21. Bölüm

1.1K 24 11
                                    

Aslı yavaşca dudağını aralayıp ferhatın dudağına kenetlendi. İkisininde dilleri birbiri ile buluşunca küçük bir inilti yükseldi. İki aşık  dakikalarca nefes almadan öpüştü. Ferhat dakikalar süren  öpüşmeden dudaklarını çekti. Ama yüzleri hala birbirine değiyordu ve ikisinin de gözleri hala kapalıydı. Ferhat "sen beni deli ediyorsun " dedi ve tekrar dudaklarına yapıştı. Aslıda her ne kadar canı yansa da ferhata karşılık veriyordu. Ferhat aslıyı daha da ateşli öpmeye başladı. Aslı kendini geri çekip" Ferhat canım yanıyor. "dedi. Ferhat aslının burnuna bir öpücük kondurup  "Hadi aslı uzan sen." dedi. Ferhat kalkıp  aslının üstünü örttü. Aslı, ferhata dönüp "Sen uyumicak mısın?" dedi. Ferhat aslıya baktı ve pikeyi kaldırarak "hadi gel yanıma yat" dedi. Ferhat aslıya uzun uzun baktı. Aslı yeni kaza geçridiği için canının yanmasını istemiyordu. Aslı gülümseyerek "Hadi gel. Korkma bişey olmaz bana." dedi. Ferhat "İyi madem" diyip aslının yanına uzandı. Ferhat aslıyı kendine çekerek uzandı. Aslı da kafasını ferhatın göğsüne yaslayarak gözlerini kapattı. İkiside bir süre konuşmadan öylece uzandı. Aslı ferhata bişey söylicek gibiydi ama söyleyemiyordu. Ferhat bunu fark edip "Söyle söyle içinde kalmasın." dedi. Aslı derin bir nefes alıp "Ferhat dicem ama kızmicaksın tamam mı?" dedi. Ferhat derin bir nefes alarak "Doktor bak sinirleniyorum." dedi. Aslı "Tamam tamam. Hani dedin ya bir kere sorunumu yok etmeden çözdüm..... İşte o gün neden beni vurmadın? Yani pişman oldun mu beni o gün vurmadığın için? Şimdi çok güzeldin kaçırmak istemedim falan deme yemem yani." dedi. Ferhat durup uzun uzun düşündü "Vursamıydım yani?" dedi. Aslı gülerek " Ya of lafı karıştırma. Niye vurmadın beni bana bunu söyle " dedi. Ferhat kafasını çevirip aslının gözünün içine baktı "E kızım ilk sen vurdun beni." dedi ve durdu ardından dudağına bir öpücük kondurdu "Kalbimden" dedi. Bu cevap aslını çok hoşuna  gitmişti. Aslı masumca gülümsedi. Ferhat aslıya bakıp "Pişman değilim o gülüşü yine görsem yine yenilirim." dedi. Aslı ferhata sokulup boynuna minik bir öpücük kondurdu. İki aşık tüm gece birbirini sarıp sarmalayarak uyudu.

        Aslı sabah gözünü açtığında Ferhatın  çoktan çıktığını anladı. Bu gün kendini daha iyi hissediyordu. Aslı yavaş yavaş kalkarak banyoya gitti. Bir güzel yüzünü yıkayıp kendine geldi. Aslı banyodan çıktığında yeterin odada olduğunu gördü. Yeter aslıya sarılarak "Aslı kızım iyi misin?" dedi. Aslı şok içinde  "İyiyim yeter hanım siz nasıslsınız?" dedi. Yeter gülümseyerek "Nasıl olayım kızım Gülsümden aldım haberli. Nasıl mutlu oldum bilemezsin." dedi. Aslı mahçup bir şekilde gülümseyerek "Ya işte oldu artık bişeyler." dedi. Yeter tekrar aslıya sarıldı "Aslı kızım sana çok teşekkür ederim. Oğlumun kaç yıl sonra güldüğünü gördüysem senin sayende.... Ferhat bu hayattan tamamen ümidini kesmişti. Ama bak şimdi bir bebeği olucak, eyer Ferhat bunu kabul ettiyse hala hayata karşı bir beklentisi var. 'dedi içi huzur dolu bir şekilde. Aslı da imalı imalı "Aynen öyle. Ama şunu unutmayın yeter hanım ben ferhatın üzülmesine hiç bir zaman izin vermicem. Bu hassasiyeti sizden de beklerim." dedi. Yeter aslıyı anlamamazlıktan gelip "Yani kızım sen merak etme. Hülyayya söyliyim de sana kahvaltı getirsin." diyip odadan çıktı.

         Herkez kahvaltı için sofradaydı. Ferhat yanlarına inip "Dayı yemekten sonra odaya geç diceklerim var." dedi. Namık "Ne o evlat acelesi mi var?" dedi. Ferhat "Aynen sıkıntılar var." dedi imalı imalı. O sırada aslı merdivenlerden inip masaya doğru yürüdü. Ferhat aslıya bakıp "Aslı, ne işin var burda. Nasıl indin." dedi endişeyle. Aslı masum bir şekilde "Çok sıkıldım Ferhat. Tek başıma da yemek istemedim." dedi. Ferhat aslının elini tutup masaya oturmasına yardımcı oldu "Bir daha kendin inme bak ayağın daha iyileşmedi." dedi. Aslı, "Abartma Ferhat basabiliyorum" dedi. Ferhat "Aslıııı!" dedi. Aslı şirinlik yaparak "Tamam tamam bir daha inmem. Söz" dedi. Ferhat "Ha şöyle sıkıldığın zaman bana söyle ben seni indiririm." dedi. Aslı gülümseyerek karşılık verdi. Hülya aslının önüne portakal suyu koyup "Başka bir istediğiniz var mı aslı hanım?" dedi. Aslı, "yok saol hülya." dedi. İdil " Bu arada Aslıcım hayırlı olsun. Haberleri aldık." dedi. Aslı kibarca gülümseyip "Saol." dedi idille muhatap olmak istemiyordu. İdil "Kaç aylık." diye sordu. Maksadı ne belli değildi ama aslı rahatsızca yerinde kıpırdadı "Yarın iki aylık olucak." dedi. İdil "Wowww" dedi. Ferhat "Noldu hoşuna mı, gitti?" dedi. İdil yapmacık bir şekilde gülümseyerek "Yok canım sadece biraz erken geldi bana da ondan dedim. Sonuçta nasıl evlendiğinizi herkez biliyor." dedi. Aslı "Tövbestafurullah" diye söylendi. Ferhat "Sen bence üstüne vazife olmayan şeylere çok kafa takıyorsun herhalde." dedi. İdil "Yok canım estağfurullah. Sadece ne bilim aslı odaya koltuk falan istiyordu. Siz hep kavga falan ederdiniz." dedi imalı imalı. Aslı bu muhabbetten çok sıkılmıştı "Zamanın ne getirdiğini bilemezsin idilcim. Dediğin gibi nasıl evlendiğimizi biliyoruz ama işte hayat bu şaşırta biliyor insanları. Mesela biz de seni Namık beyin asistanı sanıyorduk ama ger gör ki bizim evliliğimizin ardından siz nikah masanın oturdunuz." dedi. Sofrada bir anda" ooooo sesleri yüklendi. İdil buna bozulmuştu. Namık "Gelinim bakıyorum iyileşmişsin." dedi imalı imalı. Ferhat "Sevin o zaman dayı." dedi. Ortam çok gerilmişti gene. Özellikle de Ferhat. Birden sofrada ölüm sessizliği oluştu. Kimse sesini çıkarmadan yemeğini yiyordu. Sofrada sadece çatal bıçak sesleri yükseliyordu. Aslının birden gene midesi bulanmaya başladı. Midesini tutarak biraz portakal suyu içti ama hala midesi çok kötü bulanıyordu. Aslı daha fazla dayanamayıp midesini tutarak masadan kalktı ve lavaboya kendini zor artı. Herkez  şok içinde aslının gidişini izledi. Gülsüm yerinde kalkıp aslının yanına gidicekti ki Ferhat gülsümün omuzuna dokundu "Sen kahvaltını bitir." dedi. Bu gülsümün hoşuna gitmişti. Ferhat lavaboya gittiğinde aslının kustuğunu gördü. Kapıda aslıyı bekledi. Aslı elinde havlu ile çıktı. Ferhat aslının saçlarını geriya atarak "İyi misin?" diye sordu. Aslı başını sallayarak cevap verdi. Ferhat" Aslı olmuyor böyle  ne zamana kadar sürer bu "dedi isyan eder gibi. Aslı" Ferhat hamileyim ben bu gayet normal bişey. Neyse sen boş ver şunu. "dedi. Ferhat aslıya ters ters bakıp" Hadi yürü kahvaltıya "dedi. Aslı" Ya Ferhat midem ağzımda zaten "dedi. Ferhat aslının kolunu tutup" Yürü hadi doktor zaten bişey yemedin. "dedi. Aslı oflayarak daha fazla ısrar etmedi. Aslı masaya otururken" Kusura bakmayın. "dedi ve yerine oturdu. Yeter hemen elinde bir bardakla geldi" Aslı al bakayım iç şunu "dedi. Aslı" bu ne "diye sordu. Yeter" Mide bulantına iyi gelir. "dedi. Aslı teşekkür ederek bardağı aldı ama içmicekti. Ferhat ekmeğin üstüne bal sürüp" Al "diyerek uzattı. Aslı" Kafama atsaydın Ferhat "dedi kısık sesle. Ferhat aslıya ters ters baktı" Al işte doktor uzatma. "dedi. Aslı gülerek elinden alıp yemeğe başladı. Tam o sırada hülya seslendi" Aslı hanım abiniz geldi. "dedi. Aslı öksürerek" ne abim mi geldi. "dedi. Ferhata dönüp" Ferhat abim beni böyle görmesin. "dedi telaşla. Ferhat hülya nın arkasındaki ceme bakarak" Artık çok geç. "dedi. Ferhat ayağa kalıp" Hoş geldin kayınço "dedi. Cem başıyla cevap verdi. Namık" Oooo cem başkomserim buyurmaz mısınız? "dedi. Cem" Saolun Namık bey ben kardeşimi merak ettim ondan geldim. Kahvaltıya başka zaman. "dedi imalı imalı. Aslı yerinden kalıp cemin yanına yürüdü. Cem aslının topalladığını gördü. Cem aslıya sarılıp" Bacım noldu sana "dedi sinirle. Aslı da abisine sarılıp" Abicim önemli bişey yok anlatırım "dedi. Cem aslıyı çekip alnındaki yaraya baktı. Daha sonra Ferhata sinirli sinirli baktı. Aslı ortamın gerildiğini anladı. Cemin elinden tutup" Hadi abi gel bahçeye oturalım "dedi. Üçü birlikte bahçeye geçtiler. Cem" Aslı çabuk anlat ne bu halin "dedi. Aslı cemin elini tutarak" Önemli bişey, yok abi. Geçen hastenede acil bölümündeydim. Tabi çok kalabalıktı kaza olmuş. İşte cerrah lazımmış bende acile gittim. O sırada işte sedyenin birine takılıp düştüm. "dedi. Cem" Aslı sen bak bakiyim benim gözüme. Çocuk mu kandırıyorsun kızım sen? "dedi. Aslı," aaa abi git hastanenin güvenlik kameralarına bak. Hem ben sana niye yalan söyliyim. "dedi. Cem ferhatı göstererek" Bilemem artık. "dedi. Aslı iç çekerek" Abiiii! ". Dedi. Ferhat" Siz abi kardeş keyfinize bakın. "diyip yanlarından ayrıldı. Aslı" Abi çok ayıp ettin "dedi. Cem" ne ayıbı aslı." dedi. Aslı" Of tamam abi seninle tartışmak istemiyorum gene. "dedi. Cem mutsuzca kafasını salladı. Aslı cemin yanaklarını sıkıp" Ya abi yapma böyle nolur. "dedi. Cem sesini çıkarmadı. Aslı" Hem artık Ferhatla daha iyi anlaşman lazım. "dedi. Cem" Niyeymiş o. "dedi. Aslı cemin yüzüne uzun uzun baktı. Cem" Kötü bişey mi oldu bacım söylesene. "dedi. Aslı" yok kötü bişey olmadı. İyi bişey oldu aslında"dedi. Cem sabırsızca aslının yüzüne baktı. Aslı yavaşca elini karnına koydu. Cem aslıya bakıp "Aslı, sen ciddi misin?" dedi. Aslı, kafasını salladı "Hamileyim" dedi gülerek. Cem şok içindeydi. Cem "Bacım emin misin?" diye sordu. Aslı kafasını sallayarak "Evet abi. Kalp atışını bile dinledim. O kadar güzeldi ki." dedi. Cem şok içindeydi. Gözleri, dolmuştu. Aslı abisine sarılarak "Abi, yapma ama böyle" dedi. Cem "Benim küçük kardeşim anne mi oluyor?" dedi. Aslı kafasını salladı. Cemin gözünden bir yaş süzüldü. Aslı "Yaa abi," dedi. Cem aslıya tekrar sarıldı. "Bacım bakma sen bana ben sevindim." dedi. Aslının da gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Aslı "Of abi tamam yeter bu kadar duygusallık zaten hormonlarım alt üst " dedi. Daha sonra karnını okşayarak "Annecim sen aldırma bize tamam mı?" dedi gülerek. Cem "Kurban olur dayısı ona." dedi. İki kardeş gülüşüp hasret giderdi. Cemin artık gitme vakti gelmişti. Ayağı kalarak "Hadi bacım bana müsaade" dedi. Aslı suratını asarak "Ya abi biraz daha kal. Çok sıkılıyorum zaten evin içinde." dedi. Cem aslının yüzünü ellerinin arasına alıp "Bende memnun değilim seni bunların içinde bırakıp gitmeye ama sen istiyorsun bunu." dedi. Aslı "Ya abi deme öyle biz konuştuk zaten bunları." dedi. Cem "Ya bacım ne demek deme öyle." Bahçenin diyer tarafında oturan Namık idil ve hanedanı göstererek "şunlara baksana bunlar adamı çiğ çiğ yer." dedi. Aslının kollarını tutup "Aslı doğru söyle senin canını sıkıyorlar mı?" dedi. Aslı kafasını sallayarak "Yok abi ne dicekler. Ferhat hepsinin ağzının payını veriyor." dedi. Cem "Aslı, bak doğru söyle." dedi. Aslı derin bir nefes alarak "Gerçekten. Zaten hepsi ferhattan çekiniyor. Özellikle Namık ve handan." dedi. Cem "Sen" dedi. Aslı kafasını sallayarak "ne ben" dedi. Cem "Anla işte bacım sana da kötü davranıyor mu?" dedi. Aslı cemin elini tutup tekrar koltuğa oturttu. "Abicim bak benim için endişeleniyorsun biliyorum ama gerek yok. Evet aslında sende bir yandan haklısın ferhatın geçmişini hepimiz çok iyi biliyoruz. Ama Ferhat değişti, değişiyor ve en önemlisi bunu istiyor. Ben ferhatın kalbini gördüm abi. Onu seviyorum. Yani ferhat benim saçımın teline zarar gelse dünyayı yakar. Ben bunu gördüm. Lütfen sende artık bana güven inan. Ve şunu sakın unutma eyer ben mutsuz olsaydım, zorla ferhatla evli kalıyor olsaydım. "dedi ve karnını tuttu" Ben bu bebeği istemezdim. Benim yaşadıklarımı bebeğim de yaşamasın der gereğini yapardım. Ama ben bu bebeği istiyorum. Ferhatta istiyor. Senden tek istediğim ferhata artık düşman gözüyle bakma lütfen. En azından bunu bizim için yap "dedi karnına bakarak. Cem aslının yüzüne uzun uzun baktı" Peki aslı senin dediğin gibi olsun. Ona bir şans vericem. Ama tek bir şans. Eyer sana bir yanlışını görürsem o zaman çekip vururum "dedi. Aslı abisine kocaman sarılıp" Pişman olmicaksın. " dedi.

siyah beyaz aşk - Var mı eksiğim Where stories live. Discover now