14.Bölüm: ''Denize Düşmüş Nota''

130K 9.6K 27.5K
                                    

Shawn Mendes & Camila Cabello - Seronita

Zeynep Bastık - Yol

Merhabalar. Nihayet dönebildik. Uzun ve dolu dolu bir bölümle geldim, lütfen siz de oy ve yorumlarınızla bana destek olup, kendinizi hissettirin. Moral ve istekle daha kısa zamanda dönebileyim. Teşekkür ettim şimdiden, keyifli okumalar. ^^

14.Bölüm: ''Denize Düşmüş Nota''

Bölüm: ''Denize Düşmüş Nota''

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan, insan içindir.

Herkes bir yere aittir ve her şey olması gerektiği gibidir evrende. Hiçbir şey boş bir amaç için yaratılmamıştır. Güneş sabahı, ay geceyi görmek içindir. İnsanı çepeçevre sarmalayan damarlar vardır yaşamak, yaşam ise ölüm içindir. Daima gereksinim duyarız bir şeylere ve bunlar düzeni kurulmuş bir bütünün maddeleridir. O, bu, şu... Birileri, birileri içindir.

Peki ya ben? Ben kimin içinim?

Hatırla; kanadı kırık bir kırlangıçsın sen, yarası olan kuşlar uçamaz ve onlar yarım kalmaya mahkumdur.

Eh, çok da tın.

Elimdeki tarağı bırakıp saçlarımı hafifçe silkeledikten sonra aynaya doğru yaklaştım ve masanın üzerinde duran rimeli kirpiklerimin uçlarına belli belirsiz değdirip çektim. Okulda belli başlı kontroller olduğu için fazlasına cüret edemiyordum fakat son haftalara girdiğimizden ötürü hocaların üzerimize çok da düştüğünü söyleyemezdim.

Onlar da, tıpkı benim gibi bitse de gitsek havasındaydı.

''Saçların hep böyle uzun mu kalacak abla?'' diye sordu, Ömer yatağının üzerine oturmuş beni izlerken. Rimeli kirpiklerimden çektim ve aynadan onu görüp gülümsedim. ''Bilmem, kalsın mı?''

Gülümsedi ve kafasını ağır ağır salladı. ''Kalsın.''

''Seni mi kıracağım?'' diye konuştum ona öpücük atarken. Utanarak ayaklandı ve yatağının dibine koyduğu sırt çantasını eline alarak kapıya doğru yürüdü. ''Hadi, kahvaltı yapalım.''

''Geliyorum birazdan,'' deyip etrafı toplamaya başladım. Bugün kahvaltıyı annem hazırlamıştı ve bu alışkın olduğum bir durum değildi. Telefonumu kot pantolonumun cebine öylece koyarken, çantamın içine iki tane kitap attım. Çıkışta müzik okuluna gideceğim için gereksiz ağırlıkları yanımda taşımamaya özen gösteriyordum. İşlerimi kısa sürede hallettikten sonra siyah ince tokamı da bileğime geçirip çantamı sağ omzuma sırtlandım.

Annem çayları dolduruyordu ve Serhan henüz uyanmamıştı, zaten onun bu kadar erken vakitte uyanmasını beklemek ayılara hakaret etmek gibi bir şey olurdu. Sakin ve tuhaf bir biçimde huzurlu geçen kahvaltı sonrası Ömer ayakkabılarını giymek için dış kapıya yürüdü. Ben de çayımdan bir yudum daha alıp toparlandım. ''Akşam yine geç geleceğim,'' dedim unutmuş olmasını düşünerek ona açıklama yaparken. ''Çıkışta çalışıyoruz da. Unutma diye söyledim.''

NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin