7: onu öptüm

4.8K 457 198
                                    

5sos - wildflower

-

Sabah yataktan düşme tehlikesi ile uyandığımda yaşadığım trajikomik olayın etkisinden çıkmam zaman almıştı. Gözlerimi açtığımda Jungkook'u ve Yoongi'yi görmem beni daha da korkutmuştu üstelik. O kadar çok yüksek ses vardı ki, onların sesi yüzünden uyanmıştım ve henüz kendime gelememişken Jungkook'un verdiği ani tepki yüzünden düşme teklikesi atlatmıştım. Belki ranzanın üst katından düşsem bir şey olmayabilirdi fakat yine de henüz kendimde değilken böyle bir şey yaşamak beni korkutmuştu.

Aradan birkaç saat geçmişti fakat ben hâlâ Jungkook'un neden orada olduğunu veya neden Yoongi ile tartıştığını bilmiyordum. Jungkook odada kalıp bir süre benimle ilgilenmiş ve ben bu sürede kendime geldiğimde ona neden odamızda olduğunu ve neden kavga ettiklerini sorduğumda konuyu geçiştirmişti. Benden bir şey saklıyor olma ihtimalleri çok yüksekti fakat sakladıkları şeye dair hiçbir fikrim yoktu.

Şimdi ise odamda Taehyung ve Seokjin ile birlikte oturuyorduk. Yoongi, ben uyandığımda yaklaşık beş dakika benim yanımda kaldıktan sonra yanımdan ayrılmıştı ve nereye gittiğini de söylememişti. Jungkook gittikten sonra da Taehyung ve Seokjin yanıma gelmişti. Genelde yurtta beraber takılmazdık, bunun nedenini hiçbirimiz bilmiyordu ve doğrusu bir neden de aramıyorduk. Birbirimiz hariç başka arkadaşlarımız da vardı ve onlar genelde kendi bölümlerinden olan arkadaşları ile birliktelerdi. Buna rağmen yedimizin arkadaştan öte bir bağımız vardı.

"Jimin iyi olduğuna emin misin? Yüzün solgun gözüküyor ve çok baygın bakıyorsun. İstersen revire gidelim." Seokjin yüzümü ellerinin arasına alarak bir sağa bir sola çevirerek yüzüme bakarken geriye çekildim.

"Beni düşündüğünüz için teşekkür ederim ama gerçekten iyiyim. Bir şeyim yok hyung, artık şu odadan çıkabilir miyiz? Hem acıktım hem de sabahtan beri burada durmak beni sıktı." dediğimde onlar da acıktıklarını söylemişler ve benim hazırlanmamdan sonra boş vakitlerimizde gittiğimiz tavukçuya gitmeye karar vermiştik.

Yolda ara sıra ikisinin konuşmasına katılmıştım. Aklım Jungkook ve Yoongi'deydi. Hâlâ aralarında ne olduğunu ve Jungkook'un neden benden sakladığını merak ediyordum. Neler olduğunu öğrenmek istiyordum. Bir yanım Jungkook'a anlatması için ısrar etmemi söylüyordu, bir yanımsa anlatmadıysa üstelememin bir anlamı olmadığını, boşuna ısrar etmemem gerektiğini söylüyordu. Kararsız kalmıştım ve bu sinir bozucuydu.

Tavukçuya geldiğimizde siparişleri vermemizin ardından Taehyung birden bana seslendiğinde konuştukları konuyu bilmediğimden bir süre ne diyeceğimi bilememiş ve bu yüzden de sessizce onlara bakmıştım.

"Jimin, artık ne olduğunu anlat." Ofladım ve oturduğum yerde doğruldum. Onlara olanları anlatsam bana yardım etme ihtimalleri vardı. Hem kim bilir, belki de onlar Jungkook ve Yoongi'nin arasındaki şeyi biliyorlardı ve böylece de ben olanları onlardan öğrenebilirdim.

"Sabah Jungkook ve Yoongi yüzünden düşüyordum. Tartışıyorlardı ve neden tartıştıklarını Jungkook'a sordum ama bana söylemedi. Hatta sorumu yok saydı." dediğimde ikisi de tip tip bana bakıyordu.

"Niye öyle bakıyorsunuz? Söyle dediniz, söyledim. Neden tartıştıklarını biliyor musunuz? Yoongi dedi mi bir şey?"

"Hayır söylemedi. Biz de merak ettik ama işi olduğunu ve daha sonra söyleyeceğini söyledi. Zaten telefondan konuşuyorduk. Sana bir şey olmuş, yanında durmam için aradı, Seokjin hyung ile birlikteydim ben de, o yüzden beraber geldik." Taehyung'un söyledikleri ile gözlerim kocaman açıldı. Yoongi'nin bana bakmaları için onu araması hem beni mutlu etmiş hem de garip hissettirmişti. Aynı zamanda benim yanımdan gidecek kadar önemli olan işini de merak etmiştim.

sweet chaos, yoonmin✔Where stories live. Discover now