Tesadüf Serisi 1: TESADÜFI SE...

By MissMelodie

239K 6.4K 169

Arya: Ölsem simdi. Tam su anda, hissedemem korkuyu. Cünkü hic tatmadim bütünlügü. Burada olmak gibi sicakligi... More

1. Bölüm: Istanbul'a Gidiyorum!
2. Bölüm: Benim adim
3. Bölüm: Istedigim sey
4. Bölüm: Sanirim bu senin!
5. Bölüm: Yeni evim
6. Bölüm: Tahmin et! Proje ortagim kim?
7. Bölüm: Kader'in oyunu
8. Bölüm: Meshur son sözler
9. Bölüm: Finali olmayan sarki
10. Bölüm: Uyuyan Ejderha
11. Bölüm: Felaket beni cagiriyor
12. Bölüm: Teklif
13. Bölüm: Korkak!?
14. Bölüm: Bardaki yabanci
15. Bölüm: Birak daginik kalsin
16. Bölüm: Kendini evindeymis gibi hisset!
17. Bölüm: Gurur ve Önyargi
18. Bölüm: Kötü söhret
19. Bölüm: Nicin onu aldin?
20. Bölüm: Hayaletler cildimizde kayniyor
21. Bölüm: Kötü tarafa gecmis kizlar
22. Bölüm: Mühürlü Kader
23. Bölüm: Beklenmeyen Konuklar
24. Bölüm: Beni korkutuyorsun
25. Bölüm: Banyomdaki Yabanci
26. Bölüm: Üc, iki, bir... Basla!
27. Bölüm: Sözler Bozulmak Icindir
28. Bölüm: Belaya Davet
29. Bölüm: Daha Atesli!
30. Bölüm: Sana Söyleneni Yapman Gerekirdi
31. Bölüm: Iki Kisinin Bildigi Sir Degildir.
32. Bölüm: Dudaklarinin Tadi Neye Benziyor?
33. Bölüm: Iyi Kizlar Bazen Kötü Seyler Yapar
34. Bölüm: Merak Etme, Seni Yemem!
35. Bölüm: Izle ve Gör
36. Bölüm: Sanirim Buna Daha Sonra Pisman Olabilirim.
37. Bölüm: Beni Kandirdin
38. Bölüm: Hasta Fantazisi
39. Bölüm: Kanarya ile Saka Kusu
40. Bölüm: Aptallar Hata Yapar
41. Bölüm: Hasarli Ruhlar
42. Bölüm: Su ve Ates
43. Bölüm: Bir Soydan Odadan Nasil Atilir?
44. Bölüm: Böylesi Daha Zevkli
45. Bölüm: Vahsi Kahvalti
47. Bölüm: Sana Güvenmek Istiyorum
48. Bölüm: Ask!
49. Bölüm: Seni Seven Senin Kurbanindir
50. Bölüm: En Cok Kötü Kizlar Eglenir
51. Bölüm: Harika Bir Yalan
52. Bölüm: Sakli Kalmis Arkadaslar
53. Bölüm: Hicbir Sey Eskisi Gibi Olmayacak
54. Bölüm: Beni Birakma
55. Bölüm: Günes Dogmadan Önce
56. Bölüm: Günes Yeniden Dogar
57. Bölüm: 19 Mum

46. Bölüm: Idrardan Karakter Analizi

4.3K 101 6
By MissMelodie

     Multimedyada yakisikli Tony var ;))

 

 

*

 

 

    Kaslarimi catarak, sinirle Bartu'ya baktim. “Yoksa baska adaylar da mi var?” derken Bartu'nun eli ayagina dolanmaya baslamisti bile.

    Bir kac saniye sonra Derin ile birbirimize göz kirpip ayni anda kahkahayi bastik.

    “Vay, vay, vay. Bu sabah herkesin nesesi fazlasiyla yerinde. Ne güzel.” derken masaya oturdu, Arya.

    “Bence cok erken konusuyorsun, Derincim.” dedi, Beren ve ona siritti. “Cünkü Maya asla yengen olamayacak!”

    Hepimizin ifadesi bir anda degisirken Beren'e bakiyorduk. Dudaklarim o harfini alirken bir yandan da kaslarim catilmisti. Ne demek istemisti, simdi?

    “Ne demek istiyorsun, Beren? Yani tamam su an yaptigimiz sey birbirimiz tanimak ve ortada bir iliski falan yok ama bu olamayacagi anlamina gelmiyor ki!” dedim, aciklama yapma ihtiyaci duyarak.

    Beren, boynunu geriye yatirarak saga sola oynatirken citlama sesi geldi. İste bu Beren'i cok iyi taniyordum. Gergin ve ciddi oldugunda hep bu hareketi yapardi. Hatta bu uyari niteliginde birseydi.

    “Tanisabilirsiniz canim, ona lafim yok. Sonucta ortak arkadaslariniz var ama sevgili olmak... cik cik cik iste orada dur bakalim.” dedi.

    “Yoksa senden izin mi almasi gerekiyor?” diye sordu, Bartu sertce.

    “Evet, izin almasi gerekiyor. Cünkü annesi ve babasi bu ikisini” parmagiyla beni ve Arya'yi gösteriyordu “bana emanet etti. Gözümü üzerlerinden ayirmamam gerekiyor. Ve benim gözüm üzerlerinde oldugu sürece aranizda hicbir yakinlik olusamaz. İstanbul'a döndükten sonra ne yaparsaniz yapin. Ama burada uslu duracaksiniz, anlasildi mi?” dedi, Beren tek kasini kaldirarak beni uyariyordu.

    “Sacmalik! Aramizda 18'ini doldurmayan kimse yok. Bu da demek oluyor ki herkes istedigini yapmakta özgürdür.” dedi, Derin.

    “Maya benim ne demek istedigimi anladi, bence daha fazla üzerine fikir yürütmeyelim.” dedi, Beren Derin'e dogru egilerek.

    “Bay ukala emrettiyse herkes uymak zorunda, öyle mi?” diyerek araya girdi Arya. Cünkü Derin öyle bir yaklasmisti ki Beren'e, agzindan hic hos seyler cikmayacak nitelikteydi.

    “Evet, canim ne yazik ki öyle.” dedi, Beren sandalyesinde geriye yaslanarak.

    “Arya, bence de uzatmayalim konuyu.” derken, Alp'in de Beren ile ayni fikirde oldugunu gördüm. Gözlerim, göz yaslariyla dolmaya baslamisti ama ben kendimi salmayacaktim ve güclü duracaktim.

    “Sen de mi, Alp. Gerci dün geceden sonra ne diye sasiriyorsam?” diye tisladi, Derin.

    “Bosverin kizlar, benim icin sorun degil. Ben aliskinim bu ikisine.” dedim.

    “Iyi ama barbarlik bu!” Derin, artik sesini yükseltmeye baslamisti.

    “Ikinize de hic yakistiramadim bu hareketleri.” dedi, Arya yüzünü burustururken.

    “Herkes senin kadar rahat olamiyor, Derincim.” derken irdeleyen bakisiyla bakiyordu, Alp.

    Derin'in dudaklari o seklini alirken kaslarini catti. “Ne demek istiyorsan, acik acik söyle, Alp.”

    “Yeterince acik konustugumu saniyordum, Derin.” dedi, Alp.

    Bir anda masa nasil da gerinmisti böyle. Herkes birbirine düsman gibi bakiyordu. Beren ile Alp birbirlerinden hic hoslanmazken ayni tarafa gecmisti. Derin, Arya ve Bartu diger tarafa, ben ise sadece iki grup arasinda kalmis, ürkek bakislarimla onlari takip ediyordum. Konu benim hakkimdaydi ve ben haric herkes fazlasiyla fikir yürütmüstü.

    Hizlica ayaga kalktim ve pecetemi Beren'in önüne firlattim. “Cok sagol, Beren. Daha baslamadan herseyi mahvettigin icin!” diye haykirdiktan sonra sandalyemi itip cikisa dogru yürümeye basladim.

    “Seninle sonra görüscez, Beren. Derdin neymis bir de erkek erkege konusalim, bakalim.” dedi, Bartu arkamdan Beren'e. Sonra da hizli adimlarla yanima gelip elimden tutarak hic konusmadan benimle yürümeye devam etti.

      ARYA ÖNAL

    “Bu sacmaliga daha fazla katlanamayacagim.” dedim ve yerimden kalktim. Derin'e bakip “Geliyor musun?” diye sordum.

    “Dur, güzelim. Daha kahvaltimizi yapmadik.” dedi, Beren kolumdan tutup.

    “Siz ikinize afiyet olsun.” dedim ve Beren'in kolunu itip Derin ile birlikte masadan ayrildim.

    Derin, inanamiyormus gibi basini cevirip tekrar ikisine bakti. Kaslarini catarak önüne döndü.

    “Bu iki ahmak ne yaptiklarini saniyorlar. Beren'i disaridan gören de normal birsey sanir. Kizim sana diyicegim su. Aklin varsa uzak dur bundan, adam tam psikopat. Bir de daha kahvaltimizi yapmadik diyor, pismis kelle gibi.” dedi, Derin.

    “Sunun adini anma bana, Derin. Su an cok sinirliyim.” dedim ve yerimde durup derin bir nefes alirken gözlerimi yumdum kisa bir süre icin. Sonra gözlerimi acip Derin'i kollarindan tuttum ve gözlerini benimle ayni hizaya getirip konumlandirdim.

    “Sen ne düsünüyorsun, bilmiyorum ama aslinda ben de Beren'le ayni fikirdeyim.” dedim yüzümü burusturarak.

    Derin, sesli bir nefes birakti ve “Ohh be! Bir an baska türlü düsündügünü sandim.” dedi ve sonra sucluluk duygusuyla yüzünü burusturdu. “Sence bu düsündügümüz sey yüzünden Bart ve Maya bize kizarlar mi?” dedi.

    “Bilmiyorum ama ben bu isin sadece bir anlik bir heves oluguna inaniyorum. Ve biliyorum sonunda Maya cok üzülecek. Sence buna en bastan engel olmali miyiz?” diye sordum.

    “Biliyorum durum senin icin daha karmasik. Sonucta biri kuzenin, digeri en yakin arkadasin. Arada kalmaktan korkuyorsun ama sonunda Maya üzülürse neden basta engel olmadim diyerek daha cok üzüleceksin. Ayrica Beren'in üslubu dogru olsaydi, belki su an daha mantikli oturup konusabilirdik. Bilmiyorum, Arya. Kardesime güvenmek istiyorum ama o bu zamana kadar hangi kizi yari yolda birakmadi? Gerci hicbiri Maya gibi degildi ama!” dedi.

    “Iste beni asil korkutan da bu! Bartu, Maya gibi bir kiza nasil yaklasilir bilmez ki. Onu nasil kirmadan sevebilecegini bilmez. Onu hirpalar, kirar ve sonunda hayata küstürür.” dedim.

    "Bak ne dicem! Bence su iki üc gün boyunca kendi hallerine birakalim. Zaten bu grubun icinde en fazla ne kadar yakinlasabilirler ki? Sonra Istanbul'a dönünce kollari sivariz.” dedi, Derin.

    “Aslinda mantikli bir fikir gibi geldi. Zaten Beren'le, Alp onlara dünyayi dar eder, bas basa bile kalamazlar.” dedim gülümseyerek.

    “Yalniz, biz de ne numaraciyiz hee, icerde demedigimizi birakmadik, simdi neredeyse ellerini öpücez.” dedi, Derin.

    “Ssst, sakin caktirma kimseye. Yoksa bir ömür bizle dalga gecerler.” dedim.

    “Merhaba, Arya! Ve güzel arkadasi, Derin.”

    Ikimizde arkamizdan bize seslenen erkek sesine döndük.

      BEREN SOYDAN

    Arya, cekip giderken arkasindan baktim bir süre, taa ki gözden kaybolana kadar. Sonra bakislarimi Alp'e cevirdim, o da bana bakiyordu.

    “Kaldik mi basbasa? Hem de arkadas olabilecegimizi düsündügüm ilk dakikadan. Ayrica arkamda durdugun icin sana tesekkür ederim.” dedim.

    “Tesekküre gerek yok. Sonucta Maya benim de arkadasim ve onun üzülmesin istemem. Ayrica Nihat abi ve Candan ablayi hayal kirikligina ugratmayi hic istemem. Ama senin bu arkadasin Bartu, nasil desem; aslinda iyi cocuk da sanki pek derin degil, biraz sig kalmis. Bu tipleri iyi bilirim. Paralariyla doyasiya eglenmeye bayilirlar. Kadinlar, icki, uyusturucu, son model bir hatta birkac araba, pahali giysiler ve dünyayi kendilerinin yarattigini düsünmelerine neden olan sisirilmis koca bir ego. Bana birini hatirlatti.” dedi, Alp bana bakarak.

    “Bak seninle arkadas olmaya calisiyorum hemen bana laf sokmaya calisma!” diye uyardim onu.

    Güldü. “Senin onun gibi olmadigini biliyorum. Tamam bunlarin hepsi var ama sende daha fazlasi da var. Sen bir kizin ayaklarini yerden kesebilirsin de onu yerin dibine sokabilirsin de ama nihayetinde adam gibi seversin!” dedi, Alp.

    Gururumu oksadi bu söyledikleri, tam agzimi acacaktim ki beni susturdu.

    “Ama gel gelelim bu arkadas, bana eski halimi hatirlatti. Bir zamanlar oldugum kisiyi. Simdi ki benin mimari da ayni Maya gibi bir kizdi. Beni adam etti ama ona yazik oldu.” dedi, Alp gözleri uzaklara dalarken.

    “Yazik oldu, derken?”

    “Uzun hikaye, belki baska zaman anlatirim. Bartu daha büyümemis ve oyuncaklariyla oynayan bir cocuk, onun büyümesine yardimci olacak kisi de Maya. Ancak eger bunu Maya yaparsa sonunda isler cok kötü olur. İkisi icin de... sonuc ayni olur. Fakat Bartu sonunda toparlanir ama Maya darma dagin olur. Bu yüzden seninle ayni fikirdeyim. Bu iliski asla olmamali.” dedi. Alp sesinin tonu git gide sertlesirken.

    Yüzümü Arya'nin biraktigi bos sandalyesine cevirdim. Benimle ayni fikirde oldugunu biliyordum, peki neden simdi bu söylediklerim yüzünden bu kadar tepki göstermisti? Sanki sürekli benimle terslesmesi gerekiyormus gibi; benimle ayni düsüncede bile olsa sirf benimle ayni düsünceyi paylasmamak icin kendi kararlarini degistirebilirdi.

    “Kartal, yuvasindan kalkiyor.” diyen, Alp'in sesiyle düsüncelerimden siyrildim ve basimi kaldirip ona baktim.

    “Efendim, anlamadim.”

    “Su herif diyorum, masadan kalkiyor.” dedi, Alp.

    Bakislarim otomatikman karsi masaya kaydi. Tony, yanindakilerine birseyler söyledikten sonra masadan kalkmis, cikisa dogru yürüyordu.

    “Siktir, Arya'nin pesine gidiyor.” dedim dislerimin arasindan.

    Ayaga kalkmak icin atak yaptigimda, Alp'in kolumu tutan eliyle yerimde sabitlendim.

    “Ssst, sakin ol. Öyle bisey oldugunu zannetmiyorum. Hem kizlar gideli 10 dakikadan fazla oldu, onlar coktan odalarina girmislerdir. Ayrica senin dedigin gibi bile olsa, o herif simdi Arya'larin yanindaysa ve sen oraya gidip ona terslenirsen; sonuc pek de senin icin ic acici sonuclanmaz. Cünkü Arya sana bu kadar sinirliyken, herife yanasabilir. Ki o kiz da böyle bir potansiyel var.” derken basini salladi.

    Evet, tabii kide vardi. O gece barda gözlerimin önünde yeni tanistigi Alp ile nasilda oynamisti, üstelik bardan onunla beraber ayrilmisti. Bu hatirladigim aniyla keyfim biraz daha kacmisti. “Evet, öyle bir huyu oldugu dogru.” dedim tislayarak.

      ARYA ÖNAL

    “Merhaba, Tony.” dedim.

    “Merhaba! Hersey yolunda mi? Masanizda biraz gerginlik var gibiydi.” dedi, tereddütle.

    “Biraz mi?” derken gülmeye basladi, Derin.

    Onu gözlerimi acarak uyardim. Tamam hayatimi kurtarmis olabilirdi. Hatta ona minnet borclu olabilirdim ama sonucta o bir yabanciydi, özel durumlarimizi bilmesine gerek yoktu.

    Derin, omuz silkerek gözlerini devirdi. Umursamazca bakislarini tekrar Tony'ye cevirdi ve bedenini ona yaklastirdi. “Yoksa bizi mi izliyordun?” diye sordu, bakislari tehlikeli ve tehdit eden bir tavira dönerek. Bu kiz kesinlikle dengesizdi. Bir saniye önce gülerek konustugu birine iki saniye sonra tehdit dolu bakislariyla yaklasabiliyordu.

    Tony, gözlerini kisti ve bakislarini Derin'in gözlerinde sabitledi ve birkac saniye kirpmadan baktiktan sonra konusmaya devam etti.

    “Fazlasiyla hareretli bir konusma yaptiginizi anlamak icin dilinizi bilmek gerekmiyordu. Ayrica sizi izlemedim. Fakat yükselen sesiniz kulaklarimizi taciz ediyordu.” dedi sert ifadesiyle.

    Bu genc adam istedigi zaman gereginden fazla sert gözükebiliyordu.

    Derin, süpheyle gözlerini kisti ve ona bir adim daha yaklasti. “Üzerimizde dolanan gözlerden hic haz etmem. Takip edilmekten ve izlenmekten nefret ederim. Bunun bana ya da cevremdeki sevdiklerimden birine yapilmis olmasi hic fark etmez.” dedi ve bir kac adim gerileyerek yanima geldi ve elini koluma koyarak gülümsedi. “Ama merak etme, senin icin bir sorun teskil etmeyecegim. Arkadasimin hayatini sana borcluyum. Su an icin korunakli bölgedesin.” derken bir kahkaha atti. Disaridan baktigin zaman bunun siradan bir kahkaha oldugunu düsünebilirdiniz ama eger onu benim kadar iyi taniyorsaniz bunun aslinda hic de dosthane bir kahkaha olmadigini anlardiniz. Derin, kesinlikle onda bir gariplik oldugunu düsünmeye baslamisti ve pencelerini her an cikarmaya hazirdi. Onun kedi gibi refleksleri vardi. Tehlikeli birseyler oldugunu hissettigi an böyle kafa karistirici tepkiler gösterirdi.

    Gülümsemeye calisarak Tony'ye baktim. “Arkadasim böyle oyunlardan cok hoslanir. Dediklerini ciddiye almamalisin.” dedim. Umarim gülümsemem dogal görünüyordur.

    “Ilginc bir arkadasin var. Ve sana karsi oldukca korumaci, bunu anlayabiliyorum; fakat beni bir tehlike olarak görmesi... cok ilginc.” derken dikkati benim üzerimde toplanmisti. “Oysa ben, sadece yardimci olmak istemistim.”

    “Bu bir aile meselesi, disaridan kimsenin yardim edemeyecegi bir konu.” dedim.

    Her ne kadar huysuz gibi görünmemeye calissam da, sesimin farkli oldugunu zannetmiyordum.

    “Aile meseleleri nasildir, bilirim. O zaman sana kolay gelsin. Ve ne zaman hayatini kurtarmam gerekirse; söylemen yeterli.” dedi ve göz kirpti.

    “Tesekkür ederim. Bir daha buna gerek olacagini sanmiyorum. Simdi izninle kuzenimin yanina gitmemiz gerek.” dedim.

    “Tabii, ben sizi daha fazla tutmayayim.” dedi ve sag elini yana dogru acarak gecmemize izin verdi. Basimi hafifce egerek önünden gecerken aklina gelen bir düsünceyle bizi durdurdu. “Bu arada, yarin partinin nerede olacagini söyledigini hatirlamiyorum.” dedi elini sacina götürerek.

    Yaptigi bu hareketle inanilmaz cekici görünüyordu ve bende dudagimi isirma istegi uyandirdi. Alt dudagimi dislerimin arasina aldigimda, onun gözlerinin dudaklarimda odaklandigini fark ettim. Dudaklarini büzdü ve seslice yutkundu. Cok yakininda oldugum icin yutkunma sesini duymustum.

    Kabul et, hosuna gitti.

    Kapa ceneni, ic sesim! Yine olur olmaz yerlerde devreye girmeye basladin.

    Ve sanirim bunu kabul edebilirdim. Bu kadar yakisikli ve hos birinin, plansizca yaptigim bir hareket karsisinda zor duruma düsmesi gururumu oksamisti.

    Normalde asla böyle seyler dikkatimi cekmezdi. Fakat Beren'le aramda olusan bu garip durumlardan sonra kendimin ve etrafimdaki seylerin farkina varmaya baslamistim. Bir nevi gözümün önündeki kalin perde kalkmisti. Ve simdi hersey bana zevk vermeye baslamisti. Hatta kücük oyunlar eglenmemi sagliyordu.

    “Ben de bilmiyorum ki.” dedim sinsice gülümseyerek gözlerinin icine bakarken.

    Bakislari dudaklarimdan gözlerime kaydi ve muhtesem mavilikteki gözleriyle bulustum. Eglendigimin farkina vardigi anda kendini toparladi ve omuzlarini diklestirdi.

    “Nasil, bilmiyorsun?” diye sordu.

    “Cünkü ona da sürpriz olacak. Bu tatille ilgili hic birseyden haberi yoktu.” diyerek benim yerime cevaplamis oldu, Derin.

    “Yani hersey benim disimda gelisiyor ve benim de son anda haberim oluyor.” dedim.

    “Sürprizlerden hic hoslanmam. Bilmedigim ve hazirliksiz yakalanacagim seyler bana göre degil. Bana daha sonra ne planladiginizi anlatabilirsin. Emin ol, Arya dudaklarimdan hic birsey alamaz.” dedi. Sanki aslinda baska birseyden konusuyormusuz gibi hissetmeme neden oldu.

    Derin ile göz göze geldik ve onun sirittigina emindim.

    “Ama sen o kadar emin olma! O ne isterse alir, karsisindakinin kim oldugunun bir önemi yoktur.” derken Derin'in fazlasiyla eglendigini fark ettim.

    Evet, kesinlikle konu baska yöne dogru gitmeye baslamisti.

    “Merak etmeyin, kendimi anin akisina biraktim. Ne olacaksa olsun, o kadar da merak etmiyorum.” dedim omuzlarimi silkerek.

    “Kizim sen saf misin? Yok, yok gercekten safsin. Adam mecazi anlamda konusuyor sen hala ayni konuda kaldigimizi saniyorsun. Ne oldu sana birkac ayda? Bu Istanbul sana hic yaramamis, orasi belli. Cocuk seninle flört ediyor iste anlamiyor musun? Dudak falan derken, anla iste.” diye türkce konustu, Derin.

    Ona kaslarimi catarak baktim. “Kapa ceneni, Derin!” diye sertce cikistim.

    “Hey, siz kizlar ne konusuyorsunuz bakalim?” diye sordu merakla, Tony. Gözleri parliyordu adeta. Bir an bizi anladigini düsünerek korkuya kapildim.

    Sacmalama, Arya. Tabiiki de türkce bilmiyor.

    Umarim!

    “Bugün ne yapsak diye düsünüyorduk. Aslinda bizimkiler plan yapmisti ama onlara katilmaya niyetimiz yok.” dedi, Derin.

    Yine ne ceviriyordu simdi?

    “Benim tek bir planim var. O da stressiz bir gün gecirmek. Onun da burada pek mümkün olacagini sanmiyorum.” dedim.

    “O zaman benimle gelin.” dedi, Tony.

    “Nereye?” diye sordu, Derin. İlgisini cekmisti.

    “Biraz ileride bir sahil evim var.”

    “Madem evin var, neden otelde kaliyorsun?” diye sordum.

    “Cünkü buraya tek basima geldigim zamanlar orada kaliyorum. Bu sefer grubum fazla kalabalik ve oraya sigmamizda imkansizdi. Bugünü orada gecirmeyi planliyordum. Bana katilmak ister misiniz?” diye sordu.

    “Her ne kadar bu teklifin cok cazip gözüksede, arkadaslarimizi burada birakip seninle gelemeyiz.” dedim.

    “O zaman onlarda gelsinler, eger isterseniz. Ev kücük olabilir ama önünde kocaman bir plaj var ve bütün günü orada rahatca gecirebiliriz.” dedi.

    Anlasilan, bizi pesine takmaya kararliydi. Kaslarini yukari kaldirarak basini salladi.

    “Bilemiyorum. Önce onlara da sormam lazim.” dedim.

    “Merak etme, biz gidecegimizi söyledigimiz an kuyruk gibi pesimize takilacaklardir.” dedi, Derin.

    Derin'i, ciddi olup olmadigini anlamak icin süzdüm ve sonunda pes ederek “Peki, kabul.” dedim.

    “Harika, o zaman yarim saat icinde lobide bulusuruz. Anlastik mi?” diye sordu, Tony. Ellerini saklatmisti ve fazlasiyla enerjik görünüyordu.

    “Önce Maya'nin yanina gitmemiz lazim. Sonra da hizlica hazirlaniriz.” dedim.

    “Tamam. Sonra görüsürüz o zaman bayanlar.” dedi ve önümüzden gecip gitti.

    "Bu biraz tuhafti. Yani, bu kadar israrci olmasi.” dedim kaslarimi catarak asansörlere dogru yürürken.

    “Gözlerini üzerinden alamiyordu, seninle yakinlasmaya calisacak haberin olsun.”

    “Hic sanmiyorum. Ben öyle birsey fark etmedim.” dedim.

    Derin 'Hadi ama' der gibi gözlerime bakti. “Bal gibi de fark ettin, seni kücük sürtük. Cocugu cezbetmek icin elinden geleni yaptin. Sen dudaklarini dislerken, o gözlerini dudaklarindan ayiramiyordu.”

    “Bir seyi de görme! Bilincsizce yaptigim birseydi. Evet, kabul fark ettim. Tamam mi, rahatladin mi simdi?”

    Kahkahasi hava da cinlanirken pesinden acilan asansör kapisindan girdim.

    “Seni eglendirebildiysem ne mutlu bana.” kollarimi birbirine bagladim ve sinirle ayagimi yere vurmaya basladim.

    “Oyy, kizarinca ne de tatli olurmus.” cocuk gibi konusarak yanaklarimi sikmaya basladi.

    Kendimi geriye cekmeye calistim. “Kes sunu! Sana diyorum, bana cocukmusum gibi davranma.”

    “Ama öylesin ve de cok tatlisin.” yanagimdan öptü ve geri cekildi. Yüzü ciddi bir hal almaya basladiginda yine agir bombalari gönderecegini anlamistim.

    “Bu cocugun gizledigi birseyler var. seni izliyor. Hatta resmen dikizliyor. Yaninda erkeklerin olmasi umurunda bile degil, üstelik disaridan bakinca Beren'le sevgili gibi görünmenize ragmen. Seninle ilgili düsünceleri olduguna eminim. Normalde senden hoslandigi icin pesinde dolandigini düsünürdüm ama bu sefer farkli seyler seziyorum. Sanki aslinda senin kim oldugunu biliyormus gibi. Sende öyle hissetmedin mi?”

    “Yine basladin idrardan karakter analizi yapmaya.” dedim basimi saga sola sallarken.

    Asansör kapisi acildi ve koridora adim attik. Dogruca Maya'nin odasina ilerledik ve kapisinin önünde durunca kapiyi tiklattim.

    Bir kac saniye sonra Bartu kapiyi acti.

    “Hayirdir, senin burda ne isin var?” diye sordum odaya girerken.

    “Ben bunda bir tuhaflik görmüyorum.” dedi, Bartu. “Yoksa sen de mi, Arya?”

    “Ben fikrimi basta söylemistim ancak Beren'in uslubunu hic takdir etmedigimi bilmelisin. Zaten sizden sonra bizde masadan kalktik.” dedim ve bakislarimi odada dolastirdim. “Maya, nerede?”

    “Banyoda.” ded, Bartu.

    "Hmm, ben bi ona bakayim.” dedim ve banyoya gittim.

    “Maya!” kapiyi tiklattim ve iceriden onun sesinin gelmesini bekledim.

    "Iceri gel, canim.” dedi.

    “Ben de geleyim mi?” diye sordu, arkamdan Derin.

    “Yok canim, sen iceri gec. Biz biraz bas basa konusalim.”

    “O zaman ben Bart'i alip cikiyim. Yarim saat sonra görüsürüz tatlim.” dedi.

    “Tamam, bebegim.” dedim ve banyoya girip kapiyi arkamdan kapattim.

    İceri girdigimde Maya, dislerini fircaliyordu.

    “Nasilsin?” diye sordum.

    “Sence?” soruma soruyla cevap vermisti.

    “Biz cikiyoruz, sonra görüsürüz kizlar.” dedi, Bartu.

    "Tamam, görüsürüz.” dedi, Maya. Cok keyifsiz görünüyordu.

    Dislerini yavasca fircalarken anyada kendin izliyordu. Muslugu acti ve agzina su doldurup calkaladi, havluyla agzinin etrafini kuruladiktan sonra bana döndü ve ellerini arkasindan lavabonun etrafina dayadi.

    “Biraz mutluluk benim de hakkim, degil mi?” diye sorarken gözleri dolmaya baslamisti.

    Yerimden hizlica kalkip yanina gittim ve yüzünü ellerimin arasina aldim. “Ssst, tabii kide mutluluk senin hakkin.”

    “O zaman neden böyle davraniyorlar. Hatta sen ve Derin bile. Neden herkes bize karsi?” dedi.

    “Sadece senin üzülmeni istemiyoruz. Cünkü seni cok seviyoruz.”

    “O zaman mutlu olmam icin karsima cikan bu firsata engel olmayin. Karsimizda degil, yanimizda olun. Hersey cok ani gelisti ama ondan gercekten hoslanmaya basladim. Onunda samimi oldugunu düsünüyorum. Yoksa onun numara yaptigini düsündügünüz icin mi, böyle karsi cikiyorsunuz? Eger öyleyse bana söylemelisin.” dedi.

    “Yok, hayir. Numara yaptigini düsünmüyorum, sadece bunun fazla uzun sürmeyecegini düsündügüm icin seni korumaya calisiyorum ama sen kocaman bir kizsin ve hayatina kimi alip almayacaginin kararini kendin vermelisin. Sen mutlu olursan, ben de mutlu olurum. Ama mutsuz olursan, ki bu birazda benim yüzümden olursa o zaman ben daha cok mutsuz olurum.” durdum ve kollarimi bagdastirdim ve derin bir nefes alip devam ettim. “Bak, Bartu ve ben bebeklikten beri arkadasiz ve onu cok iyi taniyorum. Gercekten iyi biridir ama konu kadinlar oldugunda, bak burada dikkatini cekmek zorundayim; Bartu sadece kadinlarla beraber olur. O, nasil bir iliski yasanir bilmez. Cünkü daha önce gercek bir iliski yasamadi. Onunkiler sadece yatakla sinirliydi her zaman. Birine baglanmak nedir, bilemez. Simdi 3 hafta yan yana olacaksiniz. Burada bir sorun yok. Sonra o New York'a geri dönünce ne olacak. Eski hayatina devam edecek ve sen arkasindan özlemle kalacaksin. O tek kisiye bagli yasayamaz. Sen baska kadinlarin hayatinizda olmasini kabullenebilecek misin, peki?”

    “Nasil yani? Benimle beraber olurken baska kadinlarla yatmaya devam mi edecek?” diye sordu, Maya. Sesi isyan eder gibiydi.

    “Buna kalibimi basabilirim. O tek gecelerin adami.”

    “Ahh, tanrim. Ne yapacagim ben?” dedi ve elleriyle yüzünü kapatti.

    “Onunla konus. Ne istedigini ögren. Seninle sadece vakit mi gecirmek istiyor, yoksa bir iliski mi? Ve ona, Amerika'ya döndükten sonra ne olacagini sor.”

    “Tamam, onunla konusacagim.”

    “Ve morelini bozma. Herseyin yoluna girecektir.”

    Yanima yaklasip boynuma sarildi. “Sen cok iyi bir kuzensin.”

    “Mutlu olman icin elimden geleni yapacagim.”

    Yapacagin seyler gercekten onu mutlu edecek mi dersin? Ya onu daha cok üzersen.

    Ben onlara engel olmayacagim, sadece bazi seyleri hizlandiracagim.

    "Hadi simdi hazirlanmamiz lazim.” derken kollarimi Maya'nin belinden cektim.

    “Neden? Nereye gidiyoruz?” diye sordu.

    “Sen Tony ile tanismamistin, degil mi?”

    “Su seni dün gece kurtaran genc mi? Hayir, tanismadim.”

    “Evet, o. O zaman birazdan tanisacaksiniz.” dedim gülümseyerek.

      KUTAY HANZADE

    “Hadi kalk!” dedim yatagimdaki kizi dürterek.

    “Günaydin, yakisikli. Kahvaltiya gidelim mi?” dedi elini gögsümün üzerinde dolastirmaya baslarken.

    Elini ittim ve bacaklarimi yataktan sarkitarak oturdum. Saclarimi geriye dogru attiktan sonra yataktan kalktim. “Sabah sabah seninle evcilik oynayamayacagim.” dedim. Bir an önce def olup gitmesini istiyordum. Dün gece barda yanima gelmisti ve bir ickiden sonra odama cikmayi teklif etmisti.

    Yatakta dogruldu ve ayaga kalkip, yanima geldi. Ciril ciplak vücuduyla önümde durdu ve dudagi yukari dogru kivrilirken ellerini gögüs kaslarimin üzerine koydu. Asagi dogru kaydirmaya basladiginda vücudunu da ayni hizada asagi kaydirdi. Boxerimin icindeki erkekligimi avucladi ve oksamaya basladi. Anlasilan dün gece ona yetmemisti. Tam bir sürtük edasiyla boxerimi kaydirdi ve dilini aletimin üzerine sürtmeye basladi. Dudaklarimdan ufak bir inilti yükselirken gözlerimi kapatarak basimi arkaya dogru yatirdim. Kim bilir kac erkege yapmisti bu zamana kadar ve artik bu konuda profesyonel olmustu.

    Sertlesen erkekligimin ucunu dudaklarinin arasina aldi ve tek hamlede hepsini agzinin icine kaydirdi. Bogazina kadar icindeydim ve bu inanilmaz zevk veriyordu. Sag elimle saclarindan tuttum ve basini ileri geri oynatirken bana itahat etti. Bir kac dakika buna devam ettikten sonra aletimi agzindan cikardim ve onu yerden kaldirip sertce yataga attim. Yüz üstü döndürdükten sonra belini yukari kaldirdim. Parmagimi vajinasinin üzerinde dolastirdigimda coktan islandigini fark ettim.

    “Icime gir. Ahh, erkekligini icimde hissetmek istiyorum.” dedi inleyerek.

    Parmagimi vajinasinin icine ittirdim ve ileri geri oynattim. Parmagimi geri cektigimde elime bulasan zevk sivisina baktim. Diger elimi kizin saclarina uzattim ve sertce basini geriye cektim.

    “Agzini ac!” diye emrettim. Dedigimi hemen yaptiginda parmagimi agzinin icine soktum. “Hepsini em!” diye emrettim bu sefer. Parmagimin üzerindeki siviyi icine cekerken gözlerini gözlerimi dikmisti. Parmagimi dudaklarindan geri cektim.

    Basini tekrar önüne egdi ve yalvardi “Lütfen, durma. Hic durmadan seni icimde istiyorum.” dedi.

    Sirittim. “Sen istedin.” dedim ve sertce arkasindan icine girdim. Vücudu yay seklinde gerindi ve agzindan aci dolu bir ciglik koptu.

    Normalde aci duymamasi icin onu hazirlamam gerekirdi ama bu orospu icin degmezdi. Belinin iki yanindaki ellerimle tutusumu sertlestirdim ve icinde gidip gelmeye basladim. Hareketlerim naziklikten cok uzakti.

    Kizin dudaklarindan cikan inlemelere bakilirsa fazlasiyla zevk aliyordu. Demek ki aci gecmisti. İcinde daha sert hareket etmeye devam ettim. Öne dogru egildim ve bir ileri bir geri sallanan gögüslerini avucladigim gibi sikmaya basladim. Kiz artik kendinden gecmeye baslamisti. Bir elimdeki gögsünü biraktim ve saclarini avucuma doladim. Basini geriye dogru cekince tekrar aci dolu bir inleme cikti agzindan.

    “Biraz nazik olur musun? Bütün gece canimi cikardin zaten.” diye yalvardi.

    “Ama bunu sen istedin. Ve ben aciyi yeterince hissetmedigini düsünüyorum.” dedigimde kizin gözleri korkuyla acildi.

    Kahkaha attim. “Korkma! Saka yaptim.” dedim.

    Kiz rahatlayinca siritti. Elimden kurtuldu ve aletimi disari cikardi. Ne yapacagini merak ederek onu izliyordum. Yataktan kalkti ve beni yataga iterek sirt üstü yatmami sagladi. Eline aldigi prezervatifin kabini disleriyle yirtti ve erkekligime gecirdi. Üzerime cikti ve aletimi elini aldi. Sonra ayirdigi bacaklarinin arasinda vajina sürttü ve üzerine oturdu. Önce yavas hareketlerle yukari kalkip indi ve bir kac saniye sonra hareketleri hizlandi. Her seferinde aletimin tamamini icine aliyordu. Gözlerimi yumdum ve kendimi onun ellerine biraktim. Zevk kendini göstermeye baslamisti. Yumdugum gözlerimi actigimda onunda ayni halde oldugunu gördüm. Basini yukari kaldirmis, gözlerini yummus ve acik olan dudaklarinin arasinda zevkle iniltiler cikiyordu. Ellerimi belinin iki yanina koydum ve onu daha sert oturtup kaldirmaya devam ettim. Ve bu ise yaramisti. Belimi biraz yukari ittim ve sertce bosaldim. Ayni anda onunda agzindan büyük bir inilti koptu. Ellerimi belinden cekip kendimi tamamen yataga biraktigimda o da orgazm olmus bedenini üzerime birakti. İkimizde ter icinde kalmistik. Aletimi icinden cikardim ve onu üzerimden ittim. Yorgunlukla vücudunu yorgana sardi ve gözlerini yumarken konusmaya basladi.

    "Ahh, bu cok iyiydi. Tipki bütün gece gibi.” dedi.

    Yataktan kalkarken ona bakmadan banyoya dogru yürümeye basladim. “Ben dustan cikmadan kaybol.” dedim sertce.

    “Neden bu kadar sertsin? Hem seksde hem de normalde.” diye sordu.

    "Bu sadece senin gibi degersiz seylere özel bir durum.” derken dudaklarim yukari dogru kivrildi.

    “Pislik!” dedi ve yataktan kalkti. Üzerine mini elbisesini gecirirken duvara yaslanip kollarimi bagdastirdim. Ayakkabilarini giyerken hala ona bakiyordum. Cantasini da eline aldiktan sonra üzerime dogru yürümeye basladi. “Tam bir hayvansin.” dedi ve sonra dudaklari yukari kivrildi. “Yine de bütün gece yasattigin zevk icin tesekkürler. Yasadigim en iyi seksler listesine girdin.” dedi ve eliyle saclarini geriye savurarak yanimdan gecip kapiya dogru gitti.

    Arkasindan siritarak baktim. “Suna dünyani salladim desene. Daha önce bundan daha iyi bir seks yasadigina ihtimal bile vermiyorum.” dedim.

    Kapiyi actiktan sonra bana göz kirpip odadan cikti ve kapiyi arkasindan kapatti.

    “Sürtük!” dedim ve dus almak icin banyoya girdim.

    Kisa bir dustan sonra kahvaltiya inmek icin giyinirken kapim tiklatildi. Actigimda karsimda Arya'yi gördüm. Yine her zamanki gibi harika görünüyordu.

    Bana gülümsedi ve “Iceri almayacak misin?” diye sordu.

    “Gecsene.” dedim ve iceri girmesi icin kenara cekildim.

    Önümden gecerek odaya girdi ve yatagin önüne geldiginde basini cevirip bir kac saniye inceledi. Sonra kaslarini yukari kaldirarak bana döndü. “Ohh, burada kac kisi vardi? Su bos prezervatip kaplarina bak!” dedi ve karsidaki koltuklardan birine gecip oturdu.

    “Sey, ben...” elimi saclarima götürdüm ve kasidim. Cünkü bir aciklama yapamiyordum.

    “Aciklama yapmani beklemiyorum, Kutay. biz artik sevgili degiliz. İstedigin kizla ya da kizlarla yatabilirsin. Sonucta biz arkadasiz, böyle seyleri birbirimizden saklamak zorunda degiliz.” dedi ve bacak bacak üstüne atip, yanina oturmam icin eliyle yanindaki bosluga vurdu. “Gelsene.”

    Hicbir sey demeden gidip yanina oturdum. “Sey, aslinda...”

    Beni susturdu. “Bak, Kutay biz artik sadece arkadas olabiliriz. Bunu sende kabullenmelisin.” dedi.

    “Ama ben tekrar beraber olmamizi istiyorum.” dedim gözlerinin icine bakarak.

    Gülümsedi. “Bu artik mümkün degil. Bu yeni yasamin daha eglenceli degil mi? Benimle sürekli kisitli yasamak zorundaydin.” dedi.

    “Arya, ben tam bir aptalim. Bir hata yaptim ve bunu yaparken ne düsünüyordum; inan bilmiyorum. Tek bildigim sonrasinda cok pisman oldugum. Gencim ve bazi ihtiyaclarim var. Sen bunu yasamayi hep reddettin. Yillarca senin icin fedakarlik yaptim ve kimseyle birlikte olmadim.”

    “Biliyorum bunu, Kutay. Ama sunu anlamalisin, iliskimizin bitmesindeki tek sebep b degildi. Artik aramizdaki sey sadece bir aliskanliga dönüsmüstü. Sevgi de, tutku da bitmisti. Senden ayrilmiyordum cünkü arkadasligini kaybetmek istemiyordum. Sen benim icin cok degerlisin.” dedi. Elini elimin üstüne koydu biraz daha yaklasti.

    "Sen benim icin bu dünyada ki en degerli seysin.” dedim. Gözlerinin icine bakmaya devam ettim. Artik bunu kabul etmeliydim. Onu cok sevdim, her zaman da sevecegim ama artik bu sevginin degismeye basladiginin bende farkindayim. “Seni kaybetmek istemiyorum. Hayatim boyunca arkadas kalacagimiza söz veriyorum. Her zaman yaninda olacagim. Sen istedigin sürece.”

    “O zaman bu sonsuza kadar olacak. Cünkü bundan hic vaz gecmeyecegim.” dedi gülümseyerek. Elimi belinin etrafina sardim ve onu kendime cektim. Basimi boyun girintisine koyup kokusunu icime cektim. “Seni hep sevecegim.”

    “Sikiysa sevme.” dedi ve sesli güldü.

    “Seni bencil cadi, herkes seni sevsin istiyorsun.” dedim alayla.

    “Napiyim bu da benim zayif noktam.” dedi.

    “Yeniden iyi oldugumuza cok memnun oldum.”

    “Bende. Hadi kalk.” dedi.

    "Nereye?”

    “Hayatimi kurtaran kisiyle tanismaya.”

Continue Reading

You'll Also Like

1.5M 41.8K 58
•Mafyanın zoraki aşkı "Beni asla sevmeyeceksin, dokunmaycaksın değil mi, Arya?" dediğinde başını 'hayır' anlamında salladı. Hayatını mahveden adamı n...
6.2M 331K 57
Ben Zümra Akça... Bu dünyadaki bütün acıları tadan, ufacık kalbinde sarılacak bir yara bırakmayan kadınım. Bu dünyadaki en hissiz olduğum kadar en h...
9.5M 266K 58
O sırtımı dayadığım bir ağaç değildi sadece. Güven veren bakışları benim yarınlarımdı. Sıcacık eli hayatımdaki en güzel şeydi. Ve varlığı...ruhuma gü...
15.8M 645K 55
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu...