Mafyanın Bakıcısı

By serseri_arduc

123K 32.8K 13.2K

Bir gün hastaneye ambulans ile hasta getirdiler ama getirmek ne kelime başbakan gelse o adamın yanında sönük... More

Mafyanın Bakıcısı -1
Mafyanın Bakıcısı -2
Mafyanın Bakıcısı- 3
Mafyanın Bakıcısı- 4
Mafyanın Bakıcısı- 5
Mafyanın Bakıcısı- 6
Mafyanın Bakıcısı- 7
Mafyanın Bakıcısı- 8
Mafyanın Bakıcısı-9
Mafyanın Bakıcısı- 10
Mafyanın Bakıcısı- 11
Mafyanın Bakıcısı- 12
Mafyanın Bakıcısı- 13
Mafyanın Bakıcısı- 14
Mafyanın Bakıcısı-15
Mafyanın Bakıcısı-16
Mafyanın Bakıcısı-17
Mafyanın Bakıcısı-18
Mafyanın Bakıcısı-19
Mafyanın Bakıcısı-20
Mafyanın Bakıcısı-21
Mafyanın Bakıcısı-22
Mafyanın Bakıcısı-23
Mafyanın Bakıcısı-24
Mafyanın Bakıcısı- 25
Mafyanın Bakıcısı-26
Mafyanın Bakıcısı-27
Mafyanın Bakıcısı-28
Mafyanın Bakıcısı-29
Mafyanın Bakıcısı- 30
Mafyanın Bakıcısı-31
Mafyanın Bakıcısı-32
Mafyanın Bakıcısı- 33
Mafyanın Bakıcısı-34
Mafyanın Bakıcısı-35
Mafyanın Bakıcısı-36
Mafyanın Bakıcısı-37
Mafyanın Bakıcısı-38
Mafyanın Bakıcısı -39
Mafyanın Bakıcısı -40
Mafyanın Bakıcısı-42
Mafyanın Bakıcısı -43
Mafyanın Bakıcısı-44
Mafyanın Bakıcısı-45
Mafyanın Bakıcısı-46
Mafyanın Bakıcısı - 47
Mafyanın Bakıcısı-48
Mafyanın Bakıcısı -49
Mafyanın Bakıcısı -50
Mafyanın Bakıcısı -51
Mafyanın Bakıcısı -52
Mafyanın Bakıcısı -53
Mafyanın Bakıcısı -54
Mafyanın Bakıcısı -55
Mafyanın Bakıcısı-56
Mafyanın Bakıcısı -57
Mafyanın Bakıcısı -58
Mafyanın Bakıcısı -59
Mafyanın Bakıcısı -60
Mafyanın Bakıcısı -61
Mafyanın Bakıcısı -62
Mafyanın Bakıcısı -63
Mafyanın Bakıcısı- 64
Mafyanın Bakıcısı-65
Mafyanın Bakıcısı -66
Mafyanın Bakıcısı-67
Mafyanın Bakıcısı-68
Mafyanın Bakıcısı -69
Mafyanın Bakıcısı-70
Mafyanın Bakıcısı-71
Mafyanın Bakıcısı - 72
Mafyanın Bakıcısı-73
Mafyanın Bakıcısı- 74
Mafyanın Bakıcısı - 75
Mafyanın Bakıcısı- 76
Mafyanın Bakıcısı-77
Mafyanın Bakıcısı-78
Mafyanın Bakıcısı-79
Mafyanın Bakıcısı-80
Mafyanın Bakıcısı-81
Mafyanın Bakıcısı-82
Mafyanın Bakıcısı-83
Mafyanın Bakıcısı-84
Mafyanın Bakıcısı-85
Mafyanın Bakıcısı - 86
Mafyanın Bakıcısı - 87
Mafyanın Bakıcısı -88
Mafyanın Bakıcısı-89
Mafyanın Bakıcısı - 90
Mafyanın Bakıcısı-91
Mafyanın Bakıcısı-92
Mafyanın Bakıcısı -93
Mafyanın Bakıcısı-94
Mafyanın Bakıcısı -95
Mafyanın Bakıcısı -96
Mafyanın Bakıcısı -97

Mafyanın Bakıcısı -41

1K 332 91
By serseri_arduc


Ömer' den

Sevdiklerimi birer birer kaybediyorum, ilk önce annem öldü, baba sevgisi nedir bilmiyorum zaten annem öldükten sonra değişti bana Berat İplikçi. Yıllardır kaybettim baba sevgisini aramakla geçti ömrüm ben annemi kaybettikten sonra babamı da kaybettim.

Babamdan sonra Defne dedim o da sağ olsun bir güzel ağızıma sıçtı. Oğullarım? Onlar yanımda ama bir o kadar uzağımdalar? Neden mi babam olacak adam yüzünden? Onlara zarar verir diye keşke lan keşke... Gökhan , Biray gibi onları da saklasaydım keşke!

Şimdi ise Müdür? Lan ben nasıl adamım da ne geleceğime sahip çıkabiliyorum ne de  geçmişime? Ne de el kadar olan köpeğim Müdür 'e?!

Telefonu elimde kıskıvrak tuttum sıkı sıkı. Dayanacak gücüm yoktu benim daha!

" Oğlum siz gelin buraya bir gelin gelin siz (!)"

" Abi Müdür? " Demesiyle kendimi sıktım gözlerimi kapattım hızlıca.

Gözlerim kapalı derin nefesler aldım hızlıca hala Müdür diyordu bana hala! " Oğlum gel dedim!!!"

" Müdür? " Dediği gibi bendeki sınır dolmuştu her şeyin bir  sınırı vardı dimi? Bende insandım.

Telefonu kulağıma bastırdım iyice parmaklarım kırılacaktı sıkı tutmaktan o kadar sıkı kavramıştım ki... Her zerrem ateş misali yanıyordu hissediyorum sinirden her yerim kızarıyordu şimdi!

" BANA ŞİMDİ Mİ MÜDÜR DİYORSUN KEMAL ŞİMDİ Mİ?!!! KAYBETTİKTEN SONRA MI HE!? ABİ MAMİ YOK!!!! KEMAL ABİ MAMİ YOK! GELECEKSİNİZ LAN BURAYA GELECEKSİNİZ!!!! YARIM SAAT İÇİNDE BURADA OLMAYAN OLURSA ONU EBESİNİN AMINA SOKARIM! MOTOR MU TAKARSINIZ BİLMEM GÖTÜNÜZE FÜZE Mİ TAKARSINIZ BİLMEM! AMA SATTİ SATTİNE BURADA OLACAKSINIZ OĞLUM!!!! SATTİ SATTİNE!!!"

Nefesim kesiliyordu nefes almakta zorluk çekiyordum soluk almak için tavana baktım gözlerim kayıyordu tavadaki lamba birken iki olmuştu ve birbirinin içine girip girip çıkıyordu.

Ağızım açık tavandaki lambaya bakarken elimden telefon kaydı.

" Ömer!!!! " Diyen ince bir ses duydum telaşla.

Sesi tiz geliyor gittikçe de uzaklaşıyor duymaktan  zorluk çekiyordum ekolu gibiydi sesi. Gibisi yok öyleydi anasını satayım!

" H-ü-se-y-in (!) "Sesim kısık kısık geliyorken Defnenin yanında kekelemekten  nefret ediyorum nefret!!

" Abi abim söyle? " Hüseyin'in her söylediği kelime ardı arda bine bin katarak bana geliyordu sayısız " abi abim" sözleri vardı.

" Def - Defneyi - g-ö-tür  bura-dan!" Dememle yutkundum tükürüğüm bir kaya kadar sertti boğazımda yutkunamıyordum taş kesilmişti.

Defnenin çığlıkları " Bırak beni Ömer iyi değil! Bırak! Ona gideceğim!!!! Bırak!" Demelerine karşın  Hüseyin'in . " Defne abla lütfen, gitmemiz gerekiyor! Lütfen gidelim! " Diyordu.

Onları duyuyor ama ulaşamıyordum. Tavadaki lamba aklımı karıştırıyordu. Sonunda lamba parlayıp gözümü alınca bu işkence bitecek sandım.

Ama olmadı.

Lamba parlayıp gözümü kamaştırınca sol gözümü kıstım yüzümü buruşturup başımı sola eğirmiştim, sol kolumu kendime siper yapmamla makineden sesler  geliyordu bir şeyler kopmuştu kolumdan. Amacım  bana  doğru gelen ışığı engellemekti.

Kendime siper yaptığım kolumun arasından öyle bir ışık geldi ki gözlerimi sıkı sıkı yumdum.

" Çıkın buradan ne olur (!) Yalvarıyorum çıkın buradan (!)"

Hayır hayır şimdi değil hayır! 

Başımın içinde stres topu gibi şeyler tik tak tik tak şekilde birbirine vuruyordu yüzümü buluşturdum başımın içi zonkluyordu durmaksızın!

Kayış koptu işte şimdi...

Kıkırdayarak gözlerimi açtım. Sağ duvara gözlerim kaymıştı Hüseyin'le çırpınmayı kesip Defnenin gözleri beni bulmuştu.

" Ömer (!) " Demesiyle onu sabit tutmaya çalışan Hüseyin'in de başını bana döndürmüştü. Defneyi sabit tutmayı bırakmış öylece bana bakıyordu başı dönük bana bakarken bedeni Defneye dönüktü. Defne de zaten bana bakıyordu sabit bir şekilde.

" Abi?"  sesi korku endişeli geliyordu.

" DEFNE' Yİ DOLABIN ARKASINA SAKLA ÇABUK SENDE ONUNLA BİRLİKTE SAKLAN HADİ!"

" Defne abla hadi." Kolunu tutup peşinden sürüklerken , Defnenin bakışları bendeydi yüzü korku içinde nefesleri sık sıktı. Göğsü inip kalkıyordu

Hüseyin dolabın arkasını açarken tüm gücüyle iki yandan tutmuş göğsüne kendine doğru çekiyordu.

Defnenin başı bana dönüktü  sol omzundan bana bakıyordu " NE BAKIYORSUN NE! NE!! DÖN ÖNÜNE DEDİĞİMİ YAP!"

" Baş üstüne emredersin!"  Bakışıyorduk ta ki Hüseyin kolundan tutup kendileri için açtığı duvar arkasına kadar, kızdı sanırım bana mimikleri de bir garipti.

Hüseyin ile Defne duvar arkasına yerleştikten sonra az ileriye koyduğu dolabı kendilerine çekene kadar;

Defneyi buldu gözlerim kızgın mı değil mi? Bilemiyorum ama sol ayağa titreşime geçmişti.

Hüseyin kendilerine çekene kadar dolabı Defne bakışlarını ne çekti benden ne de ben çektim bakışlarımı  ondan.

Tamamen dolap duvarla bir olduğunda, Hüseyin nefes alacak dudak payı bırakmıştı kendilerine.

Ve o anda beklenen büyük iş adamı Berat İplikçi odaya giriş yaptı! Teşekkürler Türkiye teşekkürler!...

--------

" Oooo! Berat İplikçi  nerede kaldın ya gözlerim yollarda kaldı. Neredesin sen gözlerim hep seni arıyor neredesin sennnn?!" Gülerek söyledim şarkı nakaratına karşın bütün heybeti ile karşımda duruyordu o kaskatı duvar gibi suratı pala bıyıkları ile.

Omuzlarının üstüne kadife kahverengi ceketini atmış iç kısmı ile yün pamuk doluydu. Sol elinde ise bir tesbih parmakların arasında ise tesbihin boncukları vardı çekip duruyordu çek babam çek  tesbih' te  kahverengiydi ha.

Orta iri boncuklara gelince gözlerim tesbih' e kaydı ister istemez bir kenarı kahverengi tondan açık sarı renge geçiş yapmıştı sararmış rengi açık sarıya dönmüştü. Bir kısmı ise koyu kahverengi büyük iri boncuklar böyleyken diğer boncuklar koyu kahverengiydi sanırım özel tasarım bir tesbihti.

Kolunu havaya kaldırdı hafifçe. O da tesbihine bakmıştı demek ki bakışlarımı takip etmiş.

" Tesbihin sararmış la koskoca Berat İplikçi bir saraluk tesbih' e kalmış." Gözlerim ile tesbih işaret ederken " Olacak iş değil (!)" Dedim kaşlarımı havaya kaldırarak gözlerimi de büyütmüştüm.

" Sen nereden bilesin özel tasarım bu la. " Aynı anda tesbih' i çekmeye devam ediyordu bana bakarak.

Bakışları iğneciydi tepeden tırnağa gözleri üzerimde geziyordu. Sol kolunu hafifçe havaya kaldırarak beni gösterdikten sonra tesbih çekmeye devam etti.

"Kalk hadi kalk! Benim yatağımı pisleteyeceksin  şu haline bak saç sakal birbirine karışmış! Üzerinde mavi önlük, göğsünde kablolar! Benim sokak köpeklerine verecek ne yatağım ne de hastanem var!'

Sokak köpeği! Güzel!

Dişlerimi sıkarak bir kez daha kendimi tekrarladım " Sokak Köpeği!" dedim gözlerimi büyüterek. Kıs kıs gülüşlerim bir  anda silinmişti.

" Kalk! Dedim lan!"

" Ayağa kalkarsam zararlı sen çıkarsın!"

" Ne diyorsun sen ne geveliyorsun ağız içinde? " Belli bellirsiz bir gülüş attım. Gözlerimle yanlarını işaret ettim kaşlarımı havaya kaldırarak.

"Bak bakayım yanlarına adamların var mı yanında!" O kaşlarını çatıp ne demek istediğimi anlamak istercesine şaşkın şaşkın bana bakarken.

Ben yatağın kenarına ayaklarımı atıp yatağın kenarından sıkı sıkı tutmaya çalışırken nefes almamaya özen gösteriyordum.

Son kez sıkı sıkı tutup ayağa kalktım yönüm makineye dönüktü. Gözlerim makinenin kablosuna kaydı oldukça kalındı ha.

Yavaşça küçük minimum dolabın üzerinde serilmiş makinenin altından kalın beyaz kabloyu kopardım.

Bu kabloyu çekersem makine kapanacaktı.

" Anası kılıklı şuna bak işi gücü ilgi çekmek nasıl da ayağa kalktı sokak köpeği! Anası kaşar oğlu piç!!" Demesiyle kabloyu elime doladım.

" Dikkat et de o sokak köpeği seni ısırmasın baba!!!! " Deyip ona dönmemle hızlıca ona doğru yürüdüm. Bunu beklemiyordu tabi.

Üzerine doğru giderken elime doladım kabloyu boğazına doladım.

Tesbih elinden zemine düşerken  dört bir yana dağıldı  o ise hemen benim ellerime sarıldı elleri can korkusu.

" SENİN HASTANEM , YATAM DEDİĞİN HERŞEYİ BEN VERDİM SANA BEN!!!" Gücüm yettiği kadar sıkıyordum.

Başı geri doğru giderken dizlerini kırdı karşımda küçülüyordu koskoca Berat İplikçi! Boğazına kadar kıpkırmızı olmuştu.

" SENİN SOKAK KÖPEĞİ DİYE AŞALADIN BENİ!!! Bİ BAŞKA SOKAK KÖPEĞİ KURTARDI SENİN ELİNDEN BABA!!! HATIRLA BABA HATIRLA BEN EVİN ÖNÜNDEN GİTTİM SOKAKLARDA YAŞADIM! SANA İHTİYACIM VARDI SADECE SANA!! SOKAKLAR İT KOPUK KAYNIYOR! YAŞ DAHA 9-10!"

