O SEN DEĞİLDİN (Atos Serisi : 3)

KARŞILAŞMA

Genç kız ormanın da gözlerini açtı. Onu selamlayan dolunaya gülümseyerek baktı. Gece üzerine ince bir örtüyle çekilmiş gibi ağır ve sakindi. Ellerini toprağa geçirip havayı kokladı. Ormanda ki ağaçların hışırtıları, rüzgarın fısıltısı ve hala uyanık olan orman da ki canlıları uzun uzun dinledi.

"Uyan.." dedi tanıdık gelen ses.

"Uyan Jes"

Gözlerini açarken karşısında ne ay vardı nede orman. Geriye kalan kocaman bir karanlık ve boşluktu. Önce sendeledi, ne yapacağını bilemeden bir ileri iki geri gidip durdu.

"Kimsin!" diye bağırdı karanlığa.

"Hatırla.." dedi ses. Kalbi sanki o sesle birlikte hop kalıp hop oturuyordu. Soluğunda hissettiği sıcaklığın sebebi bu sesin sahibi miydi?

"Ne-rdesin?" dedi tekrar.

"Solundayım, hep orada kalacağım.."

Genç kız sarı saçlarını çekiştirip soluklandı. Uzaklarda yanan ışığa doğru sendeleyerek ilerledi. Yanında ki karanlık sanki onu yutup yok edecekti.

"Ben senin gölgenim Jessica.." dedi adam. Jes arkasına dönüp hırçınca bağırdı.

"Gölgem öldü benim!"

İçinde kopan fırtınalar ölen bir yerini tekrar canlandırmıştı. Üç yıl önce kaybettiği şeyin vardığı yaktı içini. Hatırlıyordu ama hala onu tam anlamıyla tanımıyordu.

"Karşıma çık!" dedi öfkeyle. Sessizlik uzun sürdü. Genç kız eteklerine ellerini geçirip saçlarını düzeltti.

"Karşıma çık!" diye yeniledi.

"Hatırla Jes, beni hatırla.."

Yorulmuştu, dizlerinin bağı sadece birkaç saniye içersinde çözülmüş gibi yere düştü. Dizlerinde ki çiziklere bakarken eline bulaşan kana endişeyle baktı. Yanında ki sıcaklık hissiyle sarsılırken ona dolanmış şekilde duran sıcak kolların sahibine baktı. Yüzü karanlıkta görülmüyordu ama kokusunu alabiliyordu. Yoğun tarçın kokusu ona tropikal yağmur ormanlarındaymış gibi his verdi. Teninde ki sıcaklık bu adamdan geliyordu.

"Sana ihtiyacım var" dedi adam. Kulağında ki sıcaklık her nefes aldığında ona vuran sıcak his..

Tanımadığı bir yabancıya güvenme konusunda endişeleri vardı ama adam onu o kadar çok sıkı sarıp sarmalamıştı ki sıcaklığı bütün vücudunda can bulmuştu.

Genç kız kendisini bu rüyadan uyandırmak için kendisini zorladı birkaç küçük başarısız çabadan sonra gözlerini gün ışığına açtı. Nerde olduğunu bilmiyordu. Beline sarılı sıcak kolların sahibine dönmeden önce burnuna gelen yoğun tarçın kokusu onu şaşırtmıştı.

***

Pedro içtiği viski şişesini bir kenara itti. Aradığını hiçbir yerde bulamamıştı. Bulamıyordu da. Yalnız sayılmazdı ama günahkardı. Hemen en acı vereninden. Adam barmene doğru boş viski şişesini gösterdi.

"Yenisini getir"

"Emredersiniz efendim."

Pedro çalan telefonuna uzandı ve çabucak açtı.

"Ne var?"

"Kızı odaya bıraktım-"

"Kes, paranı yarın gel al!" Pedro ayaklandı ve asansöre doğru yürüdü. Her iki günde bir yaşadığım boş bir ilişki daha dedi öfkeyle. Bunu acılarından yoksun olmak, düşünmemek için yapıyordu. Kadınlar onun için fahişeler ve masumlar diye iki gruba ayrılıyordu.