siyah beyaz aşk - Var mı eksiğim

30. Bölüm

Aslı tam koltuktan kalkarken Ferhat aslıyı kendine çekip dudağından öptü. Aslı ilk başta geri çekilmeye çalışsa da Ferhat bırakmayıp aslıyı öpmeye devam etti. Aslı daha fazla dayanamayıp ferhata karşılık verdi. Ferhat yavaşca geri çekildi. Ama hala birbirinin nefesini hissedecek kadar yakınlardı. Ferhat "Kızma bana Aslı. Hepsi ailemiz için. Hayal ettiğimiz o hayat için." dedi. Konuşurken dudakları birbirine değiyordu. Aslı "Korkuyorum Ferhat... Sana bişey olucak diye korkuyorum.." dedi kısık bir sesle. Ferhat gözleri kapalı bir şekilde aslının kokusunu içine çekti "Korkma... Bana bişey olmaz ." dedi. Aslı kendini geri çekerek "Nasıl korkmiyim Ferhat ölüm ensemize geziyor..... Ben dilsiz beni aradığınıda oraya nasıl geldim bilmiyorum." dedi. Ferhat derin bir nefes alıp "Ama bak şimdi iyiyim. Geçti gitti" dedi. Aslı ah ah dercesine ferhata baktı. Ferhat "Doktor sen bana böyle bakmaya devam edersen mobilyasız bir eve taşınmak zorunda kalıcağız" dedi. Aslı şaşkın gözlerle ferhata baktı. Ferhat "Evin işi bitmiş bir tek mobilyalar kaldı. Kafana göre seç bişiler en kısa zamanda taşınırız." dedi. Aslı gülümseyerek "Ferhat sen ciddi misin? '' dedi. Ferhat kafasını salladı. Aslı gülümseyerek ferhatın yanından kalkıp bilgisayarı getirdi. Ferhat acı içince inliyerek yerinden doğruldu. Aslı" Ferhat kalkmaman lazım uzansana. " dedi sitem eder bir şekilde. Ferhat" Uzatma doktor gel yanıma. " dedi. Aslı ferhata sert bir bakış attı. Ferhat aslıyı kolundan tutup yanına çekti" Hadi gel doktor gel. " dedi. Aslı ferhatın inadını bildiği için" İyi tamam ama fazla oturmak yok! " dedi ve yanına oturdu. Ferhat elini aslının omzuna atarak" Siyah mı seçsek hepsini "dedi. Aslı ferhata ölümcül bir bakış attı. Ferhat gülerek" İyi tamam tamam " dedi. Aslı ferhatın canını acıtmamaya özen göstererek rahatça oturup mobilya seçmeye başladılar. Yaklaşık iki saat sonra aslı mobilya seçmekte yorulmuş Ferhatta mobilya seçmekten sıkılmış bir şekilde derin bir Of çekti. Bu mobilya işleri ona göre değildi. Ama aslının kızgınlığı geçsin biraz olsun rahatlasın diye buna katlanmaya çalışıyordu. Aslı "Ferhat son olarak tavana şu parlayan yıldızlardan yapıştıralım oğlumuzun odasına." dedi masum ve istekli bir şekilde. Ferhat "İyi tamam hallederiz." dedi ferhat. Aslı "Tamam.... Bide Alya için de projeksiyon tavan yaptıralım olur mu?" dedi. Ferhat "Olur doktor olur." dedi iç çekerek. Aslı "Sıkıldın biliyorum ama bunları halletmemiz lazımdı." dedi üzgün bir şekilde. Ferhat '' İyi tamam hadi bittiyse yemek yiyelim. " dedi. Aslı" Aaa ben unuttum yemeği. Ne yapıcaz? " dedi üzülerek. Tam o sırada kapı çaldı. Ferhat r"Yemekler gelmiştir." dedi aslıya bakarak. Aslı" Yaa sen yemek mi sipariş verdin? " dedi minnet eder gibi. Ferhat "Ne sandın kızım karımız aç mı kalsın." dedi. Aslı kapıyı açmaya giderek "Çok düşüncelisiniz efenim" dedi. Aslı gülümseyerek kapıyı açtı. Ama gülümsemesi bir anda yüzünden kayboldu. Gelen Namıktı. Namık "Ne o gelinim içeri almicak mısın?" dedi pişkin pişkin. Aslı namığı bakıp geçmesi için kenara çekildi. Namık yavaş adımlarla içeri girdi "Geçmiş olsun oğlum" dedi. Ferhat namığı karşısında görünce şaşırdı. Ferhat "Eyvallah!" diye karşılık verdi. Namık ferhatın yanındaki koltuğuna oturarak "Bakıyorum da keyfin yerinde." dedi. Ferhat imalı imalı "Hayatımdaki fazlalıklardan kurtuldum ya ondandır." dedi. Namık "Bak evlat..." dedi sözünü bitirmeden Ferhat namığın sözünü kesti "Aslı Çoçuk uyanmıştır sen ona bak." dedi. Aslı kendilerini yanlız bırakmasını istediği için sorun çıkarmadan yatak odasına gitti. Namık "Kör mecit ölmüş" dedi. Ferhat "Allah rahmet eylesin." dedi hiç bir şeyden haberi yokmuş gibi. Namık "Benimle oynama Ferhat onu öldürdüğünü biliyorum." dedi. Ferhat "Yani?" dedi. Namık "Çok yanlış yaptın evlat. Şimdi herşey daha kötü olucak." dedi korkarak. Ferhat "Sıkıntı yok dayı keyfine bak! HER ZAMAN YAPTIĞIN GİBİ." dedi son cümleyi vurgulayarak. Namık "O ne demek Ferhat ben hep seni düşünüyorum. Zaten pılını pırtını toplayıp buraya geldin. İşler iyice karıştı oğul. Dön evine tekrar şimdi bizim birlik olma vaktimiz." dedi. Ferhat sinirle gülerek "Birlik? Biz hiç birlik olmadık dayı. Ben hep canımı tehlikeye attım bir hiç uğruna. Ama artık yok..... Şimdi benim dinlenmem gerek." dedi. Namık "Bir kovmadığın kalmıştı o da oldu." dedi. Ferhat cevap vermeden ters ters baktı. Namık ayağı kalkarak "Güzel gelinim ben gidiyorum." diye seslendi. Aslı odaya tekrar girip "Yemeğe kalsaydınız" dedi yapmacık bir şekilde. Namık "Yok kızım kalsın. Ben yedim yiyeceğimi ." diyip gitti. Aslı da Namık emirhanı yolcu ettikten sonra ferhatın yanına döndü. Ferhat "Boşa sorma doktor anlatacak bişey yok!" dedi. Aslı uzatmak istemiyordu bu yüzden üstelemedi. Daha sonra İkisi birlikte güzel bir yemek yiyip uyudular. 2 gün aslı ferhatı dışarı çıkarmamış bu yüzden çok sakin geçmişti. Sabah ilk kalkan aslı oldu. Hemen güzel bir kahvaltı hazırladı. Her ne kadar da Ferhatı bu halde bırakmak istemese de hastaneye gitmek zorundaydı. Aslı kahvaltıyı hazırladıktan sonra yavaşca ferhatın yattığı odaya gitti saçını okşayarak "Ferhat hadi kalk kahvaltı hazır." dedi. Ferhat kalkıp aslıyla beraber kahvaltı sofrasına geçti. Hep birlikte sofraya oturup kahvaltı yaptılar. Aslı, "Ferhat yeter hanımı ariyim gelsin işte bak tüm gün aklım sende kalıcak." dedi. Ferhat sinirle "Aslı o kadın buraya gelmicek o kadar." dedi sert bir tonda. Aslı "Ferhat neden böyle yapıyorsun çoçuk gibisin aynı! Gelse nolucak hem seni de merak ediyor kadıncağız." dedi. Ferhat "Kim ki o beni merak edecek! Ha söyle kim o?" dedi sinirle sert bir şekilde. Aslı da sinirlenmeye başlamıştı. Annesini hep görmezden gelmesi canını çok sıkıyordu artık. Aslı "Çünkü o senin annen Ferhat anladın mı ANNEN" dedi bağırarak. Ferhat sinirle masadaki her şeyi bir eliyle sinirle yere savurarak "O kadın benim annem falan değil anladın mı doktor değil!" dedi kükreyerek. Aslı korkuyla kafasını eğdi. Alya korkudan ağlamaya başladı. Aslı şok içinde kalmıştı ferhattan böyle bir hamle beklemiyordu. Alya ağlayarak "Vuma fehat abi nolu Vuma (Vurma Ferhat abi nolur vurma)" dedi. Ferhat ağlayan Alya'ya baktı. Onu korkuttuğunu anladı. Ferhat tereddüt ederek elini okşamak için Alya'nın saçına uzattı. Alya ferhattan korkarak kendini geri çekti "Vuma fehat abi.... Nolu vuma (vurma Ferhat abi... Nolur vurma.)" dedi. Aslı korku dolu gözlerle Alya'yı kucağına aldı. Sakinleştirmek için saçını okşayarak "Korkma kuzum Ferhat abin sana niye vursun.... O sana kıyamaz ki." dedi. Alya aslıya daha çok sarılarak . Aslı" Hiiihh kuzum olur mu öyle şey.... Ferhat abin neden vursun bize. Hem nerden geliyor senin aklına böyle şeyler? " dedi. Alya gözyaşını silerek" Yapmaz mı. " diye sordu masumca. Aslı gülümseyerek kafasını iki yana salladı" Korkma yapmaz.... Dimi Ferhat abisi. "dedi ferhata bakarak. Ferhat pişman bir şekilde aslıya bakarak" Yok yani yapmam... Hem kadınlara vurulur mu hiç... Sen yanlış anladın beni. " dedi Alya'ya. Aslı alyayı kucağına oturtup" söyle bakalım sen nerden öğrendin? " dedi. Alya" Babam da yapıyordu. Annemi hep üzüyordu. " dedi . Aslı şaşkın gözlere bir Alya'ya bir ferhata baktı.