YENİ ATOS

13.2K 988 53
                                    

Erken saatte uyandığım için beni sadece spor için mücadele veren Kate fark etmişti. Evden çıkmadan önce uzun kollu bir şeyler aldığım için kendime teşekkür edip elinde ki kocaman pilates topuyla pilates yapan kızı süzdüm. Karnı belki de top kadar şişip şişmediğini merak ettiği için sürekli karşısına koyduğu aynadan kontrol ediyordu. Gülmek istemiştim ama ıslak saçlarım ve donuk bedenim sallanırken her seferinde daha fazla üşüyordu. Bütün gece ağlamış, sargılı kolumu dışarıda koyup buz gibi su doldurduğum küvetin içinde oturmuştum. Uykuyla uyanıklık arasında sarsılıp uyandığımda parmaklarımın dahi buruştuğunu fark etmiştim.

"Jessi, nereye?"

"Okula uğrayacağım ve birkaç işim var"

Ona sargılı kolumu ve dün yaşananları anlatmak istemiyordum. Her yerinde çimen olan bahçemizin sadece kendisini için ayrılan kısmında bildiği bütün sporları yapmaya sanırım beş ay önce başlamıştı. Sabah koşu yapmasını engelleyen Alex onun ağır kaldırması dışında her şeyi yapmasına izin veriyordu.

"Sence de bu sabah üç santim genişlemiş miyim?" dedi aniden. Yerde duran masuraya bakıp endişeyle başımı salladım. Tuzak soru! Kesinlikle 3 santim belinden genişlemiş ve bunu bana sorarak test ediyordu. Tanrım Kate Atos olmak çok zor olmalıydı.

"Hayır, bence birkaç santim incelmiş gördüm. Pilates ve aerobik gerçekten işe yaramış"

"Yalancı!" dedi aniden, masurayı gösterdikten sonra bana doğru döndü.

"Masurayı gördün ve ölçtüğümü biliyorsun"

Az daha sinirlenip gözlüğünü çıkaracakken kendime engel oldum. Morarmış göz altlarım ve hafif şişmiş gözlerim tanrım bu sadece işleri karıştırdı.

"Dinle Kat, dün gece pek iyi geçmedi ve gerçekten halletmem gereken işlerim var. Bence Hilal sana daha doğru cevap verebilir" diyebilmiştim. Sesimin yorgun ve kendimden nefret eder gibi çıktığını duyabiliyordum ama kulaklarım hala çınlıyor, bedenimi saran onca şeye rağmen hala üşüyordum.

"Koluna ne oldu?" dedi anide. Elinde ki topu yere fırlatıp yanıma yaklaştığında endişeden kolumu saklamaya çalıştım.

"Ne?"

"Kolun, kolunu neden sürekli tutuyorsun, ayrıca beyaz hırkan da kan lekesi var"

Endişeyle beyaz düz hırkama bakındım, kolumda büyüyen kan lekesi dün gece yaptığım hatanın bedelini bana ödetiyordu. Dikişlerim sökülmüş olabilir miydi? 6 saat küvette yatarsam elbette ki sökülürdü!

"Lanet olsun!" diye mırıldanıp çantamı diğer koluma aldı ve diğer elimde sürekli kolumu kendime doğru bastırdım.

"Önemli bir şey değil, ah uyandığımda banyoda yaralandım"

Kate terden ıslanmış yüzünü havlusuna silip pembe ojeli tırnaklarını kolumda gezdirdi.

"Peki neden bir kolun diğer koluna oranla beş santim daha kalın duruyor?" dedi aniden. Sherlock Kate iş başındaydı, kendisi hamileliği boyunca vücudunda ki en ufak bir santimi bile atlamadığından gözleri bir yırtıcı bir hayvanların iç güdüsüyle çalışıyordu.

"Sardım" diyebildim ama o bana inanmayıp koluma uzandı ve kolumu sıyırdı.

"Tanrım, bu ne zaman oldu?" dedi endişeyle.

"Uzun bir hikaye ve ben yorgunum önce dikişlerim için hastaneye uğramam-"

"DİKİŞLERİN Mİ?" diye bağırdı tanıdık bir ses arkamdan. Hilal elinde bir kase dolu patates kızarmayı elinde tutmuş bir yandan yiyor bir yandan bizi süzüyordu.

O SEN DEĞİLDİN (Atos Serisi : 3)Where stories live. Discover now