❦ Tutku Meyvesi | 21/2

24.8K 1.3K 187
                                    

-21/2-

Sessizce kahvelerini yudumladıkları sırada Yağız anlatamadığı sırrının yerini tutmasa da genç kıza çocukluk anılarını anlattı.

Nağme ise bu zamana kadar Yağız'ın Kilisli olduğunu bilmediği için şaşkındı. "Bu sence de inanılmaz bir tesadüf değil mi?" diye sordu. "İkimizin de Kilisli olması." Sorusunda şaşkınlığın yanı sıra ima da vardı. Adamın onu seçmekteki özel sebeplerden birinin bu olabileceği üstünde dururken kuşkucu görünüyordu. "Sen biliyor muydun?"

"Seni araştırdığımda öğrenmiştim. Yani senden önce ama en başından beri değil." Kadının kafasındaki soru işaretleri şanlı sanal bir projeksiyonla ona yansıyormuş gibi sakince ekledi. "Sana sunduğum teklifin bununla uzaktan yakından alakası yok."

Âdeta aklını okuyan adamdan gözlerini kaçırarak omuz silkti kız. "Ne alakası var canım? Aklımdan bile geçmedi."

Onun kendisini yalancı çıkarma çabalarına karşın "Sana kötü bir yalandı olduğunu söylemiştim. Niye ısrarla yalan söylüyorsun?" derken keyifle gülüyordu adam. Karşısındaki kadının mahcup ve çocuksu hâlleri oldukça eğlendiriyordu kendisini. Utançtan kızarmış yanakları da bir o kadar cezbediciydi. Herkesin içinde onu öpmemek için kendini zor tutuyordu. Tuhaf bir bağlılıktı bu. İlginç bir çekim. Büyülü bir cazibe. Onun bile adını koyamadığı gizemli bir şeydi. Kendisiyle göz teması kurmamakta ısrarcı küçük inatçı keçiye keyifle tebessüm etti adam. Ne kadar da masum, sahici ve bir o kadar dikbaşlı. Üstelik dilbazdı da. Mizacı gereği böyle insanları pek de sevmezdi. Bu yüzden kısa bir süre önce biri gelip de ona böyle birinden hoşlanacağını söyleseydi güler geçerdi belki. Ancak olmuştu işte. Bu da kalbin mantıktan farklı bir terazide yer aldığını en açık şekilde gözler önüne seriyordu.

Kahvelerini içip kalktıklarında göl kenarının gözden uzak ıssız bölgelerinde park ettiler araçlarını. Bagajtan çıkardığı paketi kıza uzattı Yağız. "Bedenini tahmin etsem de Melda Hanım'dan yardım aldım."

"Bu ne?"

Tek kaşını kaldırarak "Çıplak yüzmeyi düşünmüyorsun herhâlde?" diye sordu adam. Çapkın bir gülüşle ekledi. "Gerçi beni bozmazdı ama... Etrafta kimse olmadığı sürece sorun yok."

"Saçmaladın iyice." Adamın onu kışkırtıp kızdırmaya çalıştığı açıktı. Onun oyununa gelmemek adına sakin kaldı kadın. Onu çileden çıkarıp kızdırmayı sevdiği bilinen bir gerçekti. "Bakmazsan bagajın arkasında değiştirebilirim üstümü."

Gözlerini deviren adam "Baksam da bakmasam da bir şey değişeceğini sanmıyorum. Ben o vücudun her zerresini ezberledim." derken çapkın bakışları kızı baştan aşağı süzüyordu. Gözleri işlevini tamamladıktan sonra güven veren bir ses tonuyla "Ama bakmayacağımdan emin olabilirsin, rahatça giyin." diye eklemeyi ihmal etmedi. "Burası oldukça ıssız ve gizli, kimsenin bizi göremeyeceği saklı bir cennet gibi. Bu yüzden rahatına bak."

Ayrı yerlerde üstlerini değiştirdikten sonra usulca göle girdiler. Kendisini boydan boya süzen adama beklediği yanıtı verdi. "Bedenime tam uydu."

"Evet, cuk oturmuş." Gözlerini kızdan alamayan Yağız onun ne denli çözülemeyen bir gizem olduğunu düşünüyordu. Bir bilmece gibiydi. Gizliydi. Sade ve sahici olmasının yanı sıra bu karmaşıklık nereden geliyordu? Sade olan her şey sıradan değil miydi hep? Bu defa neden ezberi bozulmuştu böyle? Ona bakarken nefesi kesiliyordu. Sakince kadına yaklaşıp karşı çıkamayacağı cinsten göz teması kurdu onunla. Ve beklenen oldu. Eğilip dudaklarına dokundu dudakları. Önce yavaş ve yumuşak bir biçimde kavradı o tatlı dolgun dudakları. Bal gibi usul usul tattı. Doymak ne mümkündü? Zamanla şefkatli bir öpüşten çok şehvetli bir dansa dönüştü dudakların birbirini kavrayışı. Kızın ıslak saçlarından tutup kendine yaklaştırdı. Elleri sırtından kalçalarına inerken artık sıfır mesafe vardı aralarında. Genç kadının ince bacaklarını becerikli bir hamleyle beline sardı ve sırtındaki bikini iplerine gitti eli. Onun gergin vücudunun hafifçe titrediğini hissedebiliyordu. İpleri çözdü ve kadife gibi yumuşak hareketlerle elleri kadının ince sırtında ve kıvrımlı kalçalarında gezindi. Gözlerden uzak gizli bir mabedde birbirilerine kenetlenmiş oldukça özel ve heyecanlı bir anın tek şahitleriydiler. Adamın dudakları kadının boynundan köprücük kemiklerine, oradan da kısmen çıplak göğüslerinde gezinirken başını geriye atmış nefes nefese kalan kadının sessiz tatminini hissedebiliyordu.

Tutku Meyvesi | Taşıyıcı Anne Serisi 1 ღBİTTİღWhere stories live. Discover now