38. ~ BEYAZGÜL~

32.3K 1.1K 273
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.............................

" Günaydın, güzelim. " Ömer'in, yeni uyanmış pürüzlü sesiyle başımı yana çevirip baktım güneşten kısılan koyu gözlerine. Üzerinde hiç bir şey yoktu, sadece beline doladığı minik bir çarşaf vardı, ki oda ikide bir açılıyor bana dün geceyi hatırlatıyordu. Elim ister istemez sabahlığıma gidince düzeltme gereği duydum. Benim kadar utangaç bir kızın sergilediği tavırlar dün geceden sonra aşırıya kaçıyordu.

" Günaydın." Deyip tekrar yüzüne bakacakken pis pis sırıttığını gördüm. Neden güldüğüne anlam veremezken kolumdan tutup kendine doğru çekerek burnuma, onun devamında ise garip bir şekilde çenemi öptü. Başını kaldırıp gözlerimin içine bakınca bir titreme hissi oluştu içimde. Sanki dün bana o kadar kızan, bağıran adam bu değildi.

Burnunu burnuma yaklaştırıp farklı bir gülüş yolladı, gözleri kısılmıştı ve sanki farklı bir şeyi hatırlamış gibi gülüyordu, dün geceyi hatırlamış gibi. Utancımdan ellerimi hemen yüzüme tutup kızarmış tenimi, buz olan ellerimle soğutmaya çalıştım.

" Yaa, Ömer bakma şöyle. "

" Nasıl bakmayayım? " dedi, sesli bir şekilde gülerek. Bir yandan da yüzüme tuttuğum ellerimi açmaya çalışıyordu. Ince parmaklarım, Ömer'in büyük ellerinin gazabına uğrayarak açılınca ayını şekilde gülmeye devam ettiğini gördüm. Allah'ım her an aşırı utangaçlık yüzünden ölebilirdim.

" Böyle mi? " Dedi, bakışlarındaki duruşu bozmadan. Ellerimi tekrar kızarmış yüzüme tutacakken Ömer başını, yüzüme yaklaştırıp sorusuna cevap bekler gibi baktı ama sanki bir şey desem anında farklı bir şey yapacaktı.

" Hımmm." Dedim, kelimeleri toparlayamadan onu onaylarak. Başını biraz daha yaklaştırıp sıcak nefesini tenime üfledi.

" Hımmm. " Aynı benim taklidimi yaparak söylediğim sözü tekrarlamıştı ama bu tekrarın altında yatan gizli sır ve onun heybesine gizlenmiş mutluluğun sinsi gülüşü, gözlerime bu seyri ücretsiz sunuyordu. Tarif şuydu ki, ücretsizdi ama bir tek ben görebilirdim.

Ömer, kızarmış yanağımı teğet geçen bir nefesle burnunu yanağımdan sürtüp, dudaklarını yavaşça alnıma çıkartarak, bir bebeği incitmekten korkar gibi minik bir buse kondurdu.

Böyle şeylere pek alışık olmadığım için dün geceden sonra açılan ilk siftah bile utangaçlığımı alt edememişti. Ellerimi tekrar yanağıma tutunca Ömer'in odayı dolduran kahkahasını duydum.

Terlemiş avuç içlerim yüzüme sıcak hava dalgası yayarken içimdeki heyecan yüzünden de ufak çaplı reaksiyonlar gösteriyordum. Daha dün ağlamaktan gözlerim şişmişti ama bu gün... Bu gün hiç öyle değildi. Ne Ömer, dünden söz ediyordu nede ben. Böyle iyidik. Hemde fazla iyidik. Biraz utanma sorunum vardı Oda zerre kadar pişman olmadığım bir şeyin verdiği tatlı bir durumdu.

YAPMA!/KARAGÜL #TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin