inanç hakkında bir yazı yazdım.

İnanmamak İçin Sunulan 99 SebepHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin