siyah beyaz aşk - Var mı eksiğim

4. Bölüm

Ferhat zarfı açıp kağıdı okumaya başladı, ardından zarfın içindekileri incelemeye başladı. Sinirle "s*ktir!" diye kükredi. Dilsizde Ferhat kadar öfkeli ve ve şaşkındı. Çünkü zarfın içineki mektupta ailesini tehdit eden bir mektup ve en çok değer verdiği şeyin aslı olduğunu söyleyip aslının kendi evinde uyurken çekilmiş fotoğrafı vardı. Üstelik fotoğrafta bir el aslıya silah tutuyordu. Ferhat sinirle duvarı yumruklamaya başladı. "Kim lan bu şerefsiz? Adam evime kadar giriyor ve uyuyan karımın kafasına silah dayayıp fotoğrafını çekiyor." sinirle bir oraya bir buraya gidip duvarı yumruklamaya başladı. " Ve benim adamlarım bunu görmüyor. Korkuluk diye mi tuttun lan ben sizi" dedi dilsize dönerek. Dilsiz mahçup bir şekilde kafasını eğdi. Aslı ferhatın bağırıp etrafı yumrukladığını görünce ters bişey olduğunu anladı ve arabadan inmeyi düşündü. Aslı tam arabanın kapısını açmış arabadan iniyordu ki Ferhat aslıya kafasını çevirdi. Ve birden bir motor sesi duydu. Ferhat "Aaaaasssslllllııııııııı" diye bağırdı. Aslı ferhata bakarken motoru fark etmedi ve motorlu adam hızla gelip aslıya yandan hafifce çarptı. Aslı çarpmanın etkisi ile yere düştü. Ferhat aslıyı yerde görünce hemen yanına koştu Bu sırada dilsiz silahını çıkarmış motorun peşinden koşuyordu.
Aslı yerde sızlanıyordu. Ferhat hemen aslının yanına koştu "Aslı iyi misin?" diye sordu telaşla. Aslı kafasını kaldırıp konuşmaya çalıştı ama kafası zonkluyordu. Muhtemelen kafasını yere sert çarpmış olmalıydı. Aslı elini kafasına koyup okşadı. Bu arada olayı gören hemşireler hemen aslının yanına gelmiş "Aslı hocam iyi misiniz? Ciddi bir şeyiniz var mı?" diye soruyorlardı. Ferhat yere oturup aslının kendisine yaslanmasını sağladı. Aslının başını tutup "Aslı beni duyuyor musun?" diye sordu endişeli bir ses tonuyla. Aslı kendini zar zor toplayıp "Tamam yok bişey, iyiyim" diye geçiştirmeye çalıştı. Ferhat aslının alnını tutup "Kafan kanıyor aslı gel baktıralım şuna." dedi. Bu sefer sesi biraz şefkatliydi. Aslı "Ferhat yok bişeyim iyiyim. Sıyırdı geçti zaten." dedi yaşadığı şok kelimelerine yansıyordu. Ama bunu ferhata çaktırmamaya çalışıyordu. Ferhat "Aynen aynen sıyırdı a*ına koyduğumun şerefsizi" dedi aslı gözlerini kocaman açarak "Ferhat tamam iyiyim diyorum." dedi. Biraz sinirlendi ferhata çünkü yanına küfür edilmesini hiç sevmiyordu. Ferhat aslıyı yerden kaldırdı. Aslı "Tamam Ferhat yürüyebilirim ciddi bişi yok zaten" dedi ve ferhatın kendisini bırakmasını istedi. Ferhat sinirli bir şekilde aslıya baktı tam o sırada telefon çaldı. Ferhat aslıya bakarak telefonu açtı. Arayan dilsizdi "Abi adam kaçtı ama şimdi hastanenin güvenlik kamerasına baktıracam." dedi o sırada aslı ferhatın, elinden kurtulmuş arabaya doğru bir adım atıyordu ki başı dönüp yere düşüyordu Ferhat hemen telefonu kulağından çekip aslıyı belinden tuttu. "Hani iyiydin aslı!" diye söylendi aslıya. Aslı cevap verecek durumda değildi ve birden gözünün önü kararıp bayıldı. Neyse ki ferhat belinden tutuyordu. Ferhat aslının bayıldığını görünce hemen kucağına aldı ve "Doktor çağarın" diye bağırmaya başladı bu sırada yanlarındaki hemşireler koşuşturmaya başladı. Ferhat hemen hastaneye doğru koştu zaten aslı için getirilen sedyeyi görünce aslıyı hemen sedyeye yatırdı ve yanına gelen doktora motorun çarptığını söyledi. Doktor aslının yakın arkadaşıydı zaten....

Dilsiz "Abi yenge nerde? İyi mi?" diye sordu. Ferhat sinirle "Aldılar götürdüler işte." duvara yumruk atarak "Kimse de bişey demiyor." diye bağırarak hastaneyi inletti. Aslı çoktan uyanmış doktor arkadaşına bişey olmadığını korkudan tansiyonu düşdüğü için bayıldığını anlatmaya çalışıyordu. Doktor arkadaşı ise kafasını çarptığını ve ciddi bişey olabileceğini söyleyip beyin tomografisi çekmek istediğini söylüyordu. Aslı tam itiraz edicekkken ferhatın sesini duydu. Telaşla doktor arkadaşına "Hayat bu ferhatın sesi. Nolur git iyi olduğumu söyle. Yoksa hastaneyi birbirine katar." dedi telaşla. Hayat doktor "Tamam aslı sakin ol" dedi aslının telaşını anlayamıyordu. "Ne demek sakin ol hastaneyi birbirine katar diyorum." diye üstledi. Tam o sıra da Ferhat içeri daldı dilsiz arkasında "Abi dur yapma" dese de Ferhat içeri dalmıştı çoktan

"Aslı nasıl" diye sordu Ferhat doktora aslı "Ferhat ben iyiyim" dedi sesi tükenmiş gibi çıkıyordu. Ferhat sinirle "Sana sormadım doktora sordum." dedi sinirle aslıya dönerek . Hayat doktor ortamın gerildiğini anlayıp "Sakin olun Ferhat bey ciddi bişey gözükmüyor ama ben genede beyin tomografisi istiyorum sonuçta kafasını çarpmış" dedi. Aslı "Hayat bak iyiyim diyorum neden anlamıyorsun." dedi sitem eder bir şekilde. Ferhat "Doktor ne diyorsa o . Hem bunu kendini motorun altına atmadan önce düşünecektin" dedi Aslıya sinirli sinirli bakarken. Aslı çok bozulmuştu ferhattan böyle bir çıkış beklemiyordu . "pardon?...... Motorun önüne atlarken derken?" dedi sinirli bir şekilde aslı . Ferhat "Öyle işte her gördüğün motorun altına atlarsan olacağı bu." dedi sinirli bir şekilde ve arkasına bakmadan odadan çıktı. Aslı şok içinde kalmıştı. Dilsiz ferhatın arkasından giderek" Abi yengeye biraz sert yapmadın mı? Zaten motorda öyle hızlı çarpmadı sıyırdı sadece. "Ferhat dilsize dönerek" Bende onu diyorum işte 'SIYIRDI' anlasana oğlum göz dağı veriyor işte adam. "dedi Ferhat sakin olmaya çalıştığı her halinden belliydi." o sırada Ferhatın telefonuna bir video geldi Ferhat hemen videoyu açtı. Videoda aslıya motor çarptığı anı gösteriyordu. Ferhat sinirle "dilsiz akşama kadar vaktin var şu şerefsizin yeri yurdunu takıldığı itleri ne bulabiliyorsan bul." sinirden yumruklarını sıkıp dişlerini sıkarak konuşuyordu. "Sen şimdi aslının yanına git ben gelene kadar yanından ayrılma o itin adamları buralarda bir yerde" dedi "Dilsiz tamam abi sen merak etme. Etme de sen nereye?" dedi. Ferhat burnunu çekerek "Şu hasteninin güvenliğini bir de ben yokliğim Hı ne dersin." dedi ve dilsizin cevap vermesine fırsat vermeden yanından ayrıldı.

Aslının tüm kontrolleri yapılmış kolundaki ezikten ve kafasındaki sıyrıktan başka bir şeyi olmadığına kanaat gelmişlerdi. Aslı ve dilsiz doktorun yanından çıkmış kolidorda yürüyorlardı. Ferhat ise güvenlik dairesinden yeni çıkmış telefonla abidini arayıp evin etrafındaki korumaları arttırması söylemiş ayrıca kimse habersiz dışarı çıkmayacağı konusunda uyarmıştı.

Ferhat kolidorda yürüyen aslı ve dilsizi görüp "Ayaklanmışsın doktor" dedi "Bu sefer ucuz yırttın bir dahakine bu kadar şanslı olmayabilirsin." dedi imalı bir şekilde "Aslı kafasını anlamamış bir şekilde sallarken" Ferhat sen normal misin? Adamın biri gelip bana çarpıyor ve sen bundan bile beni sorumlu tutuyorsun. "dedi bağırarak. Ferhat sinirle" Bana bağırma ha burda. "diyerek aslıyı azarladı aslı sinirle" Bağırttırma o zaman. Hem bidahikine derken?. "dedi sinirli bir şekilde. Ferhat aslının kolunu tutarak" Bana bak doktor benim dostum kadar düşmanım da çok, attığın her adımı kontrol ediceksin. Ben her zaman senin yanında olamam anladın mı . " Aslı bırak kolumu "dedi ferhata. Ferhat aslıyı kendine daha çok yaklaştırak" Anladın mı? "dedi aslıyı kendine çekerek. Aslı" bırak kolumu acıyor...... "Ferhat aslının gözlerinin içine bakıyordu. Aslıda ferhatın gözünün içine bakarak" Bırak kolumu Ferhat acıyor...... ACIYOOO. "diye bağırdı. Ferhat aslının kolunu daha çok sıkarak" Anladın mı? " diye tekrardan bağırdı. Aslı kolunun acısıyla yüzünü eşkiterek" Tamam anladım Ferhat nolur bırak kolumu. "dedi Ferhat" Aferinn "diyip aslının kolunu bıraktı. Ferhatın kolunu bırakmasıyla aslı" ıhhh" diye inleyip arkaya doğru tökezledi. Neyse ki Ferhat yanındaydı ve aslıyı belinden tuttu. İkiside birbirine çok yakındılar. Ferhat aslının gözlerinin içine baktı ...
.
.
.
.
.
Devamı diyer sayfada