19: ona karşı hislerin mi var

3.6K 337 192
                                    

Son zamanlarda, birçok kez düşünmeden hareket etmiştim.

Düşünmeden yaptığım eylemler o kadar fazlaydı ki ve bunu yapmaya o kadar çok alışmıştım ki, bunu kontrol edemez olmuştum.

San'a dans partnerim olmasını teklif etmem de tamamen anlık gelişen bir şeydi. Yoongi'yi başkasıyla yakın gördüğümde bir anlığına gözüm dönmüştü ve ben de düşünmemiştim işte. San da bu teklifime şaşırsa da kabul etmişti. Onunla nasıl bir takım olurduk, birbirimizi yakalayabilir miydik, bu konuda hiçbir fikrim yoktu. Bu öğlenden sonra Bayan Kang'e isim yazdırmaya gidecek daha sonra da çalışmaya başlayacaktık. Ama ondan önce benim birine yapmam gereken bir açıklama vardı.

Dün geceki eğlenceye kadar aklımda Kihyun ile takım olmak vardı. Yine düşüncesiz hareket ettiğim için San'a teklif ederken Kihyun'u unutmuştum ve bu yüzünden biraz suçlu hissediyordum. Birkaç gündür onu oyalıyor gibiydim ve ona da haksızlık ettiğimin farkındaydım. Kihyun ile yüz yüze konuşmam, samimi bir özür dilemem gerekiyordu fakat o kadar suçlu hissediyordum ki yüz yüze geldiğimde büyük ihtimalle saçmalayacaktım ve asla söylemek istediğim şeyleri söyleyemeyecektim.

Ona mesaj atsam çok mu kabaca olurdu?

"Jimin, öğleden sonra işin yok değil mi?" Gözümün önünde sallanan el ve sorulan soru ile birlikte irkildim. Kafeteryanın köşesine sinmiş kara kara yapacağım şeyleri düşünürken San'ın geldiğini fark etmemiştim bile.

"Hayır işim yok, boşum." oturduğum sandalyede dikleşerek masanın üzerine serdiğim defter ve kalemleri toplamaya ve bir yandan da San'ı dinlemeye başladım. "Bayan Kang'in bu son dersiymiş o yüzden az önce isim yazdırdım ben. Öğleden sonra da istersen yurtta ya da fakültedeki stüdyoda koreografi çalışırız, olur mu?"

"Yurtta çalışalım bence ilk. Zaten şu an elimizde bir şey yok. Nasıl bir şey yapacağımıza karar veririz, uygun bir fon müziği buluruz. Adımlar ve figürler belli olduğunda stüdyoda çalışmaya başlarız." dememle San'ın dudaklarının arasından beni onaylayan mırıltılar döküldü.

Birbirimize uyum sağlayıp sağlayamayacağımıza dair hiçbir fikrim yoktu ve bu da beni geriyordu. Ödevlerden ya da uygulama sınavlarından şimdiye kadar iyi not almış olsam da projeler her zaman beni korkuturdu ve şimdi de öyle olmuştu. Genelde umursamaz bir insan olsam da konu dans olduğunda her şeyi ince ince düşünüyordum. Hoş, dans partneri seçiminde bir saniye bile düşünmemiştim ama yine de kötü bir seçim yapmamıştım.

"Jimin," San'ın ismimi seslenmesiyle birlikte düşüncelerimden sıyrılıp ona baktım. "Köşedeki çocuk sürekli sana bakıyor, bizim sınıftan değil mi o?" Gözlerimi bahsettiği tarafa çevirdiğimde beklediğim şey kesinlikle Kihyun ile karşılaşmak değildi. Göz göze gelmemizi umursamadan yüzüne sıcak bir gülümseme yerleştirerek bana bakmaya devam ederken oldukça mahcup hissetmeye başlamıştım.

"Bizim sınıftan evet, Kihyun." Birkaç saniye sonra Kihyun'un ayaklanıp oturduğumuz masaya doğru adımlamasıyla San oturduğu yerden kalktı ve "Son dersten sonra bir şeyler yeriz, sonra da yurda gideriz. Görüşürüz Jimin-ah!" diyerek kafeteryanın çıkışına doğru gitmeye başladı. Ben onun arkasından bakarken Kihyun çoktan yanıma gelmişti bile.

"Merhaba Jimin." Güler yüzle bana selam verdiğinde gerginlikten dolayı bir an ne diyeceğimi bilememiştim. Zoraki bir gülümsemeyle birlikte "Merhaba." dediğimde sesim oldukça kısık çıkmıştı. Yalnızca selam vermiş olmasına rağmen panik yapmıştım ve içimden ondan nasıl özür dileyeceğime karar vermeye çalışıyordum.

"Şu sıralar çok konuşamıyoruz ve seni merak ettim. Nasılsın?"

"İyiyim, sen nasılsın? Hem ayakta kaldın, otursana." dediğimde az önce San'ın oturduğu sandalyeye yerleşmişti. "Ben de iyiyim, teşekkür ederim. Aslına bakarsan seninle konuşmak istediğim bir şey vardı." demesiyle yutkundum. Onunla konuşmaktan her ne kadar kaçınmaya çalışsam da elbette konuşmam gerektiğinin farkındaydım. Ama bunun benim planladığım bir anda olmasını istiyordum. Kihyun birden yanıma gelip benimle konuşmak istediğini söylediğinde hazırlıksız olduğum için elim ayağıma dolaşmıştı ve aklımda dolaşan binbir cümle vardı.

sweet chaos, yoonmin✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin