9.Bölüm: ''Işıklı Yollar Ardımızda''

121K 9.2K 13.6K
                                    

ShamRain - To Leave

Mor ve Ötesi - Bir Derdim Var

9.Bölüm: ''Işıklı Yollar Ardımızda''

Her pişmanlık kazanılmış bir tecrübedir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Her pişmanlık kazanılmış bir tecrübedir.

Bunu çoğu zaman bilmez ve görmeyiz belki ama akılsız davranışlar akıllıca kazanımlara yol açabilir. İnsan düştüğü her çukuru ona açılmış ateş olarak değil, içindeki ateşi söndürecek koca bir su kovası olduğunu düşünürse önünü görebilir. Bunu da neyi istediğini bilen insanlar yapabilir ancak zira kafası karışmış bir ruhun terbiyesi mümkün değildir.

Birçok hatam ve pişmanlığım var bu hayatta, herkes gibi işte. Ders aldım, almaya çalışıyorum. Ha! Akıllanmam belki ama yine de geriye dolu dolu kahkahalar attığım bir mazi bırakmak, ileride bana gözyaşı vaat edecek insanlardan gelecekse buna bir nebze onay verebilirim.

Sanırım bu satırlarda sizden bahsediyorum, Seyit Ali ve saz arkadaşları.

Evet sizden bahsediyorum.

Hayatımda değilsiniz ama nedense hayatımın kenarından öylece geçip gidecek de değilsiniz.

Bunu hissediyorum.

Bana bir felaket getireceğinizi söyledi kuşlar, umarım ya ben sağırımdır ya da siz yanlış kişiye fısıldamışsınızdır.

Burçin ile eve geldik. Akşam olmuştu ve babamlar biz gelmeden evvel sofraya oturmamıştı. Serap Abla kapıyı bize araladığında tebessüm edip onu karşıladım. Birlikte içeri geçtik. Babam oturduğu yerden kalkıp, ''Nihayet,'' diye baktı gözlerimin içine. ''Nerede kaldınız kızlar?''

''Geldik işte,'' diye homurdandı Burçin. Hadsiz seni! Ona soğuk soğuk bakıp dudaklarımı sertçe yalayıp serbest bırakırken babama çevirdim yüzümü. ''Geciktik ama zaten karnımızın tok olduğunu, en azından benim aç olmadığımı belirtmiştim. Keşke siz başlasaydınız.''

Babam, ''Yemeği boş ver Leyla,'' dedi sakince. ''Geç oldu o yüzden. Her neyse,'' diyerek devam etti. ''Haydi değiştirin üzerinizi. Gelin sofraya. Serap çok güzel şeyler hazırlamış, en azından tadına bakın.''

Serap Abla, babama bir tebessümle baktı. Onu kısacık izledim. Çok garipti. Annemin daha önce babama böyle baktığını görmemiştim. Ben, annem ve babamın birbirini sevdiğini hissedemeden büyümüştüm. Şimdi başka bir kadın, babamın eşi, babama âşkla bakıyordu. Bunun öz annem tarafından olmasını çok isterdim ama sevgi doğru kişilere değmez her zaman, bunu en iyi onlardan öğrenmiştim.

Burçin olumsuz bir tepki verip arkasını döndü. ''Ben aç değilim, size afiyet olsun.''

Serap Abla, kızının ardından düz düz bakıp önüne dönerken bu tavır içimi tıpkı bir bıçak gibi kesti. Kafamı salladım. ''Tamam, ben ellerimi yıkayıp geliyorum. Aç değilim ama madem çok güzel şeyler hazırlamışsınız, sizi kırmayayım.''

NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin