Mafyanın Bakıcısı-22

Start from the beginning
                                    

" Ömer ile evlenmek anlatılmaz yaşanır diyorum ve konuyu kapatıyorum arkadaşlar." Dedi içten olmayan bir gülümseme ile.

Bir başka muhabir mikrofonu ağızına götürüp ardından ona uzattı ve sorusunu sordu." Peki Ömer Bey gibi gözde bekar gecelerin boy friend adamı nasıl evlenmeye ikna ettiniz? "

" Ne sen sor ne ben anlatayım be Pinokyo? " Gözlerini kısıp muhabirin burnuna baktı. " Oha gerçekten Pinokyo burnu. Doğru söyle lan kaç tane yalan söyledin bu güne kadar da bu burun soba borusu gibi uzadı?" Parmağını adamın burnuna götürerek iki yandan sıkıştırdı makas ağızı gibi.

Ve muhabirin burnu aşağıya doğru çekerek " Bip bippp!!!" Dedi kahkaha atarak.

" Defne hanım?" Dediğinde başka muhabir kadın da başını çevirerek ona bakmıştı. " Hanım mı? Öhğğk kusacam şimdi ha! Siz bana ' D ' deyin bende size ' E' deyim nasıl bence müko." Dedi anırarak.

Yoldan geçen insanlar Defneye, Defne' den muhabirlere, kameracılara bakıyorlardı sırasıyla.

" Peki buradan evde oturmuş sizi izleyen gözü yaşlı bayanlara ne diyeceksiniz efendim? Sonuçta Ömer bey artık evli bir adam."

"Gözü yaşlı bayanlar mı?! Hangi kameradayız dayı?" Kameracılar, muhabirler birbirine bakarak ' Bu ne diyor' demek için ağızlarını oynattılar.

" Şu dört numaralı kamera efendim." Defne kabadayı edasıyla elini kolunu sallaya sallaya kafa önünde onu çeken kameranın hizasına geldi gözlüklerin arkasından bakıp konuştu.

"Kalbi orospu  olanın bacak arası teferruattır." Dedikten sonra baş parmağını işaret parmağının arasına sokarak el hareketi çekti ve kameraya salladı.

" Alın size Ömer! Artık o benim yeter! " Gözüne flaş patlamasıyla adama döndü onu çeken kameracıya ağızının içinde kadar girmiş Defneyi çekiyordu.

" Aaaaaa! Çek çek ağızımın içini de çek! " Dediğinin hemen ardından kameraya yaklaşarak ağızını üç yüz altmış beş derece açıp kameraya yaklaştı.

" Lan düdük ben sana çekme demedim mi?!! " Adam gülerek pişkin pişkin çekmeye devam ediyordu kadını. " Ne gülüyorsun komik mi?! Peki ben gülüyor muyum?" Kendi kendine cevabını vermişti. " Yooo! " Dedi kafasını sallayarak.

" ÇEKME KARDEŞİM ÇEKME! BAK SON KEZ SÖYLÜYORUM ÇEKME (!) ÇEKME LENNN!" dese bile adam pişkin pişkin gülerek çekmeye devam ediyordu.

"İyi bunu sen istedin! " diyerek arkasını döndü ama elini yumruk yapıp avuç içine vurdu bir üç kere. Sonra arkasına dönerek yumruğunu kameraya geçirdi.

Kamera yere düşerken Defne ' de ayağını kameraya atayarak üstüne basmıştı. Dizine de kol dirseğini attıktan sonra baş parmağını çenesine dayayıp adama baktı gülerek.

" Ne oldu lan? Bir anda gülüşlerin silindi hayırdır?" Diyerek göz kırptı.

"Ama ben işimi yapıyordum."

"Başlarım lan böyle işe beni rahatsız ediyor dedim sana dinlemedin bende gerekeni yaptım. Ha?" dediğinde ayağının altında olan kamerayı gösterdi parmağı ile.

Parmak eklem yerlerinde biriken kanlar kameranın üstüne damlıyordu elinin üstü parçalanmıştı. " Bu sadece sana ufak bir uyarıydı. Bir daha karşıma çıkma ezer geçerim seni ya işini doğru düzgün yap ya da hiç gözüme gözükme koç!"

dedikten sonra elini muhabir' e uzattı gözlerini onu çeken adamdan ayırmadan. Elini uzatıp parmaklarını oynattı " Ver bakayım gözlüğümü Pinokyo ver ver."

Mafyanın Bakıcısı Where stories live. Discover now