Boynunu sıktıkça nefesi kesiliyordu  " Oğlum..." Gözlerimi çıkarıp kafa salladım gülerek " BENİ ANNEMİN KOYNUNDAN ALDIN Bİ GECE YARISI!!! " Elimin üzerindeki elleri kaymaya başladı yavaşça.

" Madem benim annem kaşar, neden bırakmadın siktir olup gidelim!? " Dedim de gözlerim doldu sonunda bana anneme ' kaşar.' dedirtmişti bu adam.

" Ç ü-n -k-ü ben a-n-n-eni çok sevdim ölene kadar da seveceğim!"

" Bir tek ben mi fazlaydım size...(?)" Dediğimde kendime doğru çektim. Son kez boynuna doladım kablonun diğer ucu elimdeydi.

Omuzlarından ceketi zemine düştü. Morarmaya başlamıştı canım babacığım!

Bir  gürültü ile dolabın arkasından Hüseyin ile Defne çıkmıştı. Hissediyordum çünkü bir minim dolap bana doğru gelmişti.

Benim ise gözlerim ayaklarımın önüne yayılan Berat İplikçinin üzerindeydi.

" Ömer? Abi?"

" Gelin tutun beni, ben daha oğlumu,  Müdürü 'mü bulacağım!"

Hüseyin soluma hızlıca gelirken Defne ' de sağıma gelip elimi tuttu. Yerimde sallanıyordum dayanacak gücüm yoktu.

Oğlumu bulacaktım!

" Bırak şimdi Müdür'ü , köpeği Ömer! İyi değilsin!" Gözlerimi kapattım. Sessizce fısıldadım.

" Oğlum bulacağım!"

" Ömer!!!" Gözümü açıp hızlıca Defneye döndüm Hüseyin' de  yanımda durarak bana destek veriyordu elimi tutuyordu oğlum.

Elimi Defne ' den çekip tamamen ona döndüm de Hüseyin de benimle birlikte Defneye döndü elimi sıkı sıkı tutuyordu. " Ne Ömer ne?! Benim oğlum yok! Sen bana Ömer diyorsun! Ben sevdiklerimi korurum kızım!!! Ben hiçbir zaman kendimi düşünmedim düşünmem de!!!! " Deyip o da bana bakıyordu gözlerimin içine koyulaşmıştı gözleri.

" Onu bu kafana sok! " Diyerek işaret parmağımla kafasını işaret ettim işaret parmağımın etkisiyle başı sağ doğru gitti.

" Şimdi gideceğim ben oğlumu bulacağım!!! "

" Hayır bulamayacaksın kalsın kaldığı yerde Ömer!!! " Öyle bir bağırdı ki o ses o bedenden nasıl çıktı şaşkınım amına koyayım! Bir de gözlerini büyütmez mi?!

" O kim biliyor musun sen?!! Senin bana aldığın ilk ve son hediye!!! Beraber büyüttüğümüz oğlumuz Defne!!!"

Durdum gözlerinin içine bakarak fısıldadım.

" O Müdür be kadın... " Sustum gözlerinin içi yaş pınarlarla dolmuştu." Müdür o...(!)"

Continue Reading

You'll Also Like

666K 14.7K 23
(berdel kitabıdır) " ben evlenmem o adamla amca yere batsın töreleri" dedim kendimden emin bi şekilde " Ne demek evlenmem bu olay bugün kapanacak duy...
13.8K 1.5K 36
İki yanı orman kaplı bir yola koydular beni, korkum onları vazgeçirmeye yetmedi. Yumruklarımı sıktım, zifiri karanlıkta benden uzaklaşan arabanın far...
betty By ︎ ︎

Fanfiction

2.4M 212K 33
Ama New York'a geldiğimden beri bir kokusu var. for vanilla baby
93.3K 3.4K 40
Kitapta geçen tüm kurgu bana aittir. Acemice yazılmış bir kitaptır. Düzenlenecektir. 053: Bir şey denemek ister misin? Sera: Ne gibi? 053: Hayatında...