siyah beyaz aşk - Var mı eksiğim

37. Bölüm

       Ferhat aslının odasına girdiğinde Aslı da çıkmak üzere hazırlanıyordu. "Naber doktor" dedi ferhat. Aslı ferhatın geldiğini görünce "İyidir senden naber?" dedi. Ferhat aslıya yaklaşıp çenesinden tutarak yüzünü çevirdi "Hayırdır senin canın mı sıkkın ?" dedi Aslı gözlerini kaçırarak "Yooo sana öyle gelmiştir." diye geçiştirdi. Ferhat "Doktoorrr sen iyice alıştın ha yalana." diye söylendi. Aslı "Yok bişey Ferhat yoruldum sadece." dedi. Ferhat "Emin misin?" diye üsteledi . Aslı "Of tamam Alev hanımla kapıştık biraz." dedi. Ferhat kaşlarını çatarak "Hayırdır? Derdi neymiş?" diye sordu. Aslı çantasını alarak gitmek için kapıya yöneldi "Ya işte sabah bizi görmüş yok efendim aşkımızı evde yaşıcakmışız yok bilmem ne abuk subuk şeyler." dedi yalan söyleyerek. Ferhat "İyi ben gidip bir görüşeyim kendisiyle." dedi. Aslı "Ya Ferhat şaçmalama nolur. Hem ben çok yorgunum, eve gidelim hadi." dedi. Ferhat aslıya imalı imalı baktı. Aslı "Hadi bak  hamile bir kadınım ben ayakta bekletiyorsun. Haa bide bu gün Ayşegülün yanına uğradım. Yaa Ferhat bi görsen nasıl minnoş." diyerek Ferhatın eline ultrason fotoğrafını gösterdi. Ferhat tebessüm ederek baktı fotoğraflara. Aslı konuyu değiştirmetyi başarmıştı. Ferhat fotoğrafa bakarak" E akşam bunu kutlayalım o zaman "dedi göz kırparak. Aslı" Ya aklin fikrin beni sömürmekte gerçekten pes. "diye söylendi. Ferhat aslının gözlerinin içine bakarak" Karımı özlemiş olamaz mıyım? "diye savundu kendini. Aslı imalı imalı ferhata bakıp gülümsedi. Sonunda konuyu değiştirmişti. Eyer bu gün yine Dorukla konuştuğunu öğrenseydi işte o zaman işler daha kötüye giderdi. Üstelik doruğun söyledikleri akıl alır gibi değildi. Ama aslı yinede ferhata bişey çaktırmadı. Odadan çıktıklarında Aslı Ayşegülün söylediklerini ferhata anlatıyordu. İkiside gülümseyerek kapıya doğru yürürken aslının gözü doruğa kaydı. Doruğu görmesiyle yüzündeki gülümsemesinin düşmesi bir oldu. Doruk resmen ateş püskürerek onlara bakıyordu. Aslı derin bir nefes alarak ferhatın elini tuttu. Amacı doruğa mesaj vermekti. Ferhat aslının bakışlarını takip ederek baktığı yere baktı. Doruğu görmesiyle kan beynine sıçradı. Bir hışımla "Bunun ne işi var burda?" diye gürledi. Aslı "Bilmiyorum Ferhat. Hem boşver onu hadi gidelim." dedi yalvarır gibi Ferhat aslıyı kolundan tutup kenara çekti "Sen geç bakayım şöyle" dedi. Aslı "Ferhat olay çıkarma lütfen." diye yalvardı. Ferhat aslıya aldırmadan doruğa doğru yürümeye başladı . Aslı ferhatın elinden tutup "Ferhat nolur gidelim bak ben çok yorgunum " dedi . Ferhat ters ters doruğa bakıp tekrar aslıya döndü. Ferhat "Senin haberin var mıydı bunun döndüğünden." dedi sert bir şekilde. Aslı hayır der gibi kafasını salladı "Bilmiyordum gerçekten bende şimdi gördüm işte." dedi yalan söyleyerek. Ferhat aslıya aldırmadan bir hışımla doruğa doruğu yürüyüp "Ne işin var lan senin burda." diye bağırdı. Doruk "İşine bak aslan parçası hadii." dedi ukala bir biçimde. Ferhat sinirle boynunu çıtlattı "bana bak sen benimle böyle gevşek gevşek konuşmaya devam mı ediceksin?" diye sordu sinirle. Doruk sinri bozucu bir gülümsemeyle ferhata baktı. Ferhat iyice sinirlenmeye başlamıştı doruğu yakasından tutup duvara ittiği sırada omzunda bir el hissetti. Aslı endişeli gözlerle ferhata bakıyordu" Ferhat olay çıkarma lütfen bak.. Bak yorma beni lütfen . "dedi karnını tutarak. Ferhat derin bir nefes alarak doruğun gözlerinin içine baktı eyer bir insan bakışlarıyla birini öldürüyor olabilseydi Doruk şuan çoktan ölmüş olurdu. Ferhat sinirle doruğa vurmak için yumruğunu sıkmıştı ki Aslı ferhatın yumruğunu tutarak "Ferhat lütfen dedim. Bak benim için yapma. " dedi. Ferhat aslının çok endişeli olduğunu  gördüğünde dorupu yakasından tutup duvara fırlatarak "Seninle daha işim bitmedi." dedi. Doruk gülerek karşılık verdi. Ferhat aslının elinden tutarak kapıya çıkışa yöneldiler. Ferhat aslının elini öyle sıkı tutuyordu ki Aslı "Ferhat elim acıyor." dedi. Ferhat aslıya aldırmadan yürümeye devam etti. Aslı acı içinde "Ferhat elimi sıkma canım acıyor diyorum." dedi. Ferhat birden aslıya dönüp elini bıraktı. O kadar sıktığını farkında değildi. Tam aslıya bir şey söyliyeceği sırada Birden önlerini 5 silahlı koruma kesince Ferhat kıvrak bir hareketle aslıyı arkasına alıp silahına sarıldı. Aslı koru dolu gözlerle adamlara baktı. Adamlardan biri "Sakin ol Ferhat aslan sana haber getirdim." dedi. Ferhat adama sert bir bakış atıp "Sen haber getirmeye böyle bir geliyorsun." diye sordu imalı imalı. Adam "Uzatma istersen. Şekerci Ahmet  seni aracında bekliyor." dedi aracı göstererek. Ferhat aracın olduğu yere bakınca siyah  bir vip aracın olduğunu gördü. Arabanın içinde 3 karşısında 5 adam vardı. Hepsini rahatlıkla indirebilirdi ama aslı yanında olduğu için işi güzel güzel çözmesi gerekiyordu. Ferhat aslıya bir bakış atıp tekrar adama döndü "İyi bakalım siz gidin ben geliyorum." diyerek aslının kolundan tutup arabaya götürdü. Aslı endişeli gözlerle ferhata bakıp "Ferhat onlar kim, ne istiyorlar." diye sordu. Ferhat "Bilmiyorum öğreniriz." diye karşılık verdi. Aslı endişeli gözlerle ferhata bakıyordu . Ferhat aslının endişesini görünce "Sıkıntı yok doktor sen geç arabaya beni bekle." dedi. . Aslı tamam der gibi kafasını sallayarak arabaya geçti. Ferhat aslıyı bırakıp şekercinin arabasına sinirle yöneldi. Arabanın yanındaki koruma ferhatı tutarak "Silah" dedi. Ferhat sinirle adamın elini çekip "Çek lan elini kolunu." diye bağırdı. Adam tam cevap vereceği sırada arabanın kapısı açıldı. Şekerci adamına işaret ederek "Bırak girsin." dedi. Ferhat korumaya ters ters bakarak arabaya bindi. Ferhat yerine oturarak "Hayırdır?" diye sordu. Şekerci "Nasılsın evlat görüşmeyeli?" diye sordu. Ferhat adama ters ters bakıp "sadede gel." dedi net bir şekilde. Şekerci gülerek "Tez canlı dedikleri doğruymuş." dedi. Ferhat adamı göz hapsine alarak cevap vermedi. Adam birden ciddileşip "İyi madem konumuza dönelim." dedi."Sana bir teklifim var. O gün bizim mekana geldiğinde seni araştırdım hakkında iyi duyumlar aldım." dedi. Ferhat "Eyvallah... Eyvallahta boşa zahmet etmişsin gelip bana sorsaydın merak ettiğini." dedi. Şekerci  "Gizlim saklım yok diyorsun yani." dedi. Ferhat "Aynen öyle.". Şekerci "İşte bana da senin gibi biri lazım Ferhat aslan. Sen Namık gibi değilsin, senin kanın deli dolu. Tam aradığım gibi birisin." dedi. Ferhat sinirle gülüp "Ordan bakınca onun bunun iti gibi mi duruyorum." dedi. Şekerci şaşırarak "Estağfurullah evlat. Ben sadece diyorum..." Ferhat adamın sözünü kesip "Ben anladım anlıyacağımı ama o iş yaş benim yolum belli." dedi. Şekerci derin bir nefes alıp "İstersen bir düşün." dedi. Ferhat camdan arabada oturan aslıya baktı ardından şekerciye dönerek "Gerek yok. Bir daha da adamlarını çıkarma karşıma. Her zaman bu  kadar sakin olmuyorum." dedi tekrar aslıya bakarak ve ardından arabadan indi. Şekerci ağır adımlarla camdan dışarı aslıya  baktı "Demek Ferhat aslanın hayatını değiştiren sensin." dedi ve sözlerine devam etti "Hani Ferhat Aslan olay çıkarır demiştiniz." dedi korumasına. Koruma "Yanında karısı vardı onu tehlikeye atmak istememiş olabilir." dedi. Şekerci "İyi bakalım sıkı takibe alın" diye emir verdi. Ferhat şekercinin yanından ayrılıp çoktan arabaya binmişti. Aslı endişeli gözlerle "Ne istiyorlarmış?" diye sordu. Ferhat "Adres sordular ." diye karşılık verdi. Aslı gözlerini devirerek "Ferhat dalga geçme bişey soruyorum şurda." diye kızıştı. Ferhat "Ne konuşacaz iş konuştuk işte doktor. '' dedi. Aslı" Silahlı adamlarını yolunuzu kestirerek iş konuşuyor herhalde. "dedi imalı imalı. Ferhat" Doktor uzatma işte. Hem seni onu bırakta bişeyin var mı? "diye sordu. Aslı karnını okşayarak" Yok bişeyim, sen hastaneyi birbirine katma diye biraz abartmış olabilirim "dedi masum bir şekilde. Ferhat ah ah der gibi baktı aslıya....