Yirmi Altıncı Bölüm

2.8K 114 20
                                    

"Bebeğim, kapıya sen bakar mısın?" Ben mutfakta bir şeylerle uğraşırken Mert Hakan'a seslenmiştim.

"Bakıyorum yavrum."

Kapıyı açtığında sesler kesilmişti. Bu sessizlik hayra alamet değildi.

"Sevgilim kim gelmiş?" Cevap vermemesine karşılık söylenerek kapıya gittiğimde annemlerle karşılaşmayı... İnanın beklemiyordum.

"Anne!" Heyecanla sarıldığımda Mert Hakan babamla bakışıyordu. Utanmış mıydı?

"Gönülü arayalım da hiç boşuna Mert'e gitmesin." Annemin söylemiyle babama dönüp tatlı bir şekilde gülümsemiştim.

"Özlettin kendini." Sarıldığımda o da sıkı sıkıya sarılmıştı bana. Arkada kalmış abime baktım.

"Eşek." Bana sataşmaya başlamıştı bile.

"Ya bunu niye getirdiniz." dediğim şeyle gözlerini devirmişti. 

Annem, Gönül Teyze'yi arayacağını söyleyerek mutfağa geçtiğinde ben de babamlarla salona geçmiştim.

Mert Hakanla, kazadan sonra birlikte kalmaya başlamıştık ve evin hâli bunu çok belli ediyordu.

"Baba kaza geçirdim ya, o yüzden Mert burada kalıyor. Yanlış anlaşılmasın." Babam dediğim şeyle gülümseyip bana inandığını belli eden bakışlarını gönderiyordu.

Çalan zille annem kapıyı açıp Gönül Teyze'yle konuşmaya başlamıştı bile.

"Ay şekerim, ben nereden bileyim bizimkilerin beraber olduğunu." Gönül Teyze içeriye girdiğinde gülümseyerek oturduğum yerden kalktım.

Bana sarıldığında geçmiş olsun dileklerini yinelemişti.

Çayları koyduktan sonra konu nasıl oldu bilmiyorum ama bize döndü.

"Ee siz ne zaman evleniyorsunuz?" Annemin sorduğu soruyla çayın boğazımda kaldığını hissettim. Öksürükten boğulurken, Mert bana bakıp sırıtıyordu. Bu kadar utanmış olmam onun hoşuna gitmişti belli ki.

"Daha çok erken değil mi?" Babamın söylediği şeyle annem gözlerini devirdi.

"Mehmet biz seninle evlendiğimizde ben İzel'in yaşında bile değildim. Ne erkeni? Sana kalsa kızın kırkına geldiğinde bile erken diyeceksin. Ben torun sevmek istiyorum ayol."

Anne evlilikten bir anda toruna nasıl bağlayabilirsin gerçekten hayran kalıyorum.

"Onun da zamanı gelecek Ayşegül Teyzeciğim." Mert Hakan'ın söylediği şeyle annemin şey diye cevap vermesini beklemiştim. Anne de çocuğum bana. Hayır benim annem der çünkü biliyorum.

Şaka gibi 25 olmuştum bile.

26 olmama ne kalmıştı?

Zil çaldığında maşallah dedim yani. Bugün bize gelen gelene.

Hoplaya zıplaya içeriye giren Beren'e baktığımda yüzümde kocaman bir gülümseme belirmişti.

"Berenim!" Onu kucağıma alıp döndürdüğümde bundan zevk aldığını belli eden gülüşlerini duymak hoşuma gidiyordu.

"İzel abla çok özledim seni."

En son o küçük ev toplanmasında görmüştüm Beren'i.

"Ben de özledim bebeğim seni" Mert Hakan, bize gülümseyerek bakıyordu.

"Ay Allahım. Ne çok yakıştı çocuk eline." Annem duramamıştı.

"Evet haklısın Ayşegülcüğüm. Çok yakıştı eline, güzel kızımızın."

Gönül Teyzenin bir tek Allah'ın emri demediği kalmıştı.

Annemlerle geçirdiğimiz birkaç günün ardından onlar evlerine dönmüştü.

Gönül Teyze de onlarla beraber gitmişti.

Mert Hakan evin sessizliğinden faydalanıp sırnaşmaya başladığında onun bu hâline gülümsedim.

Bedenini bedenime bastırdığında düşüncelerimi yineledim. Çok kuduruk bir insan olmuştu.

"Beren gibi bizim de bir kızımız mı olsa?"

"Hemen mi?"

"Bilmem istersen hemen" Aklında geçen düşünceleri belli eden sırıtışıyla bana baktığında ben de gülmeden edememiştim.

İki insanın arasındaki bu çekim beni çok etkiliyordu.

Böylesi bir çekim altındayken hayır demek o kadar zordu ki.

"Şansına küs, ben erkek çocuk istiyorum. Daha önce de dediğim gibi." Sakallarını yanağıma sürttüğünde huylandığımı hissediyordum.

"Tamam yavrum, kuralım bi ilk 11. Hepsini Fenerbahçe'de oynatırız olmaz mı?" dediği şeyle sırıtmıştım.

11 tane aynen.

Kedi miyim Mert ben?

Boynuma bıraktığı sert öpücüklerle yutkundum. Belimdeki elleri sıklaştığında kendimi ona çevirdim.

Bir şeylere hayır demeyecektim bu sefer. Çünkü bunu ben de deli gibi istiyordum.

Dudaklarımızı birleştiren ben olduğumda Mert Hakan da neler düşündüğümü anlamış olacaktı ki öpücükleri yoğun bir hâl almıştı.

O gece yaşananlar, belki de kendimi en çok kendim hissettiğim dakikalardı.

Tek bildiğim bir şey vardı.

Artık tam anlamıyla beraberdik.

Yavaştan finale arkadaşlar. Bu güzelim yolculuğun güzel yolcuları, çok seviyorum sizi.
Bana destek olan, zor durumlarda kaldığımda yanımda hissettiğim insanlar... İyi ki varsınız!!

Komutan || Mert Hakan YandaşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin