• Thirty Six

10.9K 931 1.2K
                                    

36 |Korkular Kabuslarda Vücut Bulur|

Hava daha önce hiç olmadığı kadar kapalıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hava daha önce hiç olmadığı kadar kapalıydı. Öyle boğucu bir atmosfere sahipti ki sanki dar, küçücük bir odaya iki büklüm tıkılıp kalmış gibiydi. Aldığı nefesler ciğerine ihanet edercesine batıyordu göğüs kafesinin sahip olduğu her kemiğe.

Tekrardan derin bir soluk almaya çalıştı, şimdi fark ediyordu da bir başınaydı burada. Bomboş bir sokağın göbeğinde öylece bir başına dikiliyordu Jimin. Buraya ne zaman ve nasıl geldiğini bile bilmiyordu. Daha doğrusu buranın neresi olduğunu da çıkaramıyordu.

Nihayetinde titrek bir nefes dudaklarından sızıp, ciğerlerine doğru yol aldığında dikkatle etrafı inceledi. Dışarısı o kadar karanlıktı ki, ayakları altındaki yolu görmese bir sokakta olmadığını düşünürdü. Çareyi kendi ekseninde dönmekte buldu, etrafında hiçbir şey yoktu.

Hiçbir şeyin göbeğindeydi,

"J-Jungkook?"

Nasıl da titriyordu elleri, dönüp onlara baktığında sargısının yerinde olmadığını da görmüştü. Gittikçe çatıldı kaşları, yeniden başını kaldırıp karanlığın içinde göz gezdirdi. Solukları gittikçe hızlanıyor, şakaklarından sicim sicim ter dökülüyordu. En son, sevgilisinin kolları arasında uyumuştu. Ne zaman gelmişti ki buraya?

"Jungkook!"

Gür sesi, boşlukta bir yankı dizesi haline gelerek yayıldı durdu. Ama ondan başka da bir şey yoktu etrafında, ta ki, güçlü bir tıslama sesine kadar. Dudaklarında korkunun esir aldığı bir gülüş oluştuğunda, kalbi de göğsünü delecek kadar hızlı atıyordu. Düşünmeden sesin geldiği yere, tam arkasına döndü Jimin.

Beklediği gibi, bir yılan gördü. Ama onu daha fazla ürküten başkaydı. Bildiği bir yılan değildi bu, ne Lily ne Rosa ne de herhangi bir tanesi. Derisi kan kırmızısı ile kaplıydı ve irisleri tüyler ürpertici bir karanlığa sahipti. Bu yılan tam da Jimin'in ayakları dibindeydi. Her şeyin neredeyse bir taşımlık süresi vardı onun için. Korkudan titrememesi, o an olanaksızdı.

Yılanın bedenine baktığında, kuyruğunu bir türlü göremedi. Çünkü kan kırmızısı deri gittikçe uzanıyor ve uzanıyordu. Jimin'in nefesleri, artık kesilecek raddede hızlanmıştı. Hayatında hiç bu kadar uzun bir yılan görmemişti ve ayaklarının dibinde değildi sadece. Jimin'in etrafını çepeçevre sarmıştı.

Devil May LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin