Suç Üstü

1.7K 184 121
                                    

Odaya girdiğimizde Helen ve Görkem'e silah doğrultmuş üç kişi gördük. Bu üç kişi büyüklerdendi. 

Giray tereddüt etmeden silahını onlara doğrultunca belinden diğer silahını aldım ve bende onlara doğrulttum. 

"Silahlarınızı indirmezseniz arkadaşlarınız ölür." dedi aralarından biri.

"Sizi bir mafyaya silah doğrulturken yakaladık. Artık bitti." dedi Giray. 

"Sizin suçunuz daha büyük." dedi adam ve tam silahını ateşleyecekken Giray kafasına sıktı. Aralarından biri Giray'ı vuracaktı ki göğsünden vurmayı başarabildim. 

Sonuncusu da Giray halledince Helenlere endişeyle "İyi misiniz?" diye sordum. 

"Evet, iyiyiz. Siz olmasaydınız diğer tarafı boylamıştık." dedi Helen. 

"Kızım size o kadar çok dikkatli olun diyoruz. Size bir şey olsa ne yapardık?" dedi Giray. 

"Bu seferlik sıkıntı yok. Hallettik." dedim. 

Koridorda koşuşturma sesleri gelince bizim için geldiklerini anlamıştım. Bu iyi anlamda da olabilirdi, kötü anlamda da...

İçeri büyüklerin geri kalanı ve bizimkiler girince onlara döndük. Şuan yerde ölü üç büyük ve ellerinde silah olan Giray ve ben hiç de hoş bir görüntü oluşturmuyorduk. 

Büyüklerden biri "Silahlarınızı yere atın ve ellerinizi kaldırın." dedi.

Tam itiraz edecektim ki babam "Denileni yapın." dedi. Silahları yere bıraktık ve ellerimizi havaya kaldırdık. 

Anneme takıntılı gibi konuşan adam "Büyüklerden üç kişiyi öldürmekten yakalandınız." dedi.

"Selim neden öldürdüklerini bilmeden suçlayamazsın. Ben meşru müdafaa olduğuna inanıyorum." dedi annem. 

Daha önceden bu adamın isminin Selim olduğunu tahmin etmeliydim. Boşuna atalarımız "Selimler piçtir, aksini iddia eden kanlı candır Selim'dir." dememiş. 

"Büyük olarak kararım bu. Suç üstü yakalandılar." dedi Selim. 

"Arkadaşlarımıza silah doğrultmuşlardı! Biz onları vurmasaydık onlar arkadaşlarımızı öldüreceklerdi!" dedim sinirle. 

"Birde ölmüş olan bir adama iftira atıyor. O bir büyüktü. Asla böyle bir şey yapmaz ama sizler yapabilirsiniz." dedi.

"Yapmadık diyoruz işte!" diye bağırdım. 

"Bana sesini yükseltme!" diye bağırınca "Yükseltiyorum işte!" diye bağırdım. 

Yüzüme sert bir tokat atınca kafam yan tarafa düştü. Bizimkiler tam olaya müdahale ediyorlardı ki onlara silah doğrultular. 

"Bu ikisini bodrumdaki nezarethaneye atın. İşlerini yarın sabah halledeceğim." dedi Selim ve odadan çıktı. 

Odadan zorla çıkartılırken babamın arkamızdan "Sizi kurtaracağız." dediğini duyuyordum.

YazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